Saraç, Avrupa Yükseköğretim Alanı’nı (AYA) oluşturmak üzere başlatılan Bologna Süreci’ne, Türkiye’nin 2001’de üye olduğunu hatırlattı. Bologna sürecinde, ülke karnelerini değerlendirmek ve yeni hedefler belirlemek amacıyla iki veya üç yıl aralıklarla bakanlar seviyesinde toplantılar düzenlendiğini ifade eden Saraç, Bologna Süreci’ne tam üyeliği olan ülke sayısının 49’a yükseldiğini aktardı.
Son olarak yeni atılacak adımlar ve süreçte gelinen aşamayı değerlendirmek üzere 19 Kasım 2020’de İtalya’nın başkenti Roma’nın ev sahipliğinde yükseköğretimden sorumlu Bakanların katıldığı Avrupa Yükseköğretim Alanı Bakanlar Konferansı’nın gerçekleştirildiğini bildirdi.
Konferansta ülkelerin yükseköğretim alanındaki karnelerini gösteren ‘Avrupa Yükseköğretim Alanı 2020 Yılı Bologna Süreci Uygulama Raporu’nun da yayımlandığını belirten Saraç, “Rapora göre, Türk yükseköğretim sistemi son yıllarda büyük bir ivme kazanarak birçok alanda öne çıkmayı başardı. Bu rapor, ülkelerin yükseköğretim sistemlerinin gelişmesini veya gerilemesini gösteren, bu sürece dâhil bütün ülkelerin yükseköğretim karnesini ortaya koyan önemli bir gösterge. Yükseköğretim sistemlerine bütüncül olarak yaklaşan bir rapor” diye konuştu.
‘PEK ÇOK AVRUPA ÜLKESİNİN ÖNÜNDEYİZ’
Saraç, 2020 Bologna Süreci Uygulama Raporunda; ‘dış kalite güvence sistemi’, ‘diploma eki’, ‘ulusal yeterlilikler çerçeveleri’, ‘otomatik tanıma’, ‘yetersiz düzeyde temsil edilen grupların yükseköğretime erişimi, devamı ve hareketliliği’, ‘önceki öğrenmelerin tanınması’, ‘kamu tarafından desteklenen kredilerin ve kamu hibelerinin taşınabilirliği’ alanlarında, sürece üye ülkelerin durumlarını gösteren 13 gösterge bulunduğunu aktardı. 2020 yılı Bologna Süreci Uygulama Raporu’na göre; yükseköğretime kayıtlı öğrenci sayısı bakımından Türkiye’nin, Avrupa Yükseköğretim Alanı’nda birinci sırada yer aldığını bildiren Saraç, “Raporda yükseköğretim sistemimizde yaşanan bu nicel genişlemeye paralel olarak ülkemizin Bologna sürecinde birçok alanda pek çok Avrupa ülkesinden daha iyi performans gösterdiğini ortaya koydu” dedi.
BEŞ ALANDA TAM PUAN
2018 yılında dört alanda beş üzerinden beş tam puan alan Türk yükseköğretim sisteminin 2020 yılında ‘Dış Kalite Güvencesi ile Avrupa Kredi Transfer Sisteminin (AKTS) Uygulanmasının İzlenmesi’, ‘Diploma Eki Uygulanma Düzeyi’, ‘Ulusal Yeterlilikler Çerçevelerinin Uygulanma Düzeyi’, ‘Avrupa Yükseköğretimde Kalite Güvencesi Kayıt Ajansına (EQAR) Kayıtlı Ajansların Sınır Ötesi Kalite Güvencesine Açıklık Düzeyi’ ve ‘Akademik Hedefler İçin Otomatik Tanıma Düzeyi’ başlıklı beş alanda tam puan aldığını belirten Saraç, konuşmasına şöyle devam etti:
“Böylelikle, Türkiye Yeterlilikler Çerçevesinin, Avrupa Yükseköğretim Alanı Yeterlilikler Çerçevesi ile uyumluluğu referanslandı. Yani yükseköğretim sistemimizle Avrupa yükseköğretim sistemi arasında birbiriyle konuşan ortak bir dil oluştu.
TÜRKİYE’NİN KARNE NOTU 2018’E GÖRE YÜKSELDİ
Rapora göre Türkiye’nin ‘Dış Kalite Güvence Sistemi’nde Öğrenci Katılım Düzeyi’ ve ‘Dış Kalite Güvencesinde Uluslararası Katılım Düzeyi’ ile ‘Non-formal ve Informal Önceki Öğrenmenin Tanınması’ başlıklı alanlarında karne notu 2018’e göre gelişme gösterdi ve beş üzerinden dörde yükseldi. Bu kapsamda, öğrencilerin ve uluslararası uzmanların veya paydaşların, kalite güvencesi değerlendirmelerine, karar verme süreçlerine ve izleme süreçlerine tam üye olarak çoğunlukla katılım sağladıkları görüldü. Özellikle daha önceki raporda başarısız not aldığımız alanlardan ‘Non-formal ve Informal, Önceki Öğrenmelerin Tanınması’ alanında Türk yükseköğretiminin 2018 yılından itibaren büyük bir ivme yakalamış olduğu görülüyor. Ülkemizde önceki öğrenmelerin tanınmasına yönelik ulusal olarak oluşturulmuş süreçler bulunuyor.
BOLOGNA SÜRECİNİN BAKANLAR ZİRVESİNDE DE TESCİLLENDİ
2020 yılı Bologna Süreci Uygulama Raporu’ndaki tespitler gösteriyor ki ülkemiz yükseköğretimi son yıllarda büyük bir gelişme göstererek Avrupa ülkeleri arasında birçok alanda öne çıkmayı başardı. Türk yükseköğretim sisteminin son yıllarda gittikçe geliştiği ve hızlı bir iyileşme sürecinde olduğu artık bizim ifademiz olmaktan çıkarak Bologna sürecinin bakanlar zirvesinde de tescillendi. Bu gelişme ciddi bir planlama ve çalışmanın eseri. Önümüzdeki dönemde yükseköğretim sistemimizin Avrupa yükseköğretim alanında rekabet gücünü arttırmak için bazı alanlarda yeni tedbirler alacak ve iyileştirmelerin devamını sağlayacağız.”