Müsabakanın ardından basın toplantısında açıklamalarda bulunan Kocaman, Irak’ın kuzeyinde Pençe-Kartal 2 harekat bölgesinde şehit olanlara Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diledi.
Kocaman, iki takımın da acil olarak galibiyete ihtiyacının olduğunu, karşılaşma öncesinde 6 haftadır kazanamadıklarını hatırlatarak, “Bizim için buradan artık puan alan takım haline gelmek de en azından beraberlik opsiyonunu da içerisinde taşıyordu. İyi bir şey miydi, tartışılır ama kötü olmama durumunu da içinde taşıyacaktı. Bizi yavaş yavaş puan toplayan ve üst gruba doğru tırmanmaya teşvik edebilirdi.” dedi.
“Maçın sonunda davranış biçimlerine bakıldığı zaman gerçek anlamda bunu isteyen ve hak eden takım Göztepe oldu.” diyen Kocaman, sözlerini şöyle sürdürdü:
Buna uygun davranış sergilediler. Biz ilk yarıda özellikle, maçı kaybettiğimiz dönem ilk yarıydı. Son derece kritik bir maç olmasına rağmen bir türlü oyunun içine gerçekten yüksek şiddette enerjiyle katılamadık. Göztepeli oyuncular hemen hemen her pozisyonda bizden bir adım öndeydiler. Dolayısıyla bu oyunun en başlıca etkeni önce yüksek şiddetli enerji üretmektir, o zaman kendi organizasyonunuzu sahaya yansıtıyorsunuz. Bizim en büyük problemimiz ilk yarıda özellikle neredeyse temas etmeden oynama gayreti aslında gafleti içinde olmamızdı. Diğer taraftan Göztepe kendi durumlarına uygun şekilde yüksek enerjiyle bir oyun ortaya koydu.”
“Temas olmadan bir penaltı verdi hakem”
Kocaman, ikinci devre nispeten topu kullanmaya başladıklarını ancak ciddi şeyler yapamadıklarını belirterek, şöyle konuştu:
“İkinci yarıda biraz işler değişti, durumun farkına vardık ama geç kalmıştık. Geç kalmışlığımızı biraz daha öteleyen şeylerden bir tanesi de bence çok ucuz bir penaltı oldu. Temas olmadan bir penaltı verdi hakem, hakemin verdiği penaltıya VAR’ın müdahale etmemesi de enteresan, temas gözükmüyor. Epureanu ayağını çekiyor Jahovic’in önünden. Jahovic daha hamle gelmeden kendisini aşağıya doğru bırakıyor. Maçı gerçekten isteyen taraf kazandı.”
“Ligde her şey olabilir”
Bir soru üzerine, şampiyon olmuş bir takımın düşme hattında yer almasının çok rastlanan bir şey olmadığını ifade eden Kocaman, şöyle konuştu:
“Bu çok rastlanan bir şey değil hem Başakşehir’in kurguladığı düzen içinde pek uygun durmuyor. Gerekçeleri var doğal olarak. Hiçbir şey nedensiz değil. ‘Bize bir şey olmaz, biz iyiyiz’ duygusu gayet iyidir, ‘biz yenilmeyiz, biz kazanırız’ duygusu gayet iyidir, ancak her şeyde olduğu gibi burada da ölçü çok önemli. İlaçla zehiri birbirinden ayıran şey dozuymuş. Bizim sanki dozumuz nasıl olsa bize bir şey olmaz duygusu biraz daha artmış şekilde gözüyor. Bunun bir sonraki safhası büyük bir çöküntü oluyor. Şu andaki genel durum yapılabilirlik kalitesinin zihinsel olarak biraz daha aşağıya çekilmiş olması. Şu andan itibaren gerçeklerle yüzleşmek zorunda Başakşehir takımı. Bu ligde olmaz olmaz. İki sezon evvel ligin en köklü takımlarından bir tanesi Fenerbahçe, son Sivas maçıyla durumu değiştirme şansı buldu sona doğru. Her şeyin olabileceği ligde gerçekçi, ayakları yere basan bir hale gelmemiz gerekiyor hepimizin. Yoksa öbür türlü son pişmanlık fayda etmez, her şey olabilir ligde.”