Futbolda tek bir doğru yok, sonuca birçok farklı yolla ulaşabiliyorsunuz. Inter, İtalya Ligi’nde bazı maçlarda tutucu strateji izleyerek gitti şampiyonluğa. Atletico Madrid de çoğunlukla pragmatik futbol oynadığı bir sezonu Pazar günü şampiyon kapatmaya hazırlanıyor. Ancak belli ki Sergen Yalçın’ın metodu bu değil.
Beşiktaş’a imza attığı günden itibaren felsefesi belliydi, geçen sezonu Elneny-Atiba ikilisinin rakip yarı sahada en fazla topla oynayan 3 oyuncu içinde bitirmeleri, bunun küçük bir demosuydu. Sergen Yalçın’ın kafasındakiler bu sezon tam anlamıyla ete kemiğe büründü: Beşiktaş oyun merkezine daima ileri taşıdı bu yıl. Rakip yarı sahada toplam 12 bin 346 pas yaptı, bu sayı Galatasaray’dan neredeyse 1500, Fenerbahçe’den 2000 fazla. Atiba ve Josef’in Süper Lig’de rakip yarı sahada en fazla pas yapan iki oyuncu olmalarına belki şaşırmayacaksınız. Ancak muhtemelen üçüncü ismi duymadınız: OPTA verilerine göre Süper Lig’de bu sezon rakip yarı sahada en fazla pas yapan üçüncü oyuncu Welinton! Bence Beşiktaş oyununu tanımlayan 1 numaralı veri bu…
TAM 30 MAÇA GALİP BAŞLADILAR
Aslında Süper Lig 2020- 21 sezonunda üç İstanbul büyüğünün diğer ikisinin de kazandıkları puanlar, başka sezonlarda şampiyonluğa yetebilirdi. Bu sezonu Beşiktaş ve Galatasaray 2,10, Fenerbahçe de 2,05 puan ortalamasıyla bitirdiler. Bu ortalama, son iki sezonun şampiyonundan yüksek: 2018-19’da Galatasaray ve 2019-20’de Başakşehir, söz konusu sezonların sonunda 2,03 ortalamayla ipi göğüslemişlerdi. Ancak şampiyon Beşiktaş’ın ezeli rakipleri Galatasaray ve Fenerbahçe’ye karşı bu sezon fark yarattığı bir başka önemli departman, maçlara süratli başlamalarıydı:
Beşiktaş, ilk 15 dakikalarda attığı 13 golle lig lideri. Ayrıca ligde 40 maçın 30’unda ilk golü Beşiktaş attı, bu alanda da Galatasaray (26) ve Fenerbahçe’nin (21) oldukça önündeler. Bir bakıma Süper Lig’in bütününde de bu süratli çıkışın avantajını yaşadılar: Ligin son 3 haftasında sadece 3 puan topladılar, ama iyi çıkış yapmaları son bölümdeki puan kayıplarını tolere edebilmelerini sağladı.
ŞAMPİYONLAR LİGİ İÇİN 5 TRANSFER LAZIM
Dileriz ki pazar günü Chelsea, Aston Vila deplasmanında kazanır ve Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi grup bileti bir an önce kesinleşir. Bu durumda sanırım Beşiktaş yönetiminin de transfer politikasını Devler Ligi gruplarında iddialı olma adına yapılandırması gerek. Bu sezonun en kritik maçında G.Saray karşısında kulübede 1 kaleci, 3 stoper, 2 bek, 2 ön libero olması Devler Ligi’nde kabul edilebilir bir durum değil. Beşiktaş’ın yeni sezonda daha güçlü bir rotasyona ihtiyacı var.
GHEZZAL VE ROSIER KALMALI
Beşiktaş’ın transferde tabii ki önceliği kiralık oyuncularını takımda tutmak. Ghezzal, Rosier gibi anahtar parçalarla anlaşma sağlanması birinci öncelik. Beşiktaş’ın transferde ikinci sırada halletmesi gereken mesele de santrfor konusu. Aboubakar ve Larin, olağanüstü gole çevirme oranlarıyla Beşiktaş’ı bu sezon zirveye taşıdılar. Bu iki oyuncu kadroda tutulursa, büyük bütçeli bir santrfor takviyesine ihtiyaç olmayabilir.
MERKEZE TAKVİYE ŞART
Bilal’in henüz 18 yaşında bir yatırım transferi olduğu düşünülürse Beşiktaş’ın Rosier’e bir alternatif bakması lazım. Ayrıca bu yıl Atiba-Josef’in yanındaki üçüncü parça bir türlü bulunamadı; Sergen Hoca orada kimi denediyse denklemi tamamlayamadı. Ljajic olmadı, Mensah olmadı, Oğuzhan olmadı. Yapılabilirse o bölgeye yetenekli bir merkez oyuncu takviyesi de gerekiyor. Beşiktaş belki kaleye Ersin’le de rekabet edip onu itebilecek deneyimli bir ‘12 numara’ alabilir. Bir deneyimli kaleci, bir alternatif stoper, bir yaratıcı orta saha, bir alternatif sağ bek, bir kanat hücumcu başta olmak üzere Beşiktaş’ın Devler Ligi yarışı için beş takviyeye ihtiyacı var gibi.