Cinsel terapi, cinsel sorunlar konusunda eğitim almış deneyimli psikiyatrist ve psikologlar tarafından cinsel sorunları olan birey ya da çiftlere uygulanan bir tür kognitif davranış tedavisidir. Cinsel sorunlar kadın ya da erkek bir bireyin ya da çiftin sağlıklı ve doyurucu bir cinsel yaşam kurmalarını, sürdürmelerini engelleyen tıbbi, psikolojik, sosyal ve kültürel tüm sorunları içerir.
Cinsel İşlev Bozuklukları Nelerdir?
Cinsel işlev bozuklukları kadınlarda; cinsel istek azlığı, cinsel tiksinti bozukluğu, uyarılma ve orgazm bozukluğu, ,vajinusmus ve ağrılı cinsel birleşme sorunlarından oluşur.
Erkeklerde ise cinsel istek azlığı, cinsel tiksinti bozukluğu, sertleşme bozukluğu, erken boşalma ve diğer boşalma sorunlarından oluşmaktadır.
Cinsel işlev bozukluklarının hem bedensel (organik) hem de psikolojik nedenleri vardır. Bir çok zaman da psikolojik ve organik nedenler sorunun ortaya çıkmasında beraberce rol alırlar. Ayrıca sorun bedensel ya da ilaç kullanımı gibi çeşitli organik nedenlerle ortaya çıksa bile, bir süre sonra psikolojik etkenler de tabloya eklenebilmekte ve durumu daha da içinden çıkılamaz hale getirebilmektedir.
Cinsel sorunlar çoğu zaman hem erkek, hem de kadınlarda önemli bir ruhsal travma etkeni olabilmektedir. Çözüm sağlanamazsa mutsuzluk, karamsarlık, yaşamdan zevk alamama, kendini değersiz hissetme gibi ek sorunlara yol açarak durum daha karmaşık bir hal alır. Ayrıca kişinin günlük yaşamı ve başta eş ilişkisi olmak üzere kişiler arası ilişkileri bozulabilir
Cinsel İstek Bozuklukları;
– Azalmış cinsel istek bozukluğu
– Cinsel tiksinti bozukluğu
Cinsel Uyarılma Bozuklukları
– Kadında cinsel uyarılma bozukluğu
– Erkekte Sertleşme Bozukluğu
Orgazmla ilgili bozukluklar
– Kadında orgazm yokluğu
– Erkekte orgazm yokluğu
– Erken Boşalma
Cinsel ağrı bozuklukları
– Disparoni (Cinsel ilişkide ağrı duyma)
– Vajinismus
– Genel tıbbi duruma bağlı cinsel işlev bozukluğu
Cinsel İşlev Bozuklukları
1- Azalmış Cinsel İstek Bozukluğu
2- Cinsel Tiksinti Bozukluğu
3- Erkekte Sertleşme Bozukluğu
4- Retarde ejakulasyon( Gecikmiş Boşalma)
5- Prematüre ejakulasyon: (Erken Boşalma)
6- Disparoni
Azalmış Cinsel İstek Bozukluğu
Sürekli olarak ya da yineleyici bir biçimde cinsel fantezilerin ve cinsel etkinlikte bulunma isteğinin az olması (ya da hiç olmaması) ile belirlidir.
Azalmış cinsel istek bozukluğu için tanı koymada aşağıdakilere dikkat etmek gerekir.
a – En az 6 ay süreyle tüm cinsel etkinlik sıklığının ayda iki kez ya da daha az olduğunun bildirilmesi,
b – Buna eşlik eden, herhangi bir cinsel davranışta bulunmaya yönelik öznel istek kaybı. Cinsel etkinliğe yönelik ilginin azalması, profesyonel yardım arayışı içinde olan çiftlerde en sık rastlanan yakınmalardan biridir. Bu durumda azalmış ya da tamamen kaybolmuş cinsel ilgi, cinsel ilişki kurmaya yönelik girişimleri olanaksız kılar hatta cinsel tiksinti bozukluğu gelişebilir .
Cinsel Tiksinti Bozukluğu
Sürekli olarak ya da yineleyici bir biçimde bir cinsel eş ile genital cinsel ilişki kurmaktan aşırı tiksinti duyma ve bundan tümüyle (ya da hemen tümüyle) kaçınma olarak tanımlanır. Cinsel tiksinti bozukluğu hem erkeklerde hem kadınlarda görülebilir. Cinsellikten tiksinen birey cinsel ilişkiden sürekli kaçınır. Daha ağır şekillerinde, cinsel etkinliğe yol açabileceği korkusu ile birey, dokunmaktan ve iletişim kurmaktan da kaçınabilir. Cinsel tiksinti bozukluğu tek başına veya diğer cinsel işlev bozuklukları ile birlikte bulunabilir; diğer cinsel işlev bozukluklarının nedeni ya da sonucu olabilir. Erkekte birincil cinsel tiksinti bozukluğu, birincil erektil disfonksiyon ya da retarde ejakulasyon (gecikmiş boşalma) ile sıklıkla bir arada bulunur.
Erkekte Sertleşme Bozukluğu
Cinsel ilişkiyi gerçekleştirmeye yetecek nitelikte bir setleşmeyi sağlayamama veya bunu sürdürememeyi sertleşmede yetmezlik olarak tanımlanır.