Avrupa’da deva bulamadılar, çocukları için akın akın Türkiye‘ye geliyorlar
Avrupa’da çocukları için bulamadıkları umudu Türkiye’de buldular
KOCAELİ – Avrupa’da yaşayan Türk aileler, otizm, gelişim geriliği ve gibisi teşhisler konulan çocukları için akın akın Türkiye’ye geliyor. Avrupa ülkelerinde özel eğitimin yetersizliği sebebi ile Türkiye’ye gelen aileler, çocuklarının gelişiminin memnunluğunu yaşıyor.
Avrupa’da otizm ve gelişim bozukluğu teşhisi konulan çocukları için deva bulamayan gurbetçi aileler, Türkiye’ye yöneliyor. Almanya
“Almanya’da aldığımız eğitim çok kâfi gelmedi bize”
Almanya’dan otizm teşhisi konulan torunu Deniz için Türkiye’ye gelen Hatice Güngör, “Çocuğumuza otizm teşhisi konuldu. Eğitim olarak bir şeyler yapılıyordu. Lakin biz daha fazlasını yapalım istedik. Daha fazla eğitim görelim. Almanya’da aldığımız eğitim çok kâfi gelmedi bize. Sonra burayı duyduk. Kızım internet üzerinden araştırma yapıyordu. Buranın methini duydu, hoşluğunu gördü. Doğal ortam olması benim çok hoşuma gitti. Etrafı fotoğraflarda incelediğimde, gidip bir görelim dedim. Geldiğimizde de daha çok aile ortamı gördük. Paklık çalışanından en üst seviye çalışanına kadar hepsi bir aile. Bu benim gönlümü çok rahat ettirdi. Kızımı çocukla birlikte yalnız bile gönderebilirim. Biz bayramın ikinci günü geldik. Bizim öğretmenlerine, kurucularına inancımız tam devam etmek istiyoruz” dedi.
“Bizim oradaki eğitimler yetersiz olduğu için biz burayı tercih ettik”
Avusturya’da konuşmama üzere gelişim bozuklukları tespit edilen Erenle birlikte Türkiye’ye gelen anne Leyla Çopar, “Eren konuşmuyordu. Bir arkadaş burayı tavsiye etmişti. Kendisi gelmiş, bize önerdi. Biz de gidip bir bakalım dedik. Çok yararını görenler olmuş. Bizim de bugün 6. günümüz. Haftaya da buradayız. Herkese tavsiye ederim. Avusturya’da haftanın yalnızca bir gün tedavisi vardı. Burada her gün, saatlerce eğitimler oluyor. Bizim oradaki eğitimler yetersiz olduğu için biz burayı tercih ettik” diye konuştu.
“Çok büyük gelişim farkıyla karşılaştım”
Avusturya’da otizm teşhisi konulan yeğeni Bawer’in eğitimi için Türkiye’ye gelen Merdan Kaya, yaşadıkları ülkede bulamadıkları eğitimi Türkiye’de bulduklarını belirterek, “Bir buçuk ay boyunca ben yeğenimi görmemiştim. 1,5 hafta evvel buraya gelince gördüm. Çok büyük gelişim farkıyla karşılaştım. 1,5 ay evvelki yeğenimle şimdiki yeğenim ortasında dağlar kadar fark var. Evvelden parka gitmek isterken hayır diyemezdik. Artık dinliyor. Yeğenim gitti, artık yeni bir yeğenim geldi gibi” diye konuştu.
“Buradan çok mutlu kaldığımız için üçüncü sefer geliyoruz”
Almanya’da yaşayan ve gelişim geriliği teşhisi konulan çocuğu Fatih için umudu Türkiye’de arayan anne Sabiha Yapar, “Oğlumun eğitimini yaşadığım ülkede yeteri kadarınca alamadık. Buraya 3. gelişimiz. Almanya’da aldığımız eğitim yetersiz. Buradan çok şad kaldığımız için üçüncü kere geliyoruz” tabirlerini kullandı.
Öte yandan, çocuklarının eğitimi için Fransa’dan gelen Döndü ve Murat Solmaz çifti, Avusturya’dan gelen Zeynep Koyuncu ve Fatma Raim de yaşadıkları ülkelerde özel eğitimin yetersiz kaldığı için Türkiye’ye geldiklerini ve burada aldıkları eğitim sayesinde çocuklarında kısa müddette gelişim görmeye başladıklarını söz ettiler.
“Avrupa’da özel eğitimin çok daha ileri düzeyde olduğunu düşünüyorduk”
Türkiye’de özel eğitimde yaşanan gelişmenin Avrupa’daki yabancı ülkelerde yaşayan aileler için de umut kaynağı olduğunu tabir eden Atlantis Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi yetkilisi Mehmet Ali Kaşka, “Türkiye birçok bahiste olduğu üzere son yıllarda özel eğitim alanında da kıymetli gelişmeler kaydetti. Avrupa’nın birçok ülkesinden, yaklaşık 20 ülkeden öğrencilerimiz ve aileleri eğitim almak için geliyorlar. Biz evvelden Avrupa’da özel eğitimin çok daha ileri düzeyde olduğunu düşünüyorduk. Ama, gelen ailelerimizden her birinin kıssasını dinledikten sonra, Türkiye’de özel eğitimin çok daha ileride olduğunu anlayabiliyorum. Özel eğitime çok farklı bir anlayış getiren kurumumdan bahsedecek olursak, 7 yıl evvel faaliyete başladık. Şu anda dünyanın en büyük özel eğitim ve rehabilitasyon merkeziyiz. Çok farklı bakış açılarımızı burada hayata geçirdik. Örneğin burada bir flamingo ile çocuk yan yana gezebiliyor, onu besleyebiliyor. At terapisinin yararını görüyoruz. Son yıllarda artan otizmin bilhassa etkileşim ve toplumsallaşma marifetlerinin eksik olması ile gündemde olması sebebi ile hayvanat bahçemizin çocuğun etkileşim ve toplumsal hünerlerinin gelişmesine katkı sağladı. Birçok nice birçok çocuğa yararlı olmak istiyoruz. Türk eğitmenlerinin, öğretmenlerinin Avrupa’daki özel eğitim alanındaki meslektaşlarına nazaran kendilerini çok daha fazla geliştirdiklerini tüm dünyaya gösteriyoruz.” dedi.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Murat Kanber