Yeni Şafak muharriri İbrahim Karagül, bugünkü “Ajanslar, ‘karargâhlar’, toplumsal medya örgütleri, fondaş gazeteci çeteleri Türkiye ile savaşıyor” başlıklı yazısında, orman yangınlarının yaşandığı yerlerdeki insanların kederleri üzerinden Türkiye ile hesaplaşıldığını öne sürerek “Gizli ‘karargâhlar’ yeniden devreye alındı. Toplumsal medya örgütleri ile PKK birlikte hareket etti. Ajans görünümlü istihbarat ağları ve çeteler birlikte hareket etti. Bir yıkıcı fırtına daha estirildi. Artık lokal isyanlar örgütlüyorlar. ABD’si, Avrupa’sı, BAE’si, CHP’si.. Çok daha büyük bir hazırlık var. Artık küçük kümeler halinde yanan köyleri dolaşıp lokal isyanlar çıkarmaya çalışıyorlar” dedi.
2013 yılında yaşanan Seyahat protestolarına değinen Karargül,“Birkaç ağaç üzerinden planlanan kurgu ile yalnızca hükümet değil, rejim değişikliği senaryosu uygulamaya konulmuştu. Bir iç çatışma, iç savaş tezi yürütülüyordu” tezinde bulundu.
“Gezi’de Türkiye’yi kundaklayanlar, orman yangınlarını mazeret edip bir defa daha kundaklamaya çalıştı. CHP’nin kol kanat germesiyle, maksat şaşırtmasıyla bir yıkıcı ajanda daha uygulandı” diyen Karagül, şöyle devam etti:
Saklı ‘karargâhlar’ yeniden devreye alındı. Toplumsal medya örgütleri ile PKK birlikte hareket etti. Ajans görünümlü istihbarat ağları ve çeteler birlikte hareket etti. Bir yıkıcı fırtına daha estirildi.
Artık lokal isyanlar örgütlüyorlar. ABD’si, Avrupa’sı, BAE’si, CHP’si.. Çok daha büyük bir hazırlık var.
Artık küçük kümeler halinde yanan köyleri dolaşıp lokal isyanlar çıkarmaya çalışıyorlar. Milleti tahrik edip öfkelerini, acılarını kullanıyorlar. Konforlarından zerre ödün vermeden, diğerlerinin hüzünleri üzerinden Türkiye ile hesaplaşıyorlar.
Bu da bir denemeydi. Fakat hazırlanıyorlar. ABD’si, Avrupa’sı, BAE’si, CHP’si, İP’i, muhafazakâr muhalefeti, ajans görünümlü ‘karargâhlar’ı, toplumsal medya örgüt ve çeteleri, dışarıdan fonlanan gazetecileri daima birlikte 2023 öncesi bir şeylere hazırlanıyorlar.
Bu hazırlık büsbütün Türkiye’yi durdurmaya ayarlıdır. Asla siyaset, asla muhalefet değildir. İç politik değil, bölgesel ve global hazırlıktır, projedir. Türkiye’nin vatanseverleri ile, dışarıdan yönetilenler, diğerlerinin çıkarları için alana sürülenler ortasındaki uğraş artık açıktır.
Hepsi deşifre edilmeli, terör olarak tanımlanmalı. Bu çaba çok büyük.
Bu yüzden;
İçeriden operasyon yapan, toplumsal çatışma hedefleyen, devleti ve milleti zaafa düşüren, dini ve ulusal kıymetlere saldıran, vatanseverleri maksat alan…
Medya, toplumsal medya, ajans görünümlü ‘karargâh’ların, örgütlerin, çetelerin listesi çıkarılıp milletin önüne konulmalı. Bu ‘çeteler’ deşifre edilmeli ve gereken bütün tedbir alınmalı. Bütün bunlara terör örgütü muamelesi yapılmalı.
Zira; bu yapıların tamamı Türkiye ile savaşıyor. Milletimizle, geçmişimiz ve geleceğimizle savaşıyor.”
Yazının tamamını okumak için
