Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, İstanbul’da beş kişide Hindistan varyantı tespit edildiğini açıklayarak, ülkemizde bu varyantın ilk kez görüldüğünü ve vakaların izolasyon altında takip edildiğini söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’ye göre 17 ülkede görülen Hindistan varyantı, çok daha hızlı ve çabuk bulaşıyor.
Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) üyesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, Hint varyantının Avrupa’ya doğru yayıldığını belirterek, “Hint varyantı, İngiltere varyantına benzer ve daha önceki varyantlara benzer bir biçimde daha çabuk ve kolay bulaşıyor. Daha kolay bulaştığından dolayı riskli varyantlardan biridir” dedi.
Hint varyantını dikkat edilmesi gereken bir varyant olarak sınıflandıran DSÖ’nün daha önce İngiltere varyantı, Güney Afrika ve Brezilya varyantıyla ilgili de bu uyarıyı yaptığını kaydeden Prof. Dr. Ertuğrul sözlerine şöyle devam etti: “Bu varyantlar salgının seyrini değiştirebilen varyantlardır. Örneğin, İngiltere varyantı çok kısa sürede çok fazla insana bulaşarak birden bire salgının pik yapmasına yol açtı. Türkiye’de de benzer bir durumla karşılaştık. Hint varyantı da aynı şekilde salgının seyrini değiştirebilecek varyantlardan bir tanesi, çok kısa sürede çok fazla insanı enfekte edebilir. Aşıların Hint varyantı üzerinde ne denli etkin olduğu konusunda yeterli bilgimiz yok. Bir olasılık Hint varyantıyla aşıların etkinliği azalabilir ama bu varyant için bile aşıların hastaneye yatış ve ağır hastalık oluşturmayı engelleyeceğini düşünüyorum. Bunu net olarak söyleyebilmek için bilimsel çalışmaların yapılması gerekiyor.”
Tam kapanmanın Hindistan varyantı üzerinde etkili olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Ertuğrul, “1 Mart tarihinde bir hata yaptık. Eğer açılmayıp, kapanmaya hatta daha sıkı kapanmaya devam edebilseydik İngiltere varyantının hakim suş olmasını engelleyebilirdik. Bizim açımızdan Hindistan varyantının gündeme gelmiş olması, çok daha hızlı ve çok daha kolay bulaşabiliyor olması eğer normal bir şekilde yaşamaya devam etseydik bizim açımızdan ciddi bir risk olurdu. İyi ki kapanıyoruz çünkü bu, varyantın dolaşımını ve yayılımını engelleyecektir” açıklamasında bulundu.
Bu tür varyantlarla, hastalığın kontrol edilemeyecek derecede yayıldığı ülkelerde sık olarak karşılaşıldığını belirten Prof. Dr. Ertuğrul, “Çünkü virüsün çoğalabilmek ve çoğalırken de hata yapma olasılığı artıyor. Bu açıdan baktığımızda Türkiye de bu riskli ülkelerden bir tanesi. Kısıtlamalar umarım ki ülkemizde varyantın çıkmasına engel olacaktır” dedi.
Prof. Dr. Bülent Ertuğrul sözlerini şöyle sürdürdü: “Sayın Bakanın açıklamalarına göre elimizde 8 milyon doz aşı kaldı. Çok daha hızlı çok daha fazla sayıda aşı yapmamız gerekiyor ama aşı yok. Bununla ilgili çok büyük bir sıkıntımız var. Bu kapanmanın işe yarayabilmesi için bir an önce aşı bulup insanlarımızı aşılamak durumundayız. Eğer yeterli bağışıklamayı sağlayamazsak bu kapanma da boşa gidebilir.”