Türkiye Koronavirüs salgınında dördüncü dalgayı yaşıyor.
Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca 12 Eylül’de paylaştığı günlük koronavirüs tablosuyla 24 saat içinde 243 kişinin hayatını kaybettiğini, 21 bin 352 yeni hadise tespit edildiğini duyurdu.
Salgındaki birinci dalga 2020’nin ilkbahar, ikinci dalga birebir yılın kış aylarında; üçüncü dalga ise 2021’in ilkbahar aylarında görülmüştü.
Gerek mevt gerekse hadise sayıları, Türkiye’nin dördüncü Covid-19 dalgasını yaşadığını gösteriyor.
Lakin Türkiye koronavirüs olay sayılarını 25 Kasım 2020’de açıklamaya başladığı için, Sıhhat Bakanlığı’nın internet sitesinde o tarihten öncesine dair bir bilgi yer almıyor.
Nisan 2021’deki düzeylere, günlük koronavirüs olay sayıları ulaşmamış olsa da günlük mevt sayıları yaklaştı.
Türkiye’de yapılan günlük koronavirüs test sayısı da 14 Eylül’de 334 bin 535 ile tüm vakitlerin rekorunu kırdı.
Ağustos ayında hızlanan artışın akabinde Türkiye’de birtakım Covid-19 tedbirleri devreye girdi.
Bunlardan biri, aşılarını tamamlamamış yahut son altı ayda hastalığı geçirmemiş şahıslara getirilen, şehirlerarası seyahatler ve toplu etkinlikler için PCR testi zaruriliği.
- PCR testi mecburiliği nerelerde geçerli, Kabine’nin yeni kararları kimleri etkiliyor?
Yüz yüze eğitimin başlamasıyla birlikte okullarda Covid-19 olayı görülmesi durumunda yapılması gerekenler için bir genelge yayımlandı.
5 Eylül’den itibaren 12 yaş üzerindekilere de Covid-19 aşısı olma imkanı verildi.
Ancak buna karşın aşılama istenen düzeylere ulaşamadı.
14 Eylül prestijiyle 18 yaş üzerin nüfus başına aşılamanın en düşük olduğu vilayetler Gümüşhane, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin ve Batman oldu.
3 Eylül ile biten haftanın bilgilerine nazaran kişi başına en fazla Covid-19 hadisesinin görüldüğü kentler ise Rize, Bayburt, Aksaray, Kayseri ve Konya oldu.
Sıhhat Bakanı Koca 9 Eylül’de yaptığı açıklamada tedbirlere de eski ciddiyetle uyulmadığından bahsetti:
“Bugün hastanelerimizdeki etkin hadiselerin yüzde 90’a yakın bir kısmı aşı olmamış yahut aşısı tamamlanmamış bireylerdir.
“Bu kadar aşıya karşın hadise ve can kayıplarının geçen yıla karşın neden daha yüksek olduğunu sorabilirsiniz. Tam doz aşılama oranında şimdi kâfi seviyeye ulaşamadık.
“Aşının tam dozla sağlanan esirgeyici gücüne toplumun büyük kısmı olarak sahip değiliz, önlemleri ise eski ciddiyette sürdürmüyoruz.”
Eski Koronavirüs Bilim Heyeti Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap ise hükümetin Bilim Heyeti’ni dinlediğini ama toplumda pandemi idaresi konusunda “kendi yanlışsız bildiğini yaptığını” söyledi:
“Hasta idaresi ve hastalığın idaresi mevzularında Bilim Konseyi’nin görüşleri dikkate alındı. Fakat toplumda pandemi idaresine gelince elbette ki hükümet, görüşleri almakla bir arada kendi yanlışsız bildiğini yaptı.”
Öte yandan Türkiye’de geliştirilen Turkovac aşısının da acil kullanım onayına başvurmaya hazır olduğu açıklandı.
- Turkovac hakkında neler biliniyor?
Türkiye’de halihazırda BioNTech/Pfizer ve Sinovac aşıları yapılıyor.
Ama iki doz Sinovac olan bireylerin antikor düzeyindeki süratli düşüş nedeniyle bu kümeye da BioNTech/Pfizer aşısı olma hakkı verildi.
Sıhhat Bakanlığı ve doktorlar, yalnızca iki doz Sinovac olan bireylerin artık risk altında olduğu ihtarında bulundu.
Yeni varyantlar ve artan hadiseler sadece Türkiye’de değil pek çok ülkede kış yaklaştıkça yeni tedbirlerin devreye alınmasına yol açabilir.
- Koronavirüs aşılarının aktifliği azalıyor mu, dataları nasıl değerlendirmeliyiz?