Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hollandalı mevkidaşı Sigrid Kaag ile düzenlenen ortak basın toplantısında Afganistan krizine ait konuştu.
Kabil Havalimanı ile işletmesiyle ilgili de konuşan Çavuşoğlu Taliban’ın “Gelin siz işletin” teklifine karşılık vererek, “Hükümetle ilgili tavrın belirlenmesi için, göç ve öteki gelişmelerin değerlendirmesi için adımların daima bir arada koordine edilmesi gerekiyor. Türkiye ve Katar’ın tek başına üstleneceği iş değil” dedi.
İşte Bakan Çavuşoğlu’nun açıklamalarından satır başları:
“Afganistan konusunda diplomatik gayretlerimizi sürdürüyoruz. Mevkidaşlarımızla gerek telefonla gerek yüz yüze görüşmeler gerçekleştiriyoruz. Kolay bir sorun değil. Bu sorunun üstesinden gelebilmek için iş birliği kaide.’
“DİĞER TAHLİYELER İÇİN KULLANIMA AÇILABİLİR”
İki evrede olabilir. Birisi askeri uçuşlar için, şu anki kurallarla pist problemlerinin giderilmesiyle askeri uçakların, farklı ülke vatandaşları ve öbür tahliyeler için kullanıma açılması olabilir. Daha sonra ticari uçuşların başlayabilmesi için kaidelerin büsbütün oluşması gerekiyor. Bu mevzuda sorumluluğu kimler üstlenecek? İrade ortaya koymuştuk, artık kurallar değişti. Talepler var, hepsini kıymetlendiriyoruz. Burada en değerli şey havaalanının güvenliği. Bu mevzuda profesyonel şirketler de var. Güvenlik önlemlerinin burada alınabilmesi gerekir.
“ULUSLARARASI TOPLUMUN BİRLİKTE HAREKET ETMESİ GEREKİYOR”
Krizin derinleşmesini temenni etmeyiz. Bu türlü bir risk karşısında neler yapabileceğimizi değerlendirdik. Bilhassa mümkün bir göç dalgasına vurgu yapmıştık. Bu mevzuda memleketler arası toplumun birlikte hareket etmesi gerekiyor. Transit ülkelerde, bilhassa Afganistan’ın komşu ülkelerinde neler yapılmalı bunları kıymetlendiriyoruz.
“MUTABAKATIN GÜNCELLENMESİ GEREKLİ”
Avrupa Birliği kendi yükümlülüklerini yerine getirmedi. Bu mutabakatı güncellememiz lazım. Göç mutabakatının güncellenmesi konusunda niyetlerimizi ve tekliflerimizi Avrupa Birliği’ne ilettik. Üzerinden 1 yıl geçmesine karşın bize dönüş yapılmadı. Israrla güncellememiz gerektiğini söyleyince Avrupa Birliği tek taraflı bir karar aldı. O denli ben istediğim üzere karar alırım, biraz para vereyim Türkiye göçmenleri tutsun anlayışı şu an işlemez. ‘Biz para veriyoruz Afganları tutun’ anlayışı olursa bu türlü bir iş birliği olmaz. Mutabakatın güncellenmesi lazım.”
