Dünya gazetesi yazarı Alaattin Aktaş, 23 Eylül perşembe günü açıklanacak faiz kararına ait olarak ” faiz indirilirse, çabucak sonraki gün kimler kar etmeye başlar dersiniz? faiz inerse elinde kağıt bulunanlar kar eder ve en çıkarlı çıkacak kesim de bankalar olur” dedi. Aktaş, ” ‘Faiz lobisi’, faiz insin diye el ovuşturur” diyerek yazısında şöyle dedi:
“Hazine ve Maliye Bakanlığı bilgilerine nazaran iç borç stoku temmuz ayı prestijiyle 1.3 trilyon lira seviyesinde. Bu fiyatın 1.24 trilyonu yurtiçi yerleşiklere, 57 milyarı da yurtdışı yerleşiklere ya da kısaca yabancılara.
1.24 trilyonluk borcun da tam 901 milyar lirası bankacılık kesitine.
Merkez Bankası faiz düşürdüğünde bankaların daha ucuz kaynak toplayıp daha çok kredi açması ve buradan kar etmesi bir yana asıl kar ellerinde bulunan 901 milyar liralık kamu kağıdından gelecek.
Faiz fikir karlı çıkmak… Çelişki üzere mi görünüyor, tam zıti
İç borçlanma kağıtları yüklü olarak iskontolu ihraç edilir. Yani vade bitimindeki fiyat sabittir, 100 liradır ve satış günündeki faize nazaran iskontolu fiyat uygulanır.
Örneğin satış gününde faiz yüzde 25 ise, 100 liralık bir kağıdın fiyatı (100/1.25) 80 liradır. Faizin sabit kaldığını varsayarsak, bugün 80 liraya ihraç edilen kağıdın fiyatı gün gün artar ve bir yıl sonra 100 liraya ulaşır.
Ancak bu bir yıl içinde faiz süratli iniş ve çıkış gösterebilir. Faiz ister siyasi tercihlerle, ister diğer etkenlerin devreye girmesiyle örneğin bir anda yüzde 20’ye inerse ne olur? Bir gün evvel 80 liraya ihraç edilen kağıdın fiyatı, artık (100/1.20) 83 liraya çıkmıştır.
Yani yüzde 25 faizle kağıt alan, faiz yüzde 20’ye fikir ziyan bir yana bir günde kayda kıymet bir kar etmiştir.
Ya aykırısı olsaydı; faiz yüzde 25’ten yüzde 30’a çıksaydı… O vakit da 80 liralık kağıdın fiyatı (100/1.30) 77 liraya gerileyecekti.
80 liraya alınan kağıt, faiz düşerse bir anda 83 liraya çıkıyor; faiz yükselirse 77 liraya iniyor.
Söyler misiniz, elinde kağıt bulunanlar faizin yükselmesini mi ister, düşmesini mi?“