Ayancık Kaymakamı’ndan “Sel” şiiri
Ayancık Kaymakamı İsmail Pendik selde hayatını kaybedenler için şiir yazdı
SİNOP – Ayancık Kaymakamı İsmail Pendik 11 Ağustos günü ilçenin başından geçen felaketi şiire döktü. Afetin yaşandığı birinci hafta yazdığı “Sel” şiiri duygulandırdı.
Ayancık’ta yaşanan sel felaketi ilçede yaşayan herkes üzere kentin idarecilerini de derinden etkiledi. Ayancık Kaymakamı İsmail Pendik kentin afetle sınandığı günlerde eline kalem aldı. Daha öncede yazdığı şiirler bulunan Pendik, en sıkıntı mısralarını kağıda döktü. Ayancık’ta selde kaybedilen canlara ithaf ettiği şiirle, kentin yaşadığı felaketi anlattı. Selde 5 yakınını kaybeden Hüseyin Demirkol ve selde eşi ile 3 çocuğunu kaybeden Muhittin Demirbaş’a da bu şiirde değindi.
11 Ağustos’ta gün ağarırken yaşanan güç anları anlatan Kaymakam İsmail Pendik, “Ayancık 1. Dünya Savaşı’nda ve Ulusal Uğraş’ta nüfusuna oranla en çok şehit vermiş ilçemizdir. Hem doğal hoşlukları hem bu hususiyeti, vatansever, milletperver bir ilçe olması bizim burada misyon yapmamızın en büyük motivasyon kaynağıdır. Böylesine hoş böylesine hususiyeti olan ilçemiz biliyorsunuz 11 Ağustos’ta 500 yılda bir olabilecek bir hadise yaşadı. Bir afet yaşadı. Gerçekten o gün o gece hepimiz alandaydık. Hiç uyumadık. Resmen gök yarılmış, pınar olmuş, yeryüzüne suyunu akıtır bu suyun tesiriyle de dağlar yürür hale gelmişti. İnanılmaz bir durumla karşı karşıyaydık. Hayatımıza hiç bu türlü bir durumla karşılaşmamıştık. Çaresizlik içerisindeydik. Bilhassa sabah namazında sonraki ikinci dalga 6.30 -7.00 dolayındaki ikinci dalga tam herşey bitti derken bizi maalesef en büyük ziyana uğratan dalga oldu. O an her yerden ihbarlar, her yerden yardım davetleri alıyorduk. İnanılmaz bir ümitsizlik ve çaresizlik içerisine düşmüştük” dedi.
İlçenin düştüğü ümitsizlikten helikopterlerin ulaşmasıyla çıktığını belirten Kaymakam Pendik, “Ama hamdolsun bu büyük millet, bu aziz millet ve onun kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti bizi sahipsiz bırakmadı. Bizi bize bırakmadı. ve bu şehitler diyarı, şehitlerin emaneti olan Ayancık’a ve Ayancıklılara sahip çıktılar. O ümitsizliğin gittiği birinci an neresiydi biliyor musunuz? 4 tane, 5 tane helikopter o vadiden yardım bekleyenleri kurtarmak üzere girdiğinde art geriye işte o vakit dedik ki, biz büyük bir devletin gururlu vatandaşlarıyız. Allah’a hamd ettik. Ondan sonraki süreç biliyorsunuz köprülerimiz yıkıldığı için, yollarımız teması koptuğu için ondan sonraki süreç helikopterler dolmuş üzere çalıştı. Vızır vızır çalıştı ve hamdolsun bizi kurtarılmayı bekleyen vatandaşları bu ümitsizlikten bu çaresizlikten kurtardılar” diye konuştu.
İlçeden yaşanan acı hadisenin tesiriyle şiiri yazdığını belirten Pendik, “Tabi o süreçte çok acı hadiseler yaşadık. Hüseyin Demirkol kardeşimiz var. Muhittin Demirbaş ağabeyimiz var. Bunlar ailelerini kaybettiler. Biz hem onların cenazelerine katıldık. Hem birlikte olduk sayın bakanlarımızla birlikte. Tabi o anki haleti ruhiyeyle birlikte durumu yansıtır bir şiir yazalım dedik. Birinci bir haftada yazmıştım bu şiiri ancak bunu yayınlamak yoğunluktan ötürü 1 ay geçtikten sonra yayınlayabildim. Oradaki şiirde Ayancıklıların o günkü haleti ruhiyesini en azından bir kaymakam olarak yansıtmak istedim. Natürel ki bizim mesleğimiz çalıştığınız yerlerde, doğduğunuz yer değil doyduğunuz yerdir sizin memleketiniz düsturuyla hareket ettiğimiz için, buranın sevinciyle sevinen buranın acısıyla kederlenen bir yapıdadır mülki yönetim amirliği. O günde biz birebir acıyı Ayancıklılar olarak hissettik ve gönlümüzden düşen o mısralarını o kıtaları ortaya koyduk. Hem bir yönetimci olarak hem bir Ayancıklı olarak Ayancıklılardan kendimizi başka görmüyoruz. Sahiden çok hüzün içerisindeyiz. Kaybettiğimiz canlar için hala üzülüyoruz” halinde konuştu.
