BURSA (AA) – Bursa Vilayet Sıhhat Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, kalp hastalıklarından korunmak için sağlıklı beslenmenin ve hareketli hayat şeklinin kıymetli olduğunu söz etti.
Yavuzyılmaz, Dünya Kalp Günü münasebetiyle yaptığı yazılı açıklamada, tüm dünyada kalp ve damar rahatsızlıklarına bağlı hastalıkların bir numaralı vefat sebebi olduğunu hatırlattı.
Kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin artarak, 2030 yılında 22,2 milyona ulaşılacağının kestirim edildiğini belirten Yavuzyılmaz, şunları kaydetti:
“Ülkemizdeki ölümlerin yüzde 86’sı çoğunlukla kalp damar hastalıkları, diyabet, kanserler, kronik teneffüs yolu hastalıkların oluşturduğu bulaşıcı olmayan hastalıklar kaynaklıdır. Yeniden tüm yaş kümeleri için değerlendirildiğinde her iki vefattan biri kalp damar hastalıkları kaynaklıdır ve bu erken ölümlerin yüzde 80’i önlenebilir niteliktedir. Davranışsal risk faktörleri yani; sıhhatsiz beslenme, yetersiz fizikî aktivite, tütün kullanımı ve alkol kullanımı koroner kalp hastalığının yüzde 80’inden sorumludur. Kardiyovasküler hastalıkların birden fazla risk faktörleriyle uğraş edilerek engellenebilir. Risk faktörlerinin denetimi ile kalp ve damar hastalığı görülme sıklığı yarıya indirilebilmektedir.”
Yavuzyılmaz, sıhhatsiz beslenme ve yetersiz fizikî aktivite tesiriyle bireylerde kan basıncında yükselme, kan şekeri yüksekliği, kan lipidlerinde yükselme, fazla kilo yahut obezitenin görülebileceğini söz etti.
Toplumun yaşlanması, gerilim ve sosyoekonomik faktörlerin de kardiyovasküler hastalıkların öbür belirleyicileri ortasında olduğunu, 40 yaş üstü her birey için kardiyovasküler riskin hesaplanması gerektiğini vurgulayan Yavuzyılmaz, “Ayrıca her bireyin kalp ve damar hastalıklarına yol açan davranışsal risk faktörleri ile ilgili farkındalığının artırılması ve hasta olmamak için riskli davranışlarını olumlu davranışlara değiştirmesi teşvik edilmelidir. Bunun için her birey sağlıklı beslenmeli ve tertipli fizikî aktivite yapmalı. Tütün, tütün eserleri ve alkolden uzak durmalı. Kardiyovasküler risklerinin yanı sıra tıpkı biçimde kan basıncını, kan şekerini ve kan lipidlerini takip ettirmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.
