Sabah gazetesi müellifi Okan Müderrisoğlu, TÜSİAD Yüksek İstişare toplantısında yapılan laiklik, kurumların bağımsızlığı vurgularını değerlendirdiği yazısında, “Ayrıyeten, gerek toplantıya davet zamanlaması, gerek çağrışım odaklı çalışması, gerekse TÜSİAD yerinde yaptığı konuşmadaki kimi vurguları bağlamında MIT öğretim üyesi Daron Acemoğlu‘na da dikkat çekiyorum. İlaveten Acemoğlu’nun, “Diktatörlükler hiçbir vakit kendi başlarına gitmiyorlar. Ekonomik krizler içinde… Ekonomik krizler birden fazla vakit demokrasiye yol açıyorlar…” formunda gelişen anlatımını da bir kenara not ediyorum.” sözlerini kullandı.
“Ülkede, devir dönem nükseden, her keresinde yeni bir motivasyonla üstüne üstüne gidilen sorunlara mi takılacağız? Yoksa, tahlili için “nutuk atmaktan öte” inisiyatif mi alacağız?” sorularını yönelten Müderissoğlu, “Kuşkusuz ne pembe tablo çizeceğiz ne de karamsarlığın bulaşıcılığına teslim olacağız.
Kazanımlarımızı hatırlatıp, ileriye yürüyüşümüzü sürdürmenin şimdiki gereklerini birlikte paylaşacağız.
Bakın bugün Türk özel kesiminin en geniş tabanlı örgütü olduğunu sav eden TOBB “Arazi”, TÜSİAD “Marazi”, MÜSİAD da “Arızi” kaldıkça gerçek manada uzaklık alamayız. Gün, bir masa etrafında toplanıp, yalnızca elini değil gövdesini taşın altına koyma günü…” tabirlerini kullandı.
Yazının tamamı
