Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Lideri Ali Babacan, “Bizler Türkiye’yi yeni buluşların ve yaratıcı fikirlerin ülkesi yapmakta kararlıyız. Ve hiç kimseye ‘başımıza icat çıkarma’ demeyeceğiz. O yüzden sevgili gençler ne olur başımıza icat çıkarın. Başımıza yeni işler açın. ‘Çıkar telefonunu’ diyenleri de pek anlamıyoruz. Biz süratli, her yerde olan internetin vatandaşlarımızın en temel haklarından biri olduğuna inanıyoruz” dedi.
Ali Babacan, toplantıdaki konuşmasında dijital dönüşümle birlikte orijinal bir dünya tertibi kurulduğuna vurgulayarak “Bu dönüşüm gözümüzün önünde ve baş döndürücü bir süratle yapılıyor. Fakat biz Türkiye olarak maalesef bu teknolojide yüklü olarak uygulayıcı bir ülkeyiz. Ancak Türkiye bu değişme seyirci kalamayacak kadar kıymetli bir ülke. Yeni bir dünya kurulurken ülkemizin içine kapanarak yol alamayacağımızı da güzel biliyoruz” dedi.
DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, İstanbul’da partisinin “Dijital Dönüşüm Aksiyon Planı” tanıtım toplantısına katıldı. Babacan, DEVA Partisi Dijital Dönüşüm ve Teknoloji Siyasetlerinden sorumlu Genel Lider Yardımcısı Burak Dalgın ile birlikte “Dünyayla Yarışan, Özgür ve Güçlü Bir Türkiye İçin Yarına Atılım Hareket Planı”nı kamuoyuyla paylaştı.
DEVA Partisi iktidarının ilk 90 ve 360 gününde uygulanacağı belirtilen aksiyon planı, üç ana başlıktan oluşuyor. Planın birinci kısmında 6 ila 25 yaş ortasındaki bütün öğrencilere bedelsiz internet hizmeti ve müfredatın yenilenmesi vaat ediliyor. İkinci kısmında, girişimcilik alanında ve özel kesime ait atılacak adımlar sıralanıyor. Üçüncü kısımda ise dijital dönüşüm, teknoloji ve girişimcilik odaklı yeni bir bakanlık ve bu kapsamda yeni kurumlar kurulmasını amaçlayan maksatlar sıralanıyor.
Babacan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“Sistem değişikliği Türkiye için şart”
Biliyorsunuz DEVA Partisi daha bir buçuk yaşında bir siyasi parti. Kuruluşumuz üzerinden bu kadar kısa mühlet geçmiş olmasına karşın çok şükür çok süratli bir biçimde Türkiye genelinde örgütlendik. Bugün itibariyle 81 vilayetimizin tamamında ve 973 ilçemizin yaklaşık 606’ında bizim partili arkadaşımız misyonlarının başında, örgütlerinin başında. Yaptığımız hazırlıklardan tahminen de en kıymetlisi güçlenmiş parlamenter sistem. Güçlü bir parlamento olsun istiyoruz. Güçlü bir yürütme hükümet erki olsun istiyoruz. Tıpkı vakitte güçlü bir yargı olsun istiyoruz. Demokrasiyi, temel hak ve özgürlükleri baz alan, özgürlükçü, iştirakçi bir anlayışla ülkemizin mevcut sistemini, ki ismine sistem bile demeye ben nitekim çekiniyorum. Tüm vatandaşlarımızın hak ettiği yeterli bir sisteme dönüşün şu anda hazırlığı ve uğraşı içerisindeyiz. Sistem değişikliği Türkiye için kural. Yalnızca sistemi değiştirmemiz yetmeyecek. Birebir vakitte ülkeyi yöneten zihniyetin ve topyekun bir yönetici takımın değişmesi gerekecek ki ülkemiz hak ettiği yarınlara ulaşabilsin.
“Teknolojide yüklü olarak uygulayıcı bir ülkeyiz”
Hareket planı ne demek? Seçimlerden sonra kurulacak hükümetin birinci 90 gününde ve birinci 360 gününde yapılacakların ayrıntılı bir listesi demek. Bugüne kadar üç bahiste aksiyon planı açıkladık. Birincisi tarım idi. İkincisi afet idaresi. Üçüncüsü de toplumsal siyasetler. Bugün de dördüncü aksiyon planımızı açıklamak üzere buradayız. Dijital dönüşümle birlikte yesyeni bir dünya nizamı kuruluyor. Ve bu dönüşüm gözümüzün önünde ve baş döndürücü bir süratle yapılıyor. Lakin biz Türkiye olarak maalesef bu teknolojide yüklü olarak uygulayıcı bir ülkeyiz. Teknoloji geliştirme tarafına çok çok zayıfız. Üretim konusunda da yüklü olarak fason. Yani öbürleri için öteki markalar için, oburlarının geliştirdiği teknolojiyi üreten heyeti. Kendi geliştirebildiğimiz teknolojide alanlar epeyce hudutlu. Hele hele yüksek teknoloji dediğimiz alanda Türkiye’nin üretimi de ihracatı çok çok hudutlu. Lakin Türkiye bu değişme seyirci kalamayacak kadar kıymetli bir ülke.
“Dijital Dönüşüm Bakanlığı”
“Yeni bir dünya kurulurken ülkemizin içine kapanarak yol alamayacağımızı da düzgün biliyoruz. İşte bu nedenle biz partimiz bünyesinde Türkiye’de bir birinci yaptık. Dijital dönüşüm ve teknoloji siyasetlerinden sorumlu bir başkanlık oluşturduk. Seçimlerden sonra kurulacak hükümette de yalnızca buna özel bir bakanlık oluşturacağız. Bu da birinci olacak.”
“Sevgili gençler ne olur başımıza icat çıkarın”
“Tabii ki geçmişten ders alacağız, lakin ülkenin yarınlarına kilitleneceğiz. Açıklayacağımız hareket planımız da bu ülkenin süratle özgürleşmesini ve zenginleşmenizi sağlayacak gelişmiş ülkelerle aramızdaki farkı süratle kapatacak bir program. Biliyorsunuz daha önce benim iktisadın başında olduğum günlerde kişi başı ulusal gelirimiz 12 bin 500 doları geçmişti. O günden bugüne biliyorsunuz her sene düşüyor. Merdiven basamağı üzere iniyor, iniyor iniyor. Yarınlara Atılım Aksiyon Planımızı işte bu berbata, gidişe, bir dur deyip, süratle aksiye çevirmeyi hedefleyen bir program olarak görüyoruz. Bizler Türkiye’yi yeni buluşların ve yaratıcı fikirlerin ülkesi yapmakta kararlıyız. Ve hiç kimseye başımıza icat çıkarma demeyeceğiz. O yüzden sevgili gençler ne olur başımıza icat çıkarın. Başımıza yeni işler açın. Bunu bilhassa sizden rica ediyoruz. Zira biz ülkemize bakınca fikir ve üretim üssü olan bir Türkiye olmayı hak ediyoruz. Küçülmüş, daralmış haliyle bile Avrupa’nın hala 21. büyük ekonomisiyiz. Avrupa’nın en geniş topraklarına sahibiz. Avrupa’nın en genç nüfusuna sahibiz. Avrupa’nın en çok sayıda nüfusuna sahibiz. Türkiye’nin bu potansiyelini kullanamamasıyla ilgili önemli bir sorun var.”
“İnternet en temek haklardan biri”
“Yeni teknolojilerin pınarı olmuş bir Türkiye’yi hayal ediyoruz. Finansın, paranın oluk oluk akacağı, yatırım üssü olmuş Türkiye hayalimiz var bizim. Fırsat eşitliği temelinde yükselen hiçbir vatandaşımızın geride kalmadığı bir Türkiye hayalimiz var. Bizler hayalleri ve amaçları peşinden koşan bir takımız. İşte bugün burada hayallerimizi gerçekleştirmek ismine bir kararlı adımı daha sizlerin huzurunuzda atmış oluyoruz. İnternet artık gündelik hayatımızın ayrılmaz bir kesimi. Olmazsa olmazı. Nefes almak üzere bir muhtaçlık artık. O yüzden biz bakıyoruz şöyle bugün ülkeyi yönetenlere ‘Çıkar telefonunu’ diyenleri de pek anlamıyoruz. Biz süratli, her yerde olan internetin vatandaşlarımızın en temel haklarından biri olduğuna inanıyoruz. Zira tabir özgürlüğü diyoruz, haber alma özgürlüğü diyoruz. Bu artık çok önemli bir özgürlük alanı tıpkı vakitte. Ancak burada çok kıymetli bir mevzunun da altını çizmek istiyorum ki internet ortamında özgürlük garanti altına almadığımız surece internetteki iyileştirmeler bir işe yaramaz. İşin başlangıcı özgürlükler. Hür düşünen fakat düşündüğünü de söz eden bir toplumun lakin biz ilerletebileceğini düşünüyoruz.”
“Gecenin yarısında bu türlü polis kapınızda belirmeyecek artık”
“Yeni kurulacak hükümetin diyeceği çok. Diyecek ki ‘ey gazeteciler korkmayın. Bundan sonra hiç kimse yazdığınız, çizdiniz ve söyledikleriniz sebebiyle sizleri işlerinizden kovdurmayacak’. Bitti. Ey gençler, rahatlayın. Şöyle bir nefes alın. O denli ‘Silivri soğuktur’ muhabbetini falan unutun. Artık bunlar gündemde olmayacak. Ve internet toplumsal medyada istediğinizi yapın. İstediğiniz paylaşımı yapın. İstediğinizi ‘like’layın, korkmayın. Gecenin yarısında bu türlü polis kapınızda belirmeyecek artık. Biz ülkenin yeni idarecileri, yeni yöneticileri olarak kelam verdik. Artık hiç kimsenin kendi özgürlük alanına ilişmeyeceksiniz, dokunmayacaksınız. Bu kadar kolay.”
“Avrupa Birliği müktesebatı neyse onu motamot uygulayacağız”
“Çağdaş dünyaya uygun yeni bir kamu zihniyetiyle hareket edeceğiz. Dezenformasyon, toplumsal medya, dijital hizmet vergilendirmesi üzere alanlarda da Avrupa Birliği müktesebatı neyse onu motamot uygulayacağız. 28 ülke bunu uyguluyor. Bundan korkmaya gerek yok. Bunu uygulamaya çalıştığınızda bir sürü mazeret üretiyorlar, yaşadık hepsini. İşte şöyle olmaz, bu türlü olmaz, işte bize özel sebepler var. Ulusal diyorlar, yerli diyorlar her şeyi söylüyorlar. Biz problem insan haklarıysa özgürlüklerse kozmik standartları maksat alıyoruz ve gerçek ulusallığın ve yerliliğin de bu olduğunu düşünüyoruz.”
“Pusulamız özgürlükler olacak”
“Bizler değişimden korkmuyoruz. Ne istediğimizi, ülkemizin neye muhtaçlığı olduğunu çok uygun bilerek hareket ediyoruz. Herkesin içi rahat olsun. İktidardaki zihniyetin Türkiye’yi dünyadan koparmasına, özgürlüklerimizi ve iktisadımızı geriletmesine de müsaade vermeyeceğiz. Dünyaya gururla ve onurumuzla bakacağız. Diğer ülkeler için ilham kaynağı olacağız. Bunu yaptık. Hakikaten belirli devirlerde Türkiye’nin elde ettiği muvaffakiyetler pek çok ülke için ilham kaynağı oldu. Pek çok ülke bizim model ülke olarak gördü. Bunu yaptık. Tekrarı da olur. Telaşınız olmasın. Refah düzeyimizi yükseltmek maksadıyla çıktığımız bu yolda pusulamız pahalı arkadaşlar özgürlükler olacak. Adalet olacak, hukuk olacak. Temel hak ve özgürlükler olacak.”
“Dijital dönüşüm lüks değil, mecburiyet”
Babacan’ın akabinde konuşan DEVA Partisi Dijital Dönüşüm ve Teknoloji Siyasetleri Lideri Burak Dalgın, dijital dönüşüm planlarını dijital dönüşümün, lüks değil, mecburiyet ve bir zihniyet sıkıntısı üzerine kurduklarını söyledi.
Kripto para mevzuatı ve Silikon Vadisi’ne Büyükelçi
Dalgın, ‘Yarına Atılım Aksiyon Planı’ kapsamında Dijital Hizmet Vergisi’ni indireceklerini, Kripto para mevzuatını çıkartacaklarını, E-devlet kodunu girişimcilere açacaklarını, KOBİ dijital dönüşüm ve e-ihracat programı uygulayacaklarını, tarımda ve besinde teknoloji atılımı yapacaklarını ve Silikon Vadisi’ne Büyükelçi atayacaklarını açıkladı.