TBMM İnsan Hakları Kurulu bünyesinde oluşturulan Göç ve Ahenk Alt Kurulu üyeleri Türkiye- İran hududunda sistemsiz göçmenlere karşı alınan önlemleri yerinde gördü. Kurul Lideri AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, Geri Gönderme Merkezlerindeki göçmenlerle de görüştüklerini belirterek, izlenimlerini şöyle anlattı:
“Gittiğimiz yer sistemsiz göçmenler, kaçakçılar ve son yıllarda teröristler için en kritik yer. Sonun en ücra noktasına kadar gittik. 3 bin 500 rakıma kadar çıktık. Devlet hudut duvarları, yol inşa ediyor. Yapılacak yol 1.000 kilometreye yakın bir alan olacak.
“4 METRE GENİŞLİĞİNDE, 4 METRE DERİNLİĞİNDE HENDEKLER KAZILIYOR”
Hudut duvarları, aydınlatma sistemleri, optik sistemler, sensör, gece görüşleri, haber leşme kuleleri yapılıyor. Sonun tamamı fiziki ve teknolojik olarak denetim altına alınıyor. Bizim gittiğimiz bölge sonun en kıymetli 65 kilometrelik kısmıydı. Buraya duvar örülme imkânı olmadığı için 4 metre genişliğinde, 4 metre derinliğinde hendekler kazılıyor.
Şu ana kadar 182 kilometrelik hendek kazılmış. Kaçakçılar, teröristler duvarın yapılmasını istemiyor. Hatta İran bile istemiyor bu duvarı. İran taciz atışı yapıyor. Bu yüzden güvenliğin sağlanması için oraya Özel Harekâtçılar gönderilmiş. Duvar sistemsiz göçe pürüz olacak. Lakin bu duvar en çok terörist geçişlerine ve kaçakçılara, uyuşturucu kaçakçılığına önemli bir bariyer oluşturacak.
“TALİBAN SONRASI TÜRKİYE’YE GÖÇMEN GİRİŞİNİN ARTTIĞINA YÖNELİK ARGÜMANLAR HAKİKAT DEĞİL”
Taliban rejiminin idaresi ele almasından sonra, güya Türkiye’ye daha çok kaçak göçmen giriyormuş üzere bir algı var lakin bu hakikat değil. Zira 2020 yılında alınan önlemlerle 500 bin kişinin Türkiye’ye girişi önlenirken 2021 yılında 250 bin bireye mahzur olunmuş. Türkiye’de 2018’de 260 bin, 2019’da 450 bin, 2020’de 100 bin,2021’de ise 70 bin sistemsiz göçmen yakalanmış.
“GÖRÜNTÜLER YA ESKİ YA DA İRAN’DA ÇEKİLMİŞ”
Oradaki ünitelerin, ilgililerin, STK ve farklı temaslarımız oldu. Sebep şu: Sayı düştü, tedbirler arttı. Bu iş daha düzgün yönetiliyor. Beşerler artık bu seyahate çıkmak istemiyor. Kaçakçılar işler azalınca eski imajları yayınlayıp “Bu iş devam ediyor” algısı oluşturmaya çalışıyor. Toplumsal medyada dolaşan manzaraların bir kısmı İran’da, bir kısmı da dört sene evvelki manzaralar.
Geri Gönderme Merkezindeki göçmenlerle de görüştük. Nasıl geldiklerini sorduk. Organizatörler tarafından Afganistan‘da el broşürleri dağıtılıp ‘Türkiye kaçak göçmen alıyor. İran’dan geçiş var, Avrupa’ya geçiş var’ deniyormuş. Kaçak geçiş sayıları yıldan yıla düşüyor, ancak algı yükseliyor. Organizatörlere verilen cezaların artırılması lazım. Şu anda, 3 yıl ile 8 yıl ortasında mahpus cezası veriliyor. Birçoğu alt sondan ceza alıp çıkıyor. Güvenlik üniteleri de bu cezaların artırılması görüşünde. Biz de komite olarak bunu önereceğiz.
AVRUPA’NIN KARA LEKESİ
Göçmen konusu Türkiye’nin değil, dünyanın sorunu. Suriye’nin kuzeyinde inançlı bölge oluşturduk. Şayet oluşturmasaydık iki milyona yakın insan hareket hâlinde olacaktı. Dünya bunu fark etmeli. AB hudut muhafaza ajansı Frontex’i tarih, Avrupa’nın kara lekesi olarak yazacak. Akdeniz’de insanların vefatına sebep oluyorlar. Dünyanın en büyük mezarlığı, kim ne derse desin Akdeniz’dir.”
10 BİN DOLAR, 52 GÜN SEYAHAT
Türkiye Gazetesi’nin haberine nazaran Göç ve Ahenk Alt Komitesi Lideri Uslu, Türkiye’nin Taliban rejimi ile bir teması bulunmadığı için Afgan göçmenleri geri göndermenin kolay olmadığını söz ederek “İran, göçmenleri ateş ederek bizim hududa itiyormuş. Hatta, hududu geçerken de ‘Türk askeri size ateş etmez. Çıkın gidin’ diyorlarmış. Bir tanesi 52 günde gelmiş. Eşi ve çocukları var. Taliban’dan kaçmış. Orada polismiş. ‘Geri gönderirseniz beni yaşatmazlar’ diyor. 10 bin doları buluyor verdikleri para” dedi.