TBMM Lideri Mustafa Şentop, Sayıştay Başkanlığı’ndan TBMM’ye gelen raporlarda rastgele bir değişme, iadenin kelam konusu olmadığını belirtti.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını tamamlamasının akabinde kelam isteyen AKP Küme Başkanvekili Uzman Ünal, “Kılıçdaroğlu’nun, konuşması sırasında, “genel ahlak kurallarına aykırı” hareket ettiğini, bu durumun İçtüzük gereği kınama cezası gerektirdiğini söyledi.
Şentop ise birleşime orta vererek, küme başkanvekilleriyle görüşeceğini, daha sonra mevzuyu değerlendireceğini belirtti.
Mustafa Şentop, ortanın akabinde, Kılıçdaroğlu’nun konuşması ile ilgili izahat yapmak üzere CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel‘e kelam verdi.
Özel, Genel Liderleri Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2022 Yılı Merkezi İdare Bütçe Kanunu Teklifi görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmaya ait çok sayıda iktidar partisi milletvekilinin, bir rahatsızlığı lisana getirdiğini söyledi.
Görüşmelere verilen ortada Kılıçdaroğlu’nun konuşmasına ait imgeleri izlediklerini belirten Özel, “CHP olarak şunu söz etmek isteriz; Genel Liderin orada ‘Sırtımıza bu yükü yüklediniz’ telaffuzunda göstermiş olduğu beden lisanının hiçbir kümeye ve Meclise yönelik bir davranış olmadığı, direkt hepimizin kürsü konuşmalarında kullandığı beden lisanından bağımsız olmadığını tabir ederiz.” diye konuştu
“Meclise gelen Sayıştay raporlarında rastgele bir değişme, iade kelam konusu değil”
TBMM Lideri Şentop, Kılıçdaroğlu’nun, konuşmasında kendisine yönelik olarak “Sayıştay raporlarının değiştirildiği”ne ait argümanda bulunduğunu anımsattı.
Bu hususun izaha muhtaç olduğunun altını çizen Şentop, Sayıştay raporlarının, Meclise Sayıştay Lideri’nin imzası ile geldiğini, Meclise gelen raporlarda rastgele bir değişme, iadenin de kelam konusu olmadığını vurgulayarak “Sayıştay’ın kendi içinde raporlarının oluşmasıyla ilgili süreçler konusunda bir şey kastediliyorsa o TBMM’yi ya da Başkanlığı ilgilendiren bir konu değildir.” dedi.
Şentop, Kılıçdaroğlu’nun, soru önergelerinin yanıtlanma oranları ile ilgili savlarına da karşılık verdi. Mustafa Şentop, şunları söyledi:
“Şüphesiz, soru önergelerinin hepsinin cevaplanması istek edilir lakin 27’nci devirde, tekrar 30 Kasım prestijiyle soruların cevaplandırılma oranı yüzde 64,44’tür. 26’ncı periyotta yani farklı hükümet sisteminin olduğu periyotta yüzde 45,4. Yeniden, 24’üncü devirde yani yeni hükümet sisteminin olmadığı periyotta yüzde 60,3. Hasebiyle 27’nci devir, yeni hükümet sisteminin olduğu periyot gerek 26 gerek 24’üncü periyoda nazaran cevaplandırılma oranı bakımından daha yüksek.
Buna bir bilgi daha ek etmek istiyorum. Daha evvelki periyotta, 27’nci devirden evvel İçtüzükte soruların cevaplandırılma müddeti otuz gün civarında idi, on beş gün cevaplandırılmadığı vakit tekit yazısı yazılıyordu, yazıdan sonra, ulaşmasından sonra on gün ek müddet veriliyordu; toplam otuz günlük müddet. Bu 26’ncı ve 24’üncü periyotlarla ilgili verdiğim oranlar, otuz günlük mühlet içerisindeki oranlar. Münasebetiyle, burada 27’nci devirde ise on beş güne indirildi bu mühlet, on beş günü aşanlar müddetinde cevaplandırılmayan soru oluyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin Liderine Anayasa’nın ve İçtüzüğün vermiş olduğu bir vazife var; verilen soru önergelerini değerlendireceği kimi kriterler konulmuş. Meclis Lideri bu kriterlere nazaran soru önergesini pahalandırmak zorunda. Fakat Anayasa ve İçtüzük Meclis Liderine soruların karşılıklarıyla ilgili bir inceleme, kıymetlendirme misyonu vermiyor, yetki vermiyor.”
TIKLAYIN | Kılıçdaroğlu: Bu bütçe Türkiye Cumhuriyeti’ne yapılmış bir kumpas bütçesidir