Halk TV müellifi Fikret Bila, “Şayet Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilirse dillendirilen idare modeli “liderler kabinesi” olarak tanımlanıyor. Kılıçdaroğlu’nun; parlamenter sisteme geçiş sürecinde Meral Akşener, Temel Karamollaoğlu, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun cumhurbaşkanı yardımcılığı yahut kabine üyeliği misyonlarını üstlenerek idarede yer almalarına sıcak baktığı konuşuluyor.” kulis bilgisini paylaştı.
Bila yazısında, “Bunun nedeni, Kılıçdaroğlu ve öbür muhalefet başkanlarının Türkiye’de demokrasinin kurum ve kurallarıyla yine işlemeye başlamasının ve ağır tahribata uğramış devlet kurumlarının onarılmasının meselelerin başında geldiği görüşünü paylaşmaları. Böylelikle bir tamirat sürecinin de ancak “liderler kabinesi” modeliyle, en geniş ortak tabana dayanılarak yapılması gerektiği hakim görüş olarak dillendiriliyor. Elbette, muhalefet başkanlarının bu türlü bir model içinde şahsen yer alıp almamaları kendi tercihleri olacak. CHP kurmaylarına nazaran muhalefet önderleri yer almazsa partilerinden önerecekleri öteki bir isim kabinede yer alacak. Muhalefet partilerinin yürüttükleri güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmasında cumhurbaşkanının 7 yıllığına ve bir kere seçilmesi öngörülüyor. Cumhurbaşkanı, misyon müddeti dolduktan sonra siyasete bir daha dönemeyecek.” tabirini kullandı.
Bila şunları kaydetti:
“Bu modele nazaran Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilirse iki yıl içinde demokrasinin ve devletin onarılması çalışmalarını, ortaklarıyla birlikte tamamlayacak. Bu çalışma tamamlandıktan sonra anayasa değişikliği gündeme gelecek. Güçlendirilmiş parlamenter sistemi öngören anayasa Meclis’ten ve halkoylamasından geçerse, yeni sisteme nazaran seçimler yapılacak. Bu mevzuda bir mümkünlük da Kılıçdaroğlu’nun kalan 5 yıllık mühletini yeni anayasaya konulacak süreksiz bir unsur ile tamamlamasını sağlamak. Seçim kampanyası mühletince muhalefet başkanlarının vakit zaman halkın karşısına birlikte çıkmaları da konuşulanlar ortasında.
Gidilecek vilayetlerin özelliklerine nazaran Kılıçdaroğlu’na bazen Akşener’in, bazen Karamollaoğlu’nun, bazen öteki muhalefet başkanlarının eşlik edebileceğinden de kelam ediliyor. Yeniden muhalefet partilerinin ortak olarak hazırlamakta oldukları güçlendirilmiş parlamenter sisteme ve iktisada ait unsurlar metninin önderlerin katılacağı ortak bir basın toplantısıyla açıklanması da yüksek mümkünlük olarak görülüyor. Bu ortada muhalefet önderlerinin kamuoyuna yansıdığından daha sık temas ettikleri de vurgulanan konulardan biri. Gündemdeki mevzulara nazaran muhalefet başkanlarının telefonla sık sık görüştükleri ve problemlere ait görüş alışverişinde bulundukları haberleri geliyor. Muhalefet cephesi seçimleri kazanacağından emin bir hava içinde idare modellerini tartışmaya başlamış durumda.”
