AKP Genel Lider Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, 6 siyasi parti başkanının oluşturduğu Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem toplantısı’nda FETÖ’nün ruhunun bulunduğunu sav ederek, “Sen şayet, ‘İhraç edilen FETÖ’cüleri tekrar alacağım.’ diyorsan onunla iş tutmaya çoktan başladın demektir.” dedi.
Partisinin Denizli Vilayet Başkanlığında düzenlenen AKP Seçim İşleri Başkanlığı Vilayet İstişare Toplantısı’na katılan Yavuz, CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi.
15 Temmuz darbe teşebbüsünü bir belediye liderinin meskeninde televizyondan izleyen Kılıçdaroğlu’nun darbe teşebbüsüne kendisinin de karşı çıktığını açıkladığını anlatan Yavuz, “Ama son vakitlerde çok gür bir edayla, ‘Biz iktidara gelir gelmez KHK ile ihraç edilenleri geri alacağız.’ dedi. Adeta FETÖ’den ihraç edilenleri geri alacak ve olayın merkezine yerleştirecek. Bu istismar değil mi ? Nasıl darbe karşıtısın sen.” dedi.
Kılıçdaroğlu’na reaksiyon: Yasin Börü’den bahsetmiyor
Kılıçdaroğlu’nun Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’ın tutukluluklarını sorguladığını anlatan Yavuz, “Halbuki Kavala, hem Seyahat olaylarının hem de 15 Temmuz sürecinin en temel aktörlerinden birisi. ‘Orada ne işi var?’ derken onları hiç hatırlamıyor. ‘Selahattin Demirtaş’ın içerde ne işi var’ derken 6-8 Ekim olaylarından, Yasin Börü’den bahsetmiyor.” diye konuştu.
CHP’nin AK Parti kurulduktan sonra 15 seçimdir sandıkta başarısız olduğunu, partisinin gelecek seçimlerde de zafere ulaşacağını savunan Yavuz, 6 siyasi parti önderinin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çalışmasını eleştirdi.
Yavuz, şunları belirtti:
“Bu millet bütün olup bitenleri izliyor. Bir masa kuruyorlar. HDP var orada, masanın ayağı mı yoksa kendisi mi ? Ancak orada öbür şeyler de var. Mesela FETÖ’nün ruhu da orada. Sen şayet ‘ihraç edilen FETÖ’cüleri tekrar alacağım’ diyorsan onunla iş tutmaya çoktan başladın demektir. O münasebetle söylüyorum. Sen şayet Selahattin Demirtaş’ı içeriden kurtarmaya çalışırken 6-8 Ekim olaylarından bahsetmiyorsan çoktan HDP’yi ve onun ötesindeki ögeleri da oraya davet ettin, orada hazır bulunduruyorsun demektir. Münasebetiyle o masayı konuşmaya gerek yok bile.”
