CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, “Telekom özelleştirilirken 8 sütuna manşet şu cümleyi görürsünüz. ‘Başbakan Yardımcısı Şener: Bu ekonomik siyasetlerle Arjantin’e döneriz.’ Başlık motamot böyledir. Artık Türkiye’nin vaziyeti Arjantin’den de beterdir. Sefalet endeksinde dünya şampiyonu Türkiye, Arjantin ikinci durumda” dedi.
“Maltepe İktisat Forumu’nun” CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu moderatörlüğünde yapılan ‘Türkiye’de Ekonomik Problemler ve Çözümler’ başlıklı oturumunda fakirleştiren yapısal ekonomik sıkıntılar konuşuldu. Oturumda CHP Genel Lider Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Sekreteri Selin Saye Böke, İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi ve Konya Milletvekili Abdüllatif Şener konuşmacı olarak katıldı.
Konuşmacılar yoksullaştıran geril dağılımının nedenleri ve bundan çıkışı içeren tekliflerini paylaştı.
“Dünyayı küçük uzunluktan mikro boya dönüştürmüştür. Dünya bir ağ toplumuna dönüştü. Bilgi, sermaye, beşerler, mallar, yerküre üzerinde hudut tanımaksızın dolaşmaya başlamıştır ve yarış hızlanmıştır. Bu yarışta kim avantajları elde ederse gelecekte başarılı olanlar da onlar olacaktır” diyen CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener şunları söyledi:
“AK Parti iktidarının da başlangıcı globalleşmenin üçüncü evresinin başıdır. Fakat maalesef AK Parti bu konjonktürel avantajı ıskalamıştır. Türkiye’nin bugüne kadarki 20 yıllık periyodunu israf etmiş, harcamış ve ülkeye maliyet yapmıştır. Bu son derece kıymetli.”
“Bütün kamu gücü ve kamu kaynakları ferdi gereksinimlere nazaran şekillendirildi”
“İktidara gelen bir partinin ne yapacağını bilmesi lazım. Pratik pragmatik kişisel ihtiraslara nazaran başladığınız vakit kurguyu yanlış tutarsınız. Mevcut iktidarın yaptığı da budur. Aslında sistem gitgide otoriterleştirilmiş. Bütün kamu gücü ve kamu kaynakları ferdî gereksinimlere nazaran şekillendirilmiş. Ülkenin içinde bulunduğu şartlara nazaran dünyanın aldığı yola nazaran, bir kurguya bir yapılanmaya nazaran ülkeyi çekememiştir. Kimileri ‘İlk devir başarılı değil miydi’ derler. Hayır, başladığından itibaren konjonktürü okuyamamıştır ve yanlış bir istikamete yönelmiştir. Şu modaya her vakit kızarım, ‘Benim bulunduğum periyot güzeldi de benden sonra işler aksine döndü’ falan derler. Ben buna hiç prim vermem. Zira, bir sistemin içinde tek başına bir kişi bir mana tabir etmez. Evet hele sistem otoriterleşmişse, o sistemle ilgili kurguları oluşturan en baştakidir. O bakımdan birinci başlangıçtan itibaren söylüyorum. Avrupa Birliği (AB), demokrasi, insan hakları, 3 şeyle uğraş üzere kelamlar aslında ana kurgu değildi. Türkiye’de meşruiyet elde edememiş bir önderin Türkiye’de meşruiyet elde edebilmek için dış güçlere, AB sürecine, hatta ABD’ye yaslanmak suretiyle içerideki meşruiyetini kazanma süreciydi o. Yerine oturduğunu, meşruiyetini elde ettiğini hissettiği andan itibaren de bu başlangıçtaki kavramların hiçbirinin bir bedeli olmamıştır. O periyodu bununla yorumlamak lazım.”
“Bence birinci periyotta 2 büyük yanlış vardır ve büyük bir fırsat israfı vardır”
“Bence birinci devirde 2 büyük yanlış vardır ve büyük bir fırsat israfı vardır. Bunlardan biri özelleştirmedir. Özelleştirme ekonomimiz rasyonelleşmesi için yapılmamıştır. Şayet siz iktisadın rasyonelleşmesi için yapmıyorsanız özelleştirmeyi, üzerinden kimin hangi parayı kazanacağını, kârın rantın kime gideceğini hesaplıyor ve özelleştiriyorsanız, o bu ülkenin cumhuriyetin kuruluşundan beri ortaya çıkardığı birikimlerinin heba edilmesi demektir. Orada temel bir yanlış vardı. Fakat bugünlerde Telekom gündemde. Bana ‘Galataport’ soruldu. Şunu söyleyeyim. Özelleştirme bana bağlıydı. Anlaşamadığımız için birinci günlere de bırakmıştım esasen. Hiçbir özelleştirmede misyon almadım.”
“Şimdi Türkiye’nin vaziyeti Arjantin’den beterdir”
“Telekom özelleştirilirken 11 Temmuz 2005 tarihli Milliyet gazetesine bakarsanız 8 sütuna manşet şu cümleyi görürsünüz. Telekom’un özelleştirilmesini kastederek verdiğim bir demeçti. ‘Başbakan Yardımcısı Şener: Bu ekonomik siyasetlerle Arjantin’e döneriz’. Başlık motamot böyledir. Artık Türkiye’nin vaziyeti Arjantin’den de beterdir. Sefalet endeksinde dünya şampiyonu Türkiye, Arjantin ikinci durumda. “
“Türkiye’yi hoş günlerin beklediğine ben samimi olarak inanıyorum”
“‘Siz bu kadar enkazın altında neyi ortaya koyacaksınız’ denildiği vakit, herkes takımlara bakıyor. ‘Sizin takımlarınız var mı? Kimler?’ O çok hoş söz edildi. Liyakat aslına dayalı olarak geniş bir takımı var CHP’nin. Yani burada çok sayıda panelistimiz var. Öğretim üyesidir, ekonomisttir. Alanında liyakat sahibidir. Bunların hepsi ve burada bulunanlar dışında da Türkiye’de mevcut olan bütün liyakatli takımlar CHP iktidarının takımlarıdır. ‘Yeni kadrolar’ dediğimiz şey budur. Onun için Türkiye’de takımları en güçlü, en yetenekli ve Türkiye’ye en yeterli biçim verecek beşerler bu çerçevede bu çatı altında gelecek iktidarın takımları olarak varlardır. Onun için kimsenin kaygı etmesine gerek yok. Türkiye’yi hoş günlerin beklediğine ben samimi olarak inanıyorum.” (ANKA)
