İZMİR (İHA) – Geçen yıl yaşanan kuraklık nedeniyle susuz kalan dereler, bu yıl yaşanan son yılların en çetin kışıyla birlikte tekrar suya kavuştu. Yağışsız geçen sonbaharın akabinde başlayan yağmur ve kar yağışlarıyla birlikte sel sularının taşıdığı çamurun içinde altın arayan kırıntı madencilerinin de işleri hızlandı. Soğuk havaya karşın sel derelerinin içinde suya savak kuran altın arayıcıları, savağa takılan çamur parçacıkları içindeki altın parçacıklarını ayrıştırıyor. Haftada 7-8 gram altın bulan kırıntı madenciler, buldukları altın parçacıklarını İzmir‘de erittiriyor. Ayar derecesi ölçülen altın tamirat yapan kuyumculara satılıyor.
ÇAMURLU DERELERDE ALTIN ARIYORLAR
Sel sularının çamur taşıdığı derelerde soğuk havaya karşın altın arayan İbrahim Irgatçı, “Yaklaşık 3 yıldır bu işi yapıyorum. Bu bizim için bir tutku haline geldi. Geçen yıl çok büyük kuraklık oldu. O yüzden bu işe orta vermek zorunda kaldık. Yağmurun akabinde derelere su gelmesiyle bir arada, altın madeninin hareketliliği başladı. Biz hobimize geri döndük ve bugün birkaç kesim altın yakalamayı başardık. Haftalık yaklaşık 7- 8 gram altına bulabiliyoruz. Emeğimiz boşa çıkmıyor ve bizim bu işi yapmamız için çok düzgün bir neden oluşturuyor. Topladığımız altınları ay sonu İzmir Sarraflar Çarşısı’ndaki ayar meskenlerinde eritmesini sağladıktan sonra ayarını belirleyip hurda fiyatından satıyoruz. Çalıştığımız bölgeye nazaran bazen 22, bazen de 21 ayar denk geliyor. Başka materyallerde karışırsa ayarı düşüyor yahut saflık derecesi artıp 23 ayara kadar çıkabiliyor. Bugüne kadar en yüksek 23 ayardan altın sattık, 24’ü daha hiç görmedik. Ayar pahası üzerinden emeğimizin karşılığını alıyoruz” dedi.
“ALTIN ARAMAK İÇİN YATIRIM GEREKMİYOR”
Hobi hedefli dere yataklarında altın aramak için çok büyük ve değerli materyallere gereksinim olmadığını belirten Irgatçı, savağı kendilerinin yaptığını, kürek, çapa, elek, çizme, pan üzere maliyeti çok az olan aletlerin kullanıldığını söyledi. Irgatçı, “Yağmurun akabinde oluşan alüvyona kapılan maden, kıvrımlara kadar gelip birikiyor. Birikmiş olan altını bir bulup kıymetlendiriyoruz. Yaptığımız işin ismine da ‘kırıntı madencilik’ deniliyor. Eleyip sınıflandırdığımız kumu, savak dediğimiz metal düzeneğin yardımıyla suyun ayrıştırma gücünü de kullanarak daha konsantre hale getiriyoruz. Örneğin 50 kilogram kumu, 2 kiloya kadar düşürerek fanın içinde sağım yapıp altını ayrıştırabiliyoruz. Su altının dışındaki hafif malzemeyi alıp götürerek işimizi kolaylaştırıyor. Bulduğumuz altınları cam bir saklama kabında koruma ediyoruz. En son yapılan bir ayrıştırma sürecinin akabinde bulduğumuz altınlar satışa hazır hale geliyor” diye konuştu.
“HOBİ HEDEFLİ YAPIYORUZ”
Altın, İzmir, Sel, su, Ömür, İktisat, Haberler
