Mahkeme heyetini, “Bahtiyar Çolak soruşturmasını gizleyerek kabahat işlediniz” diyerek suçlayan ve “Bize palavra söyleyen bir mahkeme lideri bizi yargılayamaz” diyen Demirtaş, “Mahkemenin çete ile bağının araştırılması lazım. Bu heyet rüşvet aldı mı bilemiyoruz? Pervasızca, hukuk tanımaz halde bu yargılamayı sürdüremezsiniz” diye konuştu.
“Türkiye siyaseti bu salonda dizayn ediliyor. Fakirin işçinin geleceği bu salonda dizayn ediliyor. Size o fakiri, işçiyi ezdirmeyiz. Ezilen halkları temsil ediyoruz, ezilenlerin geleceklerini buradan şekillendiriyoruz. Bahtiyar Çolak belgesi gelmeden hiçbir şey yapamazsınız. Çabucak belgeyi durdurmalısınız. Sizler kuşkulu hale geldiniz” diyen Demirtaş, mahkeme heyetini reddettiğini belirtti. Lakin Demirtaş’ın bu talebi reddedildi.
Kobanî davasının 11. duruşmasının görülmesine Sincan Cezaevi Yerleşkesi duruşma salonundaki Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Davada, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) evvelki devir Eş Genel Liderleri Figen Yüksekdağ ile Selahattin Demirtaş, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Lideri Sebahat Tuncel , HDP Onursal Lideri Ertuğrul Kürkçü ve HDP MYK üyelerinin de ortalarında bulunduğu 22’si tutuklu 108 kişi yargılanıyor. Bianet’in aktardığına nazaran, dünkü duruşmanın sabah oturumunda tutuksuz yargılanan Kürt siyasetçi Ahmet Türk beyanda bulundu. Akabinde duruşma, cezaevinde bulunan şahitlerin dinlenilmesiyle devam etti.
“Bir vatandaş olarak IŞİD’i protesto ettim”
Antalya S Tipi Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan şahit Zuhat Özkan SEGBİS ile duruşmaya katıldı. Mahkeme liderinin suçlamaları sayması sırasında Özkan “Bu ne içindir tam olarak anlamadım” diyerek, karşılık verdi. Mahkeme lideri tekrar suçlamaları okudu. Malazgirt’te esnaf olduğunu söyleyen Özkan, “IŞİD’in insanlık kabahatlerine karşı yapılan aktifliğe katıldım. Yürüyüş vardı, polisler üstümüze saldırdılar. İsmini saydınız beşerlerle alakam yoktur. Onların bir yönlendirmesi yoktur. Bir vatandaş olarak IŞİD’i protesto ettim, bugün de IŞİD’i protesto ediyorum” dedi. Mahkeme liderinin “Kendi isteğinle mı katıldın?” sorusuna Özkan, “Kendi isteğimle katıldım” diye karşılık verdi.
“Tutuklananların hepsine birebir tabir verdirilmiş”
2014 tarihinde “tehditlerle aksiyona katıldığına” dair beyanının mahkeme lideri tarafından okuması üzerine de Özkan, “Onu polis kendisi yazdı, birçok kişi de birebir tabirler vardı. O denli bir şey yok, kimse konutumuza gelmedi. O söz bana ilişkin değildir. O periyotta Muş Cezaevine götürüldüm. Benimle birlikte tutuklananların hepsine tıpkı tabir verdirilmiş. Patnos’ta yargılanırken, tıpkı ifadeyi verdim. Sözüm de çelişki yok” diye belirtti.
“Kalabalık vardı ve ben de gidip katıldım”
Van F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nden SEGBİS ile bağlanan şahit Mehmet Sayılgan da “Beni bu mahkemeye neden çağırdınız?” diye sordu. Kürtçe söz veren Sayılgan, “6-8 Ekim olaylarına katıldım, davam sonuçlandı ve ceza aldım. Saydığınız şahıslarla alakam yoktur. Bu soruları neden bana sorduğunuzu anlamıyorum” diye belirtti. Mahkeme liderinin “6-8 Ekim olaylarına nasıl katıldın” sorusuna karşılık veren Sayılgan, “Konutumun kapısının önünde kalabalık vardı ve ben de gidip katıldım” dedi. Mahkeme lideri 2014 tarihinde emniyette “Toplumsal medyadan öğrendim, ben de yürüyüşe katıldım” halindeki beyanını okuyarak, “Bu hangi toplumsal medyaydı, kendi isteğinizle mı katıldınız?” diye sordu. Sayılgan, “1 Kasım olayları için söyledim. Yürüyüşe katıldım ve meskenime gittim” halinde konuştu.
“6-8 Ekim hareketlerine katılmadım”
Şahidin akabinde kelam alan Ayla Akat Cet, şahidin tabirinde 1 Kasım’dan kelam ettiğini ve onun netleşmesi gerektiğini belirtti. Mahkeme lideri “Tanığın sözü 2 Kasım’da alındı. Biz yalnızca 6-8 Ekim olaylarını soruyoruz” diyerek ifadeyi 6-8 Ekim olaylarına bağlamak istedi. Mahkeme liderinin 6-8 Ekim aksiyonlarına katılıp, katılmadığına dair tekrarlanan sorusuna Sayılgan, “1 Kasım’da gözaltına alındım, o aksiyona katıldım ve bana ‘nereden öğrendin’ dediler. Ben de bir internet sayfasından öğrendiğimi söyledim. 6-8 Ekim için bir şey söylemedim, o hareketlere de katılmadım” sözlerini kullandı.
Demirtaş müdahale etti: Mahkeme müşteki ve şahitleri yönlendiriyor, soruyu çarptırmayın!
Bunun üzerine kelam alan evvelki periyot HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş, mahkemenin müşteki ve şahitleri bariz bir biçimde yönlendirdiğini söyledi.
Demirtaş, “‘Huzurdaki sanıklar sizi cinayete şiddet kullanmaya, talana, yağmaya azmettirdi mi?’ diye sormanız lazım. Siz ‘6-8 Ekim olaylarına katıldınız mı?’ diyorsunuz. Katılmış olabilir biz 6-8 Ekim olaylarına iştirak için suçlanmıyoruz ki. Siz çarpıtıyorsunuz. Müşteki ağzından beyanı alıp farklı bir şey çıkarmaya çalışıyoruz. 2911 Sayılı kabahatten yargılanmıyoruz. Biz şov hakkından yargılanmıyoruz, ağırlaştırılmış müebbetten yargılanıyoruz. Müştekiye soruyorum, ‘İsmi geçen tanıdığınız ya da tanımadığınız seni öldürmeye, bayrak yakmaya, hırsızlığa, çocuk öldürmeye teşvik ettik mi?’ Soru budur, soruyu çarptırmayın. Bunun dışında her soru kumpastır, çarpıtmadır. Şiddet uyguladın mı? Bu dosyadakiler seni azmettirdi mi? Ne demek 6-8 Ekim olaylarına katıldınız mı? 2 milyon insan sokaktaydı, hepsi kabahat mu işledi? Bunun dışında sorduğunuz soru kumpastır, çarpıtmadır” halinde konuştu.
Bunun üzerine mahkeme lideri sorusunu düzelterek şahide, “Bu beşerler seni azmettirdi mi?” diye sordu. Soru üzerine Sayılgan, “O denli bir şey yok. Demirtaş hakikat söylüyor. Burada bir çarpıtma var. 1 Kasım’da harekete katılmışım, siz 6-8 Ekim hareketlerine bağlıyorsunuz. Öbür insanların aleyhine tabir vermemizi sağlamaya çalışıyorsunuz” dedi.
Şahidin Kürtçe savunma yaptığı için net anlaşılmadığını söyleyen Akat, “Çeviri kâfi olmadığı için anlaşılmadı. Sizden şaibeli bir kısmın aydınlatılmasını istedim. Siz soruyu sorarken, ‘Ayla Akat bu türlü diyor’ dediniz. Ben demedim, onun kendi beyanı. Müşteki ve şahitlerin tamamının beyanlarının yine huzurda dinlenmesini talep ediyorum” dedi.
Savunma avukatından mahkemeye: Kumpas kurulmuş, kabahat duyurusunda bulunmalısınız
Kelam alan savunma avukatı Nuray Özdağan, “İki şahit dinlediniz, şahit dedi ki; ‘Avukat gelmeden bu söz yazılmış.’ Her iki şahidin sözlerin de imzası olan kolluk ve savcılık makamı noktasında kabahat doğmuş durumda. Bunları cürüm ihbarı olarak ele almanız lazım ve kabahat duyurusunda bulunarak tabirleri bu türlü alan bireyler hakkında soruşturma başlatılma talebinde bulunmanız lazım. O denli bir kumpas davası yürütüyorsunuz ki, kolay geliyor size lakin kolay değil. 1 Kasım’da gözaltına alınıyor, 2 Kasım’da söz veriyor ancak olay tarihi apayrı. Bunlar cürüm, bunlarla ilgili ihbarda bulunmanız lazım. Biz bu bahisteki tavrınızı değiştirmeniz istiyoruz” dedi.
“Bahtiyar Çolak’la bağınızı bilmiyoruz, davadan çekilin”
Bir evvelki heyet lideri Çolak hakkındaki soruşturmayı hatırlatan Özdoğan, şöyle devam etti:
Demirtaş: Yüz bin bireyden değil yüz milyon şahıstan beyan alsanız da aleyhimizde bir suçlama bulamazsınız
Tekrar kelam alan Demirtaş, şahitlerin beyanlarının tamamının savunmalarını takviyeler nitelikte olduğunu belirtti. Malazgirt’te tabirleri alınan şahitlerin da kendilerine dair suçlamada bulunmadığını hatırlatan Demirtaş, şöyle konuştu:
Demirtaş’tan mahkeme liderine: Acemisiniz diyeceğim ancak değilsiniz
“Yüz bin bireyden değil yüz milyon şahıstan beyan alsanız da aleyhimizde bir suçlama bulamazsınız. Sormanız gereken soruyu sormayıp, cımbızla çekip ileride karar kuracağınız bir şahit beyanı yaratmaya çalışıyorsunuz. ‘Ben HDP’nin 6-8 Ekim’deki tweetini temel alarak aksiyonlara katıldım.’ cümlesini almaya çalışıyorsunuz. O yüzden kumpasa devam ediyorsunuz. Tek soru var, sormayı ihmal ettiniz, ‘Huzurdaki sanıklar sayacağım hatalara azmettirdi mi?’ Siz ise ‘6-8 Ekim olaylarına katıldınız mı katılmadınız mı?’ diye soruyorsunuz. Acemisiniz diyeceğim lakin değilsiniz, kıdemlisiniz ki lider olarak vazife yapıyorsunuz.
Demirtaş: Bizi kim yargılıyor bilmiyoruz
Demirtaş kelamlarına şöyle devam etti:
“Eski lider konut mahpusunda iken, onun sorduğu sorular, kararlar, altına attığı imzaların hepsi şaibeli. Kelam konusu Bahtiyar Çolak hakkındaki tezler bizim davamızla ilgili rüşvet almakla suçlanıyor mu bilmiyoruz ancak basına yansıyanlara nazaran Atadedelerin iki numaralı ismiymiş. Bizi aylardır yargılayan kişi.
“Heyetiniz şunu sormuyor mu: ‘Birine talimat vermiş mi, iltimas olmuş mu?’ Fakat siz, evrakın yargılaması ile hiçbir şeyin alakasının olmadığını söylediniz. Bu evrakta olanlar alakasız, iddianamenin kendisi bu belge ile alakasız. Sizin yarın alınmayacağınızın garantisi var mı?
“Bizi kim yargılıyor bilmiyoruz. Bu durum netleşmeden, soruşturma belgesi kapalılık kararı kalkana kadar bekleyeceksiniz. İncelemeliyiz, rüşvet tezi var mı? MİT ile yazışmaları var mı? Muhtemelen tutuklanmama sebebi bizim davaya bakması.
Demirtaş’tan mahkemeye: Bahtiyar Çolak soruşturmasını gizleyerek hata işlediniz
“Olayın vahim tarafları var. Bu kadar vahim bir durumu siz üstünü kapatarak, hata işlediniz. Palavra söylediniz. Dediniz ki; ‘Covid olmuş, tedavisi devam ediyor’. Palavra söylediniz o sırada bu soruşturmayı geçiriyordu. Bahtiyar Çolak soruşturmasını gizleyerek cürüm işlediniz. Biz ısrarla sorduk, gelecekse savunma vereceğiz dedik. Siz bize tedavisinin ne kadar süreceği belirli olmaz diyerek ne olduğunu biliyordunuz.
“Bize palavra söyleyen bir mahkeme lideri bizi yargılayamaz. Covid ise raporunu çıkarın, koyun belgeye. Bariz bir formda ortada bu kumpasın sürmesini istediniz. Bugün hala ‘mış’ üzere yapıyorsunuz. Savcı neden ‘mış’ üzere yapıyor?
Demirtaş: Aklımızla alay mı ediyorsunuz?
“WhatsApp yazışmalarında ‘Kobanî evrakındaki tutuklamaları sürdürün, sakın ola çıkmasınlar.’ diye bir yazışmaya rastlarsak ne yapacağız? Olmadığını nereden biliyoruz, tahminen evraka koymayacaklar. Nasıl hiçbir şey olmamış üzere davranıyorsunuz? Çocuk mu kandırıyorsunuz. Bu beşerler 6 yıldır cezaevinde, hiç mi düşünmüyorsunuz? Aklımızla alay mı ediyorsunuz?
“Kabul etmiyoruz, çocuk oyuncağı değil bu beyefendiler; milletvekili, belediye lideri iken bizi kaçırdınız, hürriyeti tahdit kabahati işlediniz. 6 yıl boyunca bir yerde tutacaksınız, düzmece kanıt bulup yamayı kapatmaya çalışacaksınız, yama tutmayacak, adam mesken mahpusunda tutulacak bir orta kararla ‘yargılama ile alakası yoktur’ diyeceksiniz.
Demirtaş: Mahkemenin çete ile bağının araştırılması lazım
“Aylarca yan yana oturdunuz, oy birliği ile tutuklanmamıza karar verdiniz, AİHM kararlarını oy birliği ile yok saydınız. Müşteki şahit, dinleyemezsiniz. Mahkemenin çete ile bağının araştırılması lazım. Bu heyet rüşvet aldı mı bilemiyoruz? Pervasızca, hukuk tanımaz halde bu yargılamayı sürdüremezsiniz. Kandil’e açık açık gittik, görüştük, hiçbir şey bulamazsınız. Sizin ve savcının kim olduğundan emin değiliz.
“15 yıl parlamenterlik yapan insanlarız, biz de devleti tanırız. Bizim de elimizde şahit beyanları, diğer meczuplar var. Kendinizi aklamadan bu belgeyi yürütemezsiniz. Avukatlarımız dava açılınca duruşmalara dahil olacak, soru soracağız. Bunlar netleşmeden Bahtiyar Çolak’ın tüm kararları hukukla ilgiliymiş üzere davranamazsınız.
“Türkiye siyaseti bu salonda dizayn ediliyor. Fakirin işçinin geleceği bu salonda dizayn ediliyor. Size o fakiri, işçiyi ezdirmeyiz. Ezilen halkları temsil ediyoruz, ezilenlerin geleceklerini buradan şekillendiriyoruz. Bahtiyar Çolak evrakı gelmeden hiçbir şey yapamazsınız. Çabucak belgeyi durdurmalısınız. Sizler kuşkulu hale geldiniz.”
Demirtaş, “Heyeti tümden reddediyorum” dedi, reddedildi
Demirtaş’ın konuşmasını kesen mahkeme lideri Demirtaş’a duruşmaya hürmet göstermeye davet etti. Mahkeme liderinin merak etmemesini, Bahtiyar Çolak hakkında gelecek raporları kendilerine göndereceklerini söylemesi üzerine, Demirtaş tekrar kelam aldı. “Kişisel merak değil. Palavra söylemediğinizi ispatlayın” dedi. Mahkeme lideri “Ben bir şey ispatlamak zorunda değilim. Sizi hürmete davet ediyorum.” diye karşılık verdi. Demirtaş, ise “Bu belgeye bakamazsınız. Heyeti tümden reddediyorum” diye konuştu.
Demirtaş’ın beyanlarının akabinde Bahtiyar Çolak’ın yargılandığı davanın soruşturma evrakın numarasını veren Avukat Nuray Özdoğan, “Ahmet Türk’ün mazeretlerini siz hastaneden teyit ettiniz. Biz de sizin beyanlarınıza karşı o raporları incelemeyi talep ediyoruz” dedi.
Demirtaş’ın mahkeme heyetini reddetme talebini kıymetlendiren mahkeme lideri, “Önceki heyet lideri ile ilgili argümanlarına ait olarak, mahkememiz dava evrakına yansıyan rastgele bir evrak bulunmamaktadır” diyerek reddetti.
Avukat Ali Bozan’ın kelamı kesildi: Neden rahatsız oluyorsunuz?
Avukat Ali Bozan’ın Çolak ile ilgili beyanları üzerine mahkeme tarafından kelamı kesildi. Bozan, “Neden rahatsız oluyorsunuz? Uzun müddet mesai arkadaşıydınız. Hukuka ters kararlara imza attınız. Bunu anlarım, onunla mesai yaptınız, insani bir şeydir. Bahtiyar Beyefendiyle ile ilgili sıradan bir soruşturmadan bahsetmiyoruz. Bahtiyar Çolak ile ilgili soruşturmanın bu belgeye getirilmesi gerekir” dedi.
Demirtaş’ın reddi hakim talebini reddetmeye karşı evraka bilgi ve doküman sunduğunu belirten Bozan, “Çolak duruşma salonunda bulunan bir avukat ya da müşteki değil. Az evvel aldığınız karar da Çolak’ı koruyan bir karardı” dedi.
Duruşmanın devam ettirilmemesi gerektiğini söyleyen Avukat Mehmet Emin Aktar ise Bahtiyar Çolak hakkında 2020 yılında bir soruşturma açıldığını belirterek, “Bahtiyar Çolak bu mahkemede müvekkillerimiz hakkındaki iddianameyi kabul etti ve tekraren haklarında tutuklama devam kararı verdi. Sizinle istişare etti, sizi etkiledi” dedi. Aktar, “Ret talebimizin reddine ait Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi karar verene kadar mahkemeniz bir süreç yapamayacaktır” dedi.
Orta kararını açıklayan mahkeme lideri, duruşmaya bugün şahit beyanlarıyla devam etmeye karar verdi.