Ülkenin kuzeyindeki İrbid kentinde yaşayan 55 yaşındaki Sukur, babasından edindiği deneyime dayanarak, meskeninde çok sayıda yılan besliyor. Sukur, konutundaki yılanlara, aile fertlerine kullandığı sevgi sözcükleriyle hitap ediyor.
Yılanlara karşı birden fazla insanın sahip olamadığı yetenekleri sergileyen Sukur, her türlü yılanı son derece profesyonelce elinde tutabildiği üzere yılanları zehirli olsun yahut olmasın rahatlıkla yakalayabiliyor.
Yılanlar konusunda profesyonel bir uzman olarak ismini duyuran Sukur, babasından aldığı bu tecrübeyi AA muhabirine anlattı.
Ürdün’ün kuzeyindeki memleketinde 1989 yılından beri yılanlarla yaşayan Sukur, 14 yaşındaki kızı Melek’e de yılan sevgisi aşıladığını ve bu alanda kendisiyle yarışır hale getirdiğini tabir etti.
Kendisini “yılanlar aşığı” olarak tanıtıyor
Kendisini “yılanlar aşığı” olarak tanıtan Sukur, babasından yıllar içinde aldığı tecrübeye dayanarak, yılanlar konusunda Ürdün’ün sayılı uzmanlarından biri haline geldiğini söyledi.
Zehirli ve zehirli olmayan her türlü yılanı eline alabildiğini lisana getiren Sukur, “Yılanlarla başa çıkmak için her türlü deneyimim olduğu üzere yılan sokmalarına da panzehirle müdahale edebiliyorum.” dedi.
Her yılana çarçabuk yaklaşabildiğini vurgulayan Sukur, şöyle konuştu: “Yılanın zehirli olup olmadığını Cemal Amvasi isimli Filistinli bir uzmandan öğrendim. Amvasi hala hiçbir fiyat almadan yılan sokmalarına karşı bana panzehir vermeye devam ediyor. Ürdün’de 37 yılan çeşidi var. Bunlardan 7’si öldürücü zehre sahip, geri kalanlar ise zehirli değil, tersine hem etraf hem de beşerler için yararlı.”
Filistin engereğinin, zehirli yılanların en tehlikeli cinslerinden biri olduğunu ve zehrinin kanı pıhtılaştırdığını aktaran Sukur, Orta Doğu’ya mahsus zehirli bir engerek tipi olan Echis Coloratus’un ise kanı sulandırdığını, kelam konusu iki engerek tipinin de öldürücü tesire sahip olduğunu belirtti.
Dört çeşit zehir taşıyan “köstebek engerek” olarak bilinen çeşidin ise ısırması halinde 1 ila 18 dakika içerisinde kişinin vefatına neden olduğunu kaydeden Sukur, bu tıbbın gün içinde hareket etmediğini, geceleri harekete geçtiğini ve insanları fark ettiğinde meyyit taklidi yapabildiğini anlattı.
Sukur, köstebek engereğinin Ürdün’de nadiren görüldüğünü söyledi.
Yabanî ömrü ve yılanları korumak için bir küme kurdu
Yaklaşık 4 yıl evvel yabanî ömrü korumak ve bilhassa yılanların haksız yere öldürülmesini engellemek gayesiyle toplumsal medyada avcı ve maceracılardan oluşan bir küme oluşturduğunu kaydeden Sukur, kelam konusu kümeyle yaptığı çalışmanın, başlangıçta karşılaşılan kimi zorluklara karşın halk ortasında farkındalık düzeyini yükselttiğini ve yılanları öldürme fikrinin, onları müdafaa, hayatlarını tehlikeye atmama ve onları denetim altına alma fikrine dönüştüğünü belirtti.
Sukur, “Tüm Arap ülkelerinden uzmanlardan oluşan bir grubumuz var ve yılan sokması hadiselerinde birbirimize yardım ediyoruz. Yılanlarla farklı bir başa çıkılma sistemi var. İlgililerin, panzehri dışarıdan almak yerine elimizdeki zehirleri seruma dönüştürmek için bu hususa eğileceklerini umut ediyoruz.” dedi.
