18 yıllık cinayette kan donduran tabirler…Önce bıçaklamışlar, akabinde bağırmasın diye kravatla boğazını sıkmışlar
Elazığ’da, 18 yıl evvel işlenen cinayetin birinci duruşması görüldü
3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanıkların sözleri damga vurdu
Tutuklu yargılanan Cevdet Ş.: “Cesedi battaniye ile birlikte gömdük”
Tutuklu yargılanan Azime Ş.: “Ruhi’nin arkadaşları bana tecavüz etmelerine karşın ben öldürmeyi düşünmedim”
“Ellerimi bağlayarak bana 2 kişi tecavüz etti”
ELAZIĞ – Elazığ’da, 18 yıl evvel kayıp ilanı verilen, ortadan geçen vakte karşın kendisinden hiçbir haber alınamamasının akabinde polisin yaptığı titiz çalışmalar sonucunda cinayete kurban gittiği belirlenen Ruhi Canpolat olayına ait birinci duruşma görüldü. Duruşmaya tutuklu sanıkların tabirleri damga vurdu.
“Ruhi’yi Temur öldürdü”
Mahkeme
“Ruhi’nin arkadaşları sırayla bana tecavüz etti”
“Cevdet bana bu olayı birisine anlatırsan ikimizi de yakarım olay senin meskeninde oldu aslında kimseyi inandıramazsın dedi”
Sabaha gerçek babasının meskenini aradığını aktaran Azime Ş., “Kız kardeşim Emine telefonu açtı. Emine’ye gelip beni meskenden almalarını söyledim. Bana niçin olduğunu problemde yalnızca Ruhi’nin beni dövdüğünü söyledim. Ben telefonu kapattıktan sonra Cevdet odaya geldi. Ben odaya geçtiğimde kapıyı kilitlemiştim, bu nedenle Cevdet kapıyı açarak bulunduğum odaya geldi. ‘Sen mi aldın’ diye telefonu sordu o sıra elimdeki telefonu gördü ve aldı. Cevdet o sıra da korkmuş üzereydi. Kapıya bakıp bir anca gitmek istiyor üzereydi. Orta ara da kendi kendine gülüyordu. Salona bakıp bakıp başını çeviriyordu ben de neye baktığını merak ettiğim için salona yanlışsız baktım ve Ruhi’nin yerde yüzünün üstüne yatar vaziyette olduğunu gördüm. Ruhi’ye yanlışsız koşarak bağırıp kaldırmaya çalıştım. Cevdet beni tuttu salondan koridora çıkarttı ve eliyle ağzımı kapattı. Bana ‘bağırma’ diyerek tekrar odaya götürdü. ‘Burada otur sesini çıkartma. Şayet birini arar bir şey söylersen seni de kendimi de yakarım’ dedi. Kapıyı kilitledi ve ben odada kilitli kaldım. Bir mühlet sonra konutun içinde farklı ayak sesleri duydum. Daha sonra Cevdet benim bulunduğum odanın kapısını açtı. Salona koştum çabucak ancak Ruhi yerde yoktu. Cevdet’e Ruhi’yi sorduğumda Ruhi’nin güzel olduğunu yalnızca bayıldığını söyledi. Daha sonra Cevdet bana ‘Bu olaydan kimseye bahsetmeyeceksin, olay senin meskeninde oldu kimseyi inandıramazsın. Çocuklarını düşün bu olayı birine söylersen seni de kendimi de yakarım’ dedi. Odadan çıkıp salona gittiğimde konutumda olan battaniyelerden 2 adedini göremedim. Benim Temur ile Ruhi ölmeden evvel hiçbir formda ilgim olmadı. Zati Temur ilen 2012 yılında evlendik. Zati evlenmemizi Cevdet istemişti. Cevdet bana kardeşim Temur ile evlen gözümün önünde ol dedi. Cevdet zati olaydan sonra Ruhi seni dövmüş seni bırakıp gitmiş millet sorarsa bu halde söylersin diye tembihledi. Ben de bunun üzerine çocuklarıma, eşimin ailesine ve Ruhi’yi soran herkese beni dövüp konutu terk ettiğini söyledim. Ruhi’nin kayıp olduğu konusunda 2-3 kez karakola başvurdum. Ben karakola başvururken olayın ortaya çıkmasından korkmuyordum. Hatta olayın ortaya çıkmasını istiyordum. Fakat çocuklarımla tehdit edildiğim için korktum ve gidip polise bu durumu anlatamadım. Ben olay günü meskende rastgele bir paklık yapmadım yalnızca halı yıkadım. Ruhi’nin getirdiği adamlar bana tecavüz etmelerine karşın ben Ruhi’yi öldürmeyi düşünmedim. Birinci tabirimi ise Cevdet’in beni korkutmasından ve kimsenin bana inanmayacağından ötürü söz veremedim” halinde konuştu.
“Ruhi’nin kaybolması ve öldürülmesiyle ilgili benim bir alakam yok”
Üzerine atılı hataları kabul etmeyen Temur Ş. İse “Ruhi’nin kaybolması yahut öldürülmesiyle ilgili benim alakam muhakkak yoktur. Ben Ruhi’nin öldürülmesine ait olayı, Cevdet ve Azime’nin beyanları sonrasında öğrendim. Hatasızım beraatımı istiyorum. Azime ile boşandıktan sonra görüşmeye başladım. Azime’ye evlenmek teklifinde bulundum. Azime birinci başta teklifimi kabul etmedi. Ortadan bir yıl civarında bir müddet geçtikten sonra Azime beni aradı ve hala evlenip istemeyip istemediğimi sordu. Ben de evlenmek istediğimi söyledim. Bunun üzerine 5-6 ay kadar görüşüp sonrasında evlendik. Benim ailem Azime ile evlenmemi istemedi ama ben Azime’nin çocuklarını tanıdım ve sevdiğim için Azime ile evlenmek istedim. Ben zati Azime’ye 2010-2011 yıllarında ilgi duymaya başladım. Tutuklamadan yaklaşık bir ay öncesine kadar ben Azime’nin meskende tecavüze uğradığına dair hiçbir şey duymamıştım. Abim Cevdet ile Azime ortasında bir gönül bağı olduğunu bilmiyordum. Abim Cevdet ile ortamızda 4-5 sene öncesinde konut konusundan ötürü tartışma çıktı bundan ötürü da aileden hiç kimseyle görüşmüyorum. Hatta Azime bana Ruhi bir gün gelirse o vakit ne yaparsın dedi. Bende o vakit kendisine gelirse gelsin zati boşanmışsın dedim. Ben sana sahip çıkarım dedim. Abim ile eşi Filiz’den ötürü da konuşmuyordum. Abim ile Filiz evlenmeden evvel bizim Filiz ile gönül münasebetimiz vardı. Ben abim ile Filiz evlenmeden evvel Filiz ile ayrıldık. Ben olay gecesi tam olarak nerede olduğumu hatırlamıyorum lakin büyük ihtimalle köydeki evdeydim. Abimin neden bu halde beyanda bulunduğunu bilmiyorum. Ben o devir otomobil kullanmayı bilmiyorum ehliyetimi 2016 yılında aldım dedi” tabirlerini kullandı.
Savunmaların akabinde mahkeme heyeti duruşmayı, evraktaki eksikliklerin giderilmesi için ileri bir tarihe erteledi.
