2016 yılında vizyona giren 12 KM sinemasını daha evvel duydunuz mu? Sinema son devirlerde konusu ve oyuncularıyla değil de, direktörünün garip isteğiyle yine gündeme geliyor. Mike Pecci, 16 Nisan 2016 yılında vizyona giren bilimkurgu-korku sinemasının reklamı için herkesten farklı bir yol izledi. Sineması izlemek isteyen seyirciler, ünlü direktöre ileti atıp müsaade aşmak zorunda…
16 Nisan 2016’da vizyona giren bilimkurgu-korku sineması 12 KM, konusu ve oyuncularıyla değil, direktörünün değişik isteğiyle dikkat çekiyor.
Bu ortada bilmiyorsanız 1980’ler Rusya’sını resmeden sinemada; bir bilim insanı grubu ve onların yanındaki sondaj grubunun, insanlık tarihinin bildiği en derin çukuru kazması anlatılıyor.
Uçurumdan çıkarılan varlık, herkesi en müthiş endişeleri ile karşı karşıya getiriyor. Sinemada John Pungitore, Orta Woland , Brian Pecci, Jack Czoper üzere isimler rol alıyor. Lakin dediğimiz üzere, sinemanın ilgi çeken yanı bu bahsettiklerimizden hiçbiri değil…
12 KM sinemasını Mike Pecci yönetiyor. İşin ilgi çeken yanı da Pecci ile ilgili. Zira sineması izlemek isteyenlerin öncelikle kendisine bildiri atması gerekiyor.
Anlam veremediğiniz bir kaygıyı içinize yerleştiren 12 KM sinemasını izleyebilmenin tek yolu direktör Mike Pecci ile bağlantıya geçmek.
Ünlü direktöre toplumsal medya hesabı üzerinden ulaşıp en sevdiğiniz 3 endişe sinemasını söylemeniz gerekiyor. İş bu kadarla kalsa yeterli; Pecci’nin attığınız karşılığı beğenmesi gerekiyor.
Yönetmen yanıtınızı beğenirse size sineması izlemeniz için bir şifre gönderiyor. Bu sayede sineması izlemeye hak kazanmış oluyorsunuz. Dediğimiz üzere 12 KM sinemasını dikkat cazibeli kılan ayrıntı bu.
12 KM sineması neden bu kadar başarılı ya da 12 KM sineması neden izlenmeli?
Bu sorunun yanıtı büsbütün öznel yargılara dayandırılıyor. 2016 üretimi sinemanın tartışmaları ve tenkitleri toplumsal medyada hala sürüyor. Pek çok kişi bu durumun gereksiz ve tuhaf bir reklam formülü olduğunu söylüyor. Bazıları ise başarılı bir pazarlama formülü olduğunu ve merak uyandırdığını lisana getiriyor.
Bu ortada Türk izleyiciler sinema için Türkçe altyazı talebinde bulundu ve sinemaya altyazı eklendi.
Siz bu formül hakkında ne düşünüyorsunuz? Başarılı mı, yoksa gereksiz mi?