İkinci Dünya Savaşı birçok olağandışı olayın yaşandığı yıkıcı bir periyottu. Lakin o denli beşerler gelip geçti ki kimi isimler unutulmamak üzere akıllara kazındı. Bu isimlerden birisi de Sovyet kuvvetlerine dehşet salan Finlandiyalı keskin nişancı Simo Hayha oldu. Ölümcül bir yeteneğe sahip olan Simo Hayha hakkında daha fazlası için sizi şöyle alalım! 👇
Kaynak: https://www.historydefined.net/simo-h…
İkinci Dünya Savaşı’nda Ruslara dehşet saçmış olan Finlandiyalı keskin nişancı Simo Hayha ile tanışın.
trajektor.com.tr
1905 yılında küçük bir çiftlikte dünyaya gelen Simo, küçük yaşlardan itibaren nişancılık yeteneğini sergilemeye başlamıştı. Ailesiyle çıktığı avlarda gösterdiği başarıyı lokal atıcılık turnuvalarına da taşıyan Simo katıldığı yarışların birçoklarını kazanıyordu.
1938 yılında orduda keskin nişancılık eğitimi alan Simo’nun mahareti eğitmenlerini de dumura uğratmıştı.
Bir kezinde 150 metre ötedeki amacı bir dakika içinde 16 kere tutturmuş ve bunu kurmalı tüfekle yapmıştı! Nasıl bu kadar güzel olduğu konusunda kendisine yöneltilen sorulara karşılığı ise hayli mütevazıydı: ‘Alıştırma.’ O sıralarda ordudaki vazifesi ise avcılık üzerineydi, ta ki Sovyetler gelene kadar.
Ölümcül yeteneği, Finlandiya ve Sovyetler ortasında yaşanan Kış Savaşı’nda tüm dünyanın odak noktası olacaktı.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Sovyetlerin Finlandiya’yı işgal etme teşebbüsünde yaşanan ve 100 gün süren bu savaşın kahraman ismi Simo Hayha olmuştu. Ruslar tüm kışı bir yerlerde ‘Ya o tetikteyse…’ diyerek endişeyle geçirmişti.
O kış Simo, resmi kayıtlara nazaran tam 542 Sovyet askerinin canını almıştı! Bu da neredeyse günde 6 kişiyi öldürdüğü manasına geliyordu…
Tek bir günde 25 askeri öldürdüğü de teyit edilmişti. Savaş başladıktan sonra Simo’nun ismini bilmeyen Sovyet askeri kalmamış hatta ona bir lakap takmışlardı: ‘Beyaz Ölüm’. Finlandiyalılar ise Simo’yu ‘Büyülü Nişancı’ olarak anıyordu. Anlayacağınız Simo iki taraf için değişik manaları olan biri haline gelmişti.
Simo Hayha ile bir arada çatışan başka 30 silah arkadaşı 4 bin Sovyet askerine karşı pozisyonlarını müdafaayı başarmıştı!
www.tactical-life.com
Simo ile ilgili hayret veren tek şey yeteneği de değildi. Kendisi son teknoloji keskin nişancı tüfeklerini ve nişan dürbünlerini kullanmayı da reddetmişti. Hayatı boyunca kullandığı eski kurmalı tüfeği savaşta da yanından ayırmamıştı. En tecrübeli olduğu silahı seçmesi tahminen de muvaffakiyetinin sırlarından biriydi.
Dürbün kullanmadan nişan almasının da stratejik bir manası vardı; böylelikle mercekten yansıyacak bir ışığın yerini belirli etmesini engelliyordu.
Ayrıca Simo hayli sabırlı bir insandı; tüm gün karlarla çevrelediği pozisyonunda hareketsiz bekliyor ve yalnızca geceleri hareket ediyordu. Hatta önemli soğukların yaşandığı bu kış ayında ağzından çıkan buharın yerini aşikâr etmemesi için kar yiyordu. Böylelikle ağzındaki sıcaklık derecesini düşürüyordu.
Elbette Finlandiya’nın bembeyaz ikliminde yeşil üniformalı Rus askerlerini saptamak da çok güç değildi.
Simo ile yapılan röportajlardan birinde şöyle demişti; ‘Düşmanı ne vakit görsem tek yaptığım ateş etmekti. Asker ya da kumandan olup olmadığına bakmıyordum. Düşmana karşı bir şey hissetmiyordum, yalnızca tüfeği ateşliyor ve yine dolduruyordum.’
Ne yazık ki 6 Mart 1940 yılında çenesine isabet eden bir kurşunla yüzünün yarısını kaybetti Simo Hayha.
Aslında öldüğü düşünülmüştü ama cesetlerin ortasında hareket ettiği fark edilince hayatı kurtarıldı. Yüzünün bir halde kullanılabilir hal alması için tam 26 ameliyat geçirmek zorunda kalsa da hayata tutundu.
Bu noktadan sonra dolu dolu bir hayatı olduğunu söyleyebiliriz Simo’nun.
Finlandiya’da adeta efsane olmuştu ve hükümet kendisine bir çiftlik armağan etmişti. Hayatını bu çiftlikle çiftçilik ve avcılık yaparak geçiren Simo’ya Fin başbakan Urho Kekkonen katılıyordu bazen.
Maalesef ki Simo savaşta yaptıklarından ötürü yalnızca takdir görmüyordu, mevt tehditleri de alıyordu.
Kendisi yaptıklarını Finlandiya’yı korumak için yaptığını ve onun yerinde olan herkes bu türlü davranmasaydı bugün bir Finlandiya olmayacağını söylüyordu. Tekrar de ölğm tehditlerinden ötürü kendi çiftliğinde çok kalamamış genelde akrabalarıyla yaşamıştı. Simo Hayha 2002 yılındayken yaşlılıktan ötürü hayatına göz yumdu; tam 96 yaşındaydı.
Bu mevzu hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyorum! 👇