Memleket Partisi Genel Lideri ve cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, gazeteciler Nevşin Mengü, Fatih Portakal, İsmail Saymaz ve ünlü finans uzmanı Özgür Demirtaş üzere ünlü isimlerle yaşadığı sıkıntılar hakkında açıklama yaptı.
Muharrem İnce’nin küstüğü isimler bir müddettir siyaset dünyasının önde gelen hususlarından.
İnce küskünlük yaşadığı Nevşin Mengü, İsmail Saymaz, Fatih Portakal ve Özgür Demirtaş’la ilgili Habertürk müellifi Fatih Altaylı’ya konuştu.
Yazıda İnce’nin ünlü isimlerle yaşadığı sorunlara ait kısımlar şöyle:
“Nevşin Mengü’yü bir şey yazmış aradım. Yazdığının hakikat olmadığını, bu türlü bir şey yazmaması gerektiğini söyledim. ‘Yazarım kardeşim’ dedi. ‘Ben senin kardeşin değilim. Babanın arkadaşıyım’ dedim Telefonu hızıma kapattı. Ben Nevşin Mengü’den 20 yaş büyüğüm. Bu yaptığı terbiyesizlikti.”
Nevşin Mengü ne demişti?
‘Muharrem İnce cumartesi sabahı saat 10.30 üzere aradı; ‘Sen, elinde bilgi yok, neye nazaran konuşuyorsun’ dedi. Ben de; ‘Var elimde, elimizde veri’ dedim. İnce; ‘Yok ya, nereden olacak senin elinde veri!’ dedi çıkıştı. Sonra, bana hem AK Partililer, hem de CHP’liler oy veriyor dedi. Sonlandı. Muharrem Beyefendi, biraz da ağır konuştu. Tamam Muharrem Beyefendi dedim telefonu kapattım. Allah’ım, Ya Rabbim. yeterlice şeyin de şeyi çıktı. Siyasetçiler artık bu türlü arıyor, Sana ne falan bu türlü. Baş tutuyor bu türlü. Elimde bilgi var diyorum, yok ya diyor. Acayip hâl yani.’
“Fatih Portakal ile aslında bir sorun yaşamadık. Bir bahis ile ilgili aradı konuştuk. Sonra programına davet etti. Toplumsal medyada yayın yaptığı bir program. Katılmayacağımı söyledim. Kızdı. ‘Her çağrıldığım programa konuk olmak zorunda mıyız?’ dedim. Bir daha da konuşmadık.”
Fatih Portakal ne demişti?
‘Bir anket koymuştum. Kılıçdaroğlu ve Erdoğan’ı koymuştum listeye. Muharrem Beyefendi yoktu, akşamına bir bildiri. ‘Kırıldım size, benim ismimi koymamışsınız’ vs. ‘Resmi olarak açıklandığında sizi de diğerlerini da koyacağım’ dedim. ‘Sizi yayına alayım’ dedim, ‘çıkmayacağım artık size’ dedi küstü bana. Bana ne yapacağımı söylüyor. Çıkmazsanız çıkmayın çok da umurumda. İnce 3-4 gün evvel bana bildiri atıyor, ‘kırıldım, bir daha sana çıkmayacağım’ gibilerinden. Bana işimi öğretiyor. Ben size işinizi öğretiyor muyum? Herkes kendi işini yapsın arkadaş.’
“İsmail Saymaz’ı ise bir partinin gazetecisi olarak görüyorum. CHP sözcüsü üzere. Her şeyi CHP ismine yapıyor. CHP kulislerinde dolaşıyor. Bu kadar partili olduğunuz vakit gazeteci olmuyor siyasi taraf oluyorsunuz. Aramızdaki sorun bu. Kendisi CHP basın sözcüsü olduğu için onunla işim olmaz.”
İsmail Saymaz ne demişti?
‘Muharrem İnce bana da küstü. Lakin neden küstü, hangi etapta küstü, onu anlayamadım. Arıyorum, açmıyor. Bir siyasetçinin, hele hele Cumhurbaşkanı adayının gazeteciye küsmesi çok tuhaf.’
“Özgür Demirtaş Hoca ile ilgili olay ise birkaç yıllık. Bir yorum yaptı ben de ‘Hocam ekonomiyi uygun biliyorsunuz fakat siyaseti hiç bilmiyorsunuz’ dedim. Bunu da gülerek söyledim. Kendisini ararım, niçin küseyim.”
Özgür Demirtaş ne demişti?
‘Muharrem İnce bana da ileti attı. Siyasetten anlamadığımı söyledi. Nevşin Mengü ve Fatih Portakal’ı da aramış anladığım kadarı ile. Sanırım herkesi arıyor, ileti atıyor.’