Aralarında Elon Musk, Yuval Noah Harari ve Steve Wozniak’ın da bulunduğu binden fazla bilim insanı, düşünür ve teşebbüsçü yapay zekaya karşı bir nevi ateşkes davetinde bulundu. Future of Life isimli kuruluşun öncülüğünde hazırlanan açık mektupta altı aylığına da olsa tezli yapay zeka çalışmalarına orta verilmesi istendi. Future of Life, teknolojik gelişmelerin gündelik hayata tesirlerini inceleyen, mümkün risklere dikkat çekmeye çalışan bir kuruluş…
Mektubun satır ortalarında tedirginlik, kuşku ve hatta dehşet var:
Çağdaş yapay zeka sistemleri artık genel vazifelerde beşerlerle rekabet edebilir hale geliyor. Kendimize şu soruyu sormalıyız: Makinelerin irtibat kanallarımızı propaganda ve kurgu içeriklerle doldurmasına müsaade vermeli miyiz? Tatmin edici olanlar da dahil olmak üzere tüm işleri otomatikleştirmeli miyiz? Sonunda sayıca üstün olabilecek, zekice üstün gelebilecek, modası geçmiş ve bizim yerimizi alabilecek insan olmayan zihinler geliştirmeli miyiz? Medeniyetimizin denetimini kaybetme riskine girmeli miyiz? […] Güçlü yapay zeka sistemleri, sırf tesirlerinin olumlu olacağından ve risklerinin yönetilebilir olacağından emin olduğumuzda geliştirilmelidir. […] Bu nedenle, tüm yapay zeka laboratuvarlarını GPT-4’ten daha güçlü yapay zeka sistemlerinin eğitimine en az 6 ay orta vermeye çağırıyoruz.
Açık mektubun tamamı için buraya tıklayınız.
İki ayda yüz milyon faal kullanıcı
ChatGPT iki ayda yüz milyon faal kullanıcıya ulaştı. Bu muvaffakiyetin internet tarihindeki en süratli çıkış olduğunu söyleyebiliriz. TikTok bu kadar kullanıcıya dokuz, Instagram otuz, Spotify ise elli beş ayda ulaşmıştı.
Son birkaç ayda yaşanan gelişmeleri özetleyelim:
• ChatGPT’yi üreten OpenAI isimli şirketin bedeli 29 milyar dolara ulaştı.
• Şirket, 2024’te 1 milyar dolarlık ciroya ulaşmayı hedeflediğini açıkladı.
• Çok talep sonrasında şirket fiyatlı (20 $/ay) ve performans garantili bir abonelik başlattı.
• Fiyatsız üyelik modelinin motamot devam edeceğini açıkladı.
• Şirket 11 milyon dolar ödeyerek AI.com alan ismini Google’dan satın aldı ve kullanmaya başladı.
• Servisin yeni sürümü, ChatGPT4 yayınlandı. Yeni sürüm daha akıllı, daha bilge ve daha yaratıcı. Üstelik artık yalnızca kelamlı değil imajlı bağlantı de kurabiliyor. Peçete üzerine yazılan bir algoritmadan program yazabiliyor, buzdolabındakilerin fotoğrafını çekip yüklediğinizde size saniyeler içinde elinizdeki gereçlerle hangi yemekleri yapabileceğinizi sıralıyor.
• Sürümle birlikte API hizmeti de duyuruldu. Bu sayede şirketler, kendi uygulamaları içine ChatGPT yeteneklerini gömmeye başladı.
Konu yalnızca ChatGPT’den ibaret değil… Sene başından bu yana yüzlerce tahlil daha piyasaya çıktı.
Microsoft’tan tezli hamleler
Microsoft OpenAI platformuna yaptığı yatırımı artırarak 10 Milyar dolara çıkardı. Geri planda yatırımın büyüklüğünü değersizleştirecek hoşlukta argümanlı, stratejik bir iş birliği var. GPT4 lansmanının çabucak akabinde Microsoft da bir seri tanıtım gerçekleştirdi. Birinci tanıtımı Bing’in ChatGPT dayanaklı yeni sürümü ile yaptı. Arama motoru cephesinde yeni Microsoft Copilot isimli servis ile ChatGPT’yi Word, Excel, PowerPoint ve Outlook eserlerinin içine o denli bir yerleştirdi ki, şimdiden her beyaz yakalının hayatının değişeceğini söyleyebiliriz. Bu değişimin nasıl olacağını daha yakından hissetmek isterseniz şu tanıtım görüntüsünün 22 ve 35. dakikaları ortasını izleyin.
Rüzgar taraf değiştiriyor
ChatGPT ile güzelce görünür hale gelen bu dönüşüm tsunami tesirinde. Çabucak herkesin hayatını, çalışma kavramını, iş dünyasını, akademiyi, eğitimi, yaratıcılığın tarifini, sanat dünyasını, dünya sistemini değiştirebilecek tesirler barındırıyor. Yüzlerce mesleği ortadan kaldırabilecek yıkıcı bir gelişmeden kelam ediyoruz.
Hal bu türlü olunca yansılar de evriliyor. Birinci günden bu yana baskın olan hisler takdir ve hayranlık üzerineydi… Başlarda denk geldiğimiz yanlış bulma, dalga geçme, hor görme deneyleri ve reaksiyonları yavaş yavaş yerini tasaya bırakıyor.
Mavi hap mı kırmızı hap mı?
Büyük düşünürlerin arka arda yazdığı makalelerde de bu tedirginliği hissetmek mümkün. Yuval Noah Harari’nin New York Times için kaleme aldığı makalenin başlığında Matrix’e gönderme vardı mesela. Mavi hapların bittiğini söylediği yazıda şu paragraf hayli dikkat alımlı:
Yabancı bir zekayı hayatımıza kabul ettik. Son derece güçlü olması, bize göz kamaştırıcı armağanlar sunması ve birebir vakitte medeniyetimizin temellerini yıkabilecek yeteneklere sahip olması dışında onun hakkında fazla bir şey bilmiyoruz. Dünya önderlerini bu sıkıntı uğraşa gereken düzeyde karşılık vermeye çağırıyoruz. Birinci adım, 19. yüzyıl gerçeklerine nazaran şekillenmiş kurumlarımızı yapay zeka çağına hazır kılmak ve yapay zekaya hükmedebilecek hale getirmek için vakit kazanmaktır. Bu adımı yapay zeka bizler üzerinde hakim olmadan evvel atmalıyız.
Bill Gates: “Yapay zeka çağı başladı”
Bill Gates geçtiğimiz günlerde ‘Yeni Bir Periyot: Yapay Zeka Çağı Başladı’ başlığıyla uzun bir yazı yayınladı. Dünyayı dönüştüren ikinci büyük gelişmenin yapay zeka olduğunu anlattığı yazıyı buradan okuyabilirsiniz.
Bill Gates, alışık olduğumuz biçimde bahsin riskli taraflarına değinmekle kalmıyor, devalar de üretiyor:
Bu kadar yıkıcı olan rastgele bir yeni teknolojinin insanları huzursuz etmesi kaçınılmaz… Bu muhakkak yapay zeka için de geçerli. Nedenini anlıyorum; işgücü, yasal sistem, ferdî bilgilerin kapalılığı, önyargı ve daha fazlası hakkında güç soruları gündeme getiriyor. Yapay zeka birebir vakitte olgusal yanılgılar yapıyor ve hatta halüsinasyonlar yaşayabiliyor. [Bu yazıda…] Riskleri azaltmanın kimi yollarını önermeden evvel, yapay zeka ile ne demek istediğimi tanımlayacağım ve iş yerindeki insanları güçlendirmeye, hayat kurtarmaya ve eğitimi güzelleştirmeye nasıl yardımcı olacağı konusunda daha fazla detaya gireceğim.
Yaz derken sonbahar olmasın…
Yazının başında gönderme yaptığımız açık mektup şöyle bir paragrafla bitiyor:
İnsanlık yapay zeka ile gelişen bir geleceğin tadını çıkarabilir. Güçlü yapay zeka sistemleri oluşturmayı başardıktan sonra, artık mükafatları topladığımız, bu sistemleri herkesin açık faydası için tasarladığımız ve topluma ahenk sağlama bahtı verdiğimiz bir ‘Yapay zeka yazının’ tadını çıkarabiliriz. […] Uzun bir yapay zeka yazının tadını çıkaralım, hazırlıksız bir biçimde sonbahara koşmayalım.
Evet, artılarıyla eksileriyle, kazanımları ve riskleriyle yeni bir çağ başlıyor. Tarihe 2023 yapay zekanın atılım yılı olarak geçecek. Önümüzdeki günler kaç yeni gelişmelere gebe…
Her birimiz yapay zekadan en uygun biçimde faydalanmak, bir yandan da alternatif yetenekler ve kişisel yol haritaları geliştirmek zorundayız. Bu yetenekler ortasında bizleri makinalardan ayrıştıran temel biyolojik, fizyolojik kabiliyetler de bulunuyor.
Linkedln