“Mutluluk gidilen yolun üzerindedir, yolun sonunda değil.”
Epiktetos
Evlilik, birlikte memnun olacağınızı düşündüğünüz biriyle yeni bir yaşama adım atmaktır.
Romantik ve heyecan verici flört ya da nişanlılık devrinde evliliğe hazırlanan çift, iki gönül bir olunca samanlığın seyran olacağını düşünür ve evliliklerinde aşamayacakları hiçbir sorun olmayacağına inanarak yola çıkarlar. Lakin son yıllara ilişkin istatistiklerin ortaya koyduğu boşanma oranlarındaki çarpıcı artış, aslında samanlığın seyran olmadığını göstermektedir.
Evliliğin uzaktan bakıldığı kadar kolay olmadığını gören çiftlerden kimileri işin kolayına kaçtığından, kimileri da evliliği ciddiye almadığından devam ettirmek yerine boşanmayı seçerler. Çoğunlukla şiddetli geçimsizlik nedeniyle sonlanan evlilikler, aslında eşlerin birbirlerini anlamaya ve ortalarındaki ahengi müdafaaya çalışmamaları nedeniyle biter.
Mutlu evlilik bir talih değildir; efor, emek, sabır, özveri, uzlaşma, mutabakat ve önemsemenin bir eseridir. Memnun evliliğin sırrı birçok ögenin karışımından oluşur; biraz sevgi, hürmet, itimat, biraz eşlerin kesinlikle vermesi gereken ödünler ve yapması gereken fedakârlıklar, biraz duygusal istikrar ve takviye, biraz karşısındakinin verme ve alma gereksinimini tanıma, biraz da maddi güvence…
Sağlıklı ve keyifli bir evlilik için gereken bu karışımın dayandığı olan beş ana bileşen vardır:
Sevgi, hürmet, müsamaha, irtibat ve kişisellik.
Evlilik mutluluğa atılan bir adımdır.
İnsan çalışır, didinir kendine bir dünya kurar. Memnun bir hayat ister, bunun için uğraşır. Gün gelir evlenir, bir eşi olur… İsmi üstünde “eş”ini bulmuştur, artık “tam” olmuştur. Her şey hoş başlar, herkes mutludur… Eşler birlikte bir ömür kurmanın heyecanı ile doludur.
Kendilerine ilişkin bir konutları, kendilerine ilişkin bir ömürleri olmuştur… En kıymetlisi, bu hayatı düzgün günde ve berbat günde sevdikleri kişi ile birlikte geçireceklerdir. En büyük memnunluk budur.
Evliliğin büyüsü vakitle azalarak gün gelir tükenebilir. En sevdiğiniz, size herkesten yakın olan eşiniz artık en uzağınızdaki kişi olur. Ne hayaller, ne umutlarla başlayan evliliğiniz sizi hüsrana uğratmıştır fakat bu bir anda olmamıştır. Vakit içinde yaşanan değişimler, farkında olarak ya da olmadan yapılan yanlışlar, söylenen kelamlar ya da yapılması ve söylenmesi beklendiği hâlde yapılmayanlar ve söylenmeyenler sizi birbirinizden uzaklaştırmıştır. Halbuki memnunluk hâlâ avuçlarınızın içindedir fakat siz oraya bakmadığınız için onu göremiyorsunuzdur.
Mutlu evliliğin 10 altın kuralı
İnsan daima bir değişim içindedir, kimse bir evvelki günküyle tıpkı kişi olarak uyanmaz sonraki güne… Yaşadığımız her gün, bize bir şeyler katar ya da bir şeyler götürür bizden. Tıpkı fizikî yapımızdaki değişiklikler üzere, ruhsal ve zihinsel yapımızdaki değişiklikler de doğumdan mevte kadar devam eder. Her gün yaşadığımız bu değişimi fark edemeyiz fakat birikimi yıllar içinde kendini açık bir formda gösterir. Hislerimiz, kanılarımız, zevklerimiz değişir, sevindiğimiz, hüzünlendiğimiz şeyler farklılaşır, bir yıl evvelki ya da beş yıl evvelki üzere hissetmeyiz kendimizi…
Evlilikler de bu değişimden kaçınılmaz bir formda etkilenir; bir de buna ömür şartları ve sorumluluklardaki değişiklikler eklenince, hiçbir şey eskisi üzere olmaz. Lakin evliliğinize tüm bu değişimlerin şuurunda olarak bakarsanız ve aşağıdaki 10 altın kuralı unutmazsanız mutsuzluk yanınıza yaklaşamaz.
1. Sevginizi açıkça gösterin: Sevginizi sözlerinizle ve davranışlarınızla söz etmekten asla vazgeçmeyin. Sevmek ve sevildiğini bilmek herkes için öncelikli bir gereksinimdir. Evliliklerde yapılan en büyük yanılgı vakitle eşlerin birbirlerine sevgilerini söz etmeyi bırakmalarıdır.
2. Kıymet verdiğinizi hissettirin: Eşinizi beğendiğinizi, ona paha verdiğinizi, hürmet duyduğunuzu gösterin. Kanılarına bedel verin ve onu yargılamadan dinleyin, onaylayın, takdir edin, asla diğerleriyle kıyaslamayın ve muhakkak aşağılamayın. Eşinizin his ve niyetlerini anlamak için empati yapın. Üzgün, huzursuz olduğunda onunla konuşarak neler hissettiğini anlamaya çalışın.
3. Değiştirmeye çalışmayın: Hiç kimse eksiksiz değildir. Her insanın yeterli ve makus yanları, olumlu ve olumsuz özellikleri olabilir. Eşinizin olumsuz özelliklerine değil, olumlu özelliklerine ve güzel yanlarına odaklanın. Olumsuz özelliklerine tolerans göstererek, oluşabilecek uyuşmazlıkları ve çıkabilecek tartışmaları önlemiş olursunuz.
4. Sır saklamayın: Eşinize asla palavra söylemeyin ve ondan hiçbir şey gizlemeyin. Evliliğin temel direklerinden biri inançtır. Eşinizin itimadını sarsacak her türlü kelam ve davranıştan kaçının. İnanç bir kere sarsıldığında, tekrar eskisi üzere sağlam olması çok zordur.
5. Öfkenizi denetim edin: Sinirlendiğinizde eşinizi kıracak rastgele bir kelam sarf etmemek ya da ona ziyan verecek bir davranışta bulunmamak için öfkenizi denetim altında tutun. Şayet öfkenizi denetim edemiyorsanız sakinleşene kadar eşinizin yanından uzaklaşın.
6. Özür dileyin: Yaptığınız yanılgıları olgunlukla kabul edin ve özür dileyin. Lakin dileğiniz özrü o yanılgıyı bir daha yapmamak için verdiğiniz bir kelam olarak kabul edin ve kusurlarınızı tekrarlamamak için gayret gösterin.
7. Sorumlulukları paylaşın: Ortak ömrün tüm sorumluluklarını ve yapılması gereken işleri adil bir biçimde paylaşın. Evliliğin ve günlük hayatın tüm yükünü eşinizin omuzlarına yüklemeyin.
8. Birbirinize özel vakit ayırın: Eşinizle baş başa vakit geçirmek için fırsatlar yaratın. Birlikte daha fazla şey paylaşmaya, ortak zevkler yaratmaya çalışın. Gelecekte hatırlamaktan memnunluk duyacağınız hoş anılar inşa edin. Birlikte yapmaktan hoşlanacağınız spor ya da hobi faaliyetleri bulun.
9. Kendinize de özel ömür alanı yaratın: Eşinizin ve sizin yalnızca evliliğinize adanmış tek bir ömrünüz olmadığını, kendinize ilişkin de bir hayatınız olduğunu unutmayın. Her ikiniz de kişisel ilgi alanlarınıza ve hobilerinize vakit ayırın.
10. Cinsellikte ahengi yaşayın: Keyifli bir evlilik için gerekli olan duygusal birlikteliğin yanı sıra, tertipli ve sağlıklı bir cinsel birlikteliğin de olması gerekir. Eşinizle romantizm ve erotizmin ahengini yaşadığınız bir cinsel hayatınızın olmasına ihtimam gösterin.
Web
YouTube
‘Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar büsbütün müelliflerinin özgün fikirleridir ve Onedio’nun editöryal siyasetini yansıtmayabilir.’ ©Onedio
