İzlemeden Evvel Bir Sefer Daha Düşünün: Fobilerinizi ve Kaygılarınızı Tetikleyecek Filmler!

‘Örümceklerden nefret ederim. Bu benim en büyük kaygılarımdan biri. Beşerler bana ne derse desin, ne kadar küçük oldukları yahut bana ziyan veremeyecekleri niyeti bile bu kaygımı yenemez.’ diyorsanız 1990 imali ‘Arachnophobia’ size nazaran bir sinema değil. 

Örümcek fobinizi tetikleyebilecek öteki sinemalar: Arachnid (2001), Harry Potter Chamber of Secrets (2002)

Yapım yılının eski oluşuna bakmayın, bu anakonda sineması yılan kaygınızı tetiklemeye yetecek grafiklere sahip, tıpkı vakitte (biraz da devrin teknolojisinden dolayı) komik gelecek ögeler de barındırıyor. :) Sinemanın takımında Jennifer Lopez ve Ice da var. 

Benzer sinemalar:  Snakes on a Plane (2006), The Craft (1996)

Aslında kaygı sineması olmayan ‘The Walk’ kalp ritminizi bozmaya yetecek derecede heyecan verici aksiyon sahnelerine sahip.

Yükseklik fobinizi arşa çıkaracak emsal üretimler: Mission: Impossible – Ghost Protocol (2011), Die Hard (1988), Cliffhanger (1993)

The Descent (2005) isimli bir mağarayı birlikte keşfetmeye giden bir küme arkadaş hakkında bir sinema.

Kapalı ve dar alanlarda nefessiz kalmışsınız hissi yaratan diğer sinemalar: Buried (2010), As Above so Below (2014)

Bilim kurgu sineması olan ‘Passengers’ta husus yalnızlık üzerinden ilerliyor. Geriye kalan herkes ölmüşken ve uyuyorken bir uzay aracında mahsur kaldığınızda hissedeceğiniz anksiyete bu sinemada gözler önüne seriliyor. 

Benzer sinemalar: Cast Away (2000)

‘Lights Out’u izledikten sonra bir müddet, üzerinize k,mse atlamasın diye ışıklar açık bir formda uyuyacağınıza eminiz. 

Eğer bu sinema benim

Özellikle de uyurken size neler olabileceğinden korkuyorsanız ve uyuduğunuz vakitlerde da size kabuslarınız eşlik ediyorsa ‘Nightmare on Elm Street’ hiç sizlik değil desek yeridir. 

Bunu da izlerim benzerilerini de derseniz: Before I Wake (2016)

Belki de hepimizin kaygılı düşü olan köpekbalıklarının bahis olduğu şimdiki sinemalardan bir örneği de verelim istedik. Meşhur ‘Jaws’ kadar olmasa da ‘The Shallows’ tüylerinizi ürpertecek.

Benzer Sinemalar: Jaws (1975), Deep Blue Sea (1999)

Oyuncak bebeklerle oynamayı bırakıp onlardan korkmaya başladığınız bir durumdaysanız ‘The Conjuring’ aklınızın çıkmasına sebep olabilir. Yatağa yattığınızda sizi bir şey çekiyor ya da konutta tek başınızayken izleniyor üzere hissettirecek cinsten…

Benzer korkunçluktaki imaller: Childs Play (1988), The Uzunluk (2016), Annabelle (2014)

Hayalet temalı çağdaş sinemalardan olan ‘It Follows’da lanet, cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon üzere kurbandan kurbana geçer. Hayaletler kurbanı yavaşça takip eder ve yapabileceği tek şey tekrar yakalayana kadar kaçmak ya da laneti diğerine bulaştırmaktır. 😶‍🌫️

Hayalet kaygınızı tetikleyecek öteki sinemalar: The Woman in Black (2012), The Shining (1980), The Others (2001), The Sixth Sense (1999)

Çocukları eğlendirmek ismine giyilen palyaço kostümleri birçok kişi için dehşetli bir Halloween kostümünden farksız ne yazık ki. O dehşetli palyaçolardan biri de elbet ‘IT’. 

Benzer imaller: Stephen King’s It (1990), Poltergeist (1982)

Korku sinemalarının vazgeçilmez temalarından olan zombiler gerçek olmasa da her an ortaya çıkabilecekler üzere hepimizi germeye devam ediyor. Bir gün zombiler ortaya çıkarsa ne yapacaklarına dair planları olanlar dahi var. 

Eğer bu türlü bir kaygınız varsa ’28 Days Later’dan sonra siz de kendinizi zombilerden nasıl koryucağınıza dair planlar yapacaksınız eminiz ki. 

Benzer zombi sinemaları: World War Z (2013), I am legend (2002), Dawn of the Dead (2004)

Çoğu insan sokulma kaygısıyla yalnızca bir arı görünce bile çıldırır. ‘Candyman’de arıları ağzından çıkaran adam, en hafif arı fobisi olanları bile travmatize edecektir. 

Benzer sinemalar: Stung (2015)

Kedi ve köpekler birçoğumuz için sempatik bir dost olarak görülse de sokakta bir köpek gördüğünde öteki yola sapanlarımız da fazladır diye düşünüyoruz. 

Bir küme köpeğin bir adada terk edilip kendi başlarının devasına bakmaya bırakıldıktan sonra vahşileşmesi ve adaya gelen her şeyi ve herkesi ‘et’ olarak görmeleri de bu endişelerinizi tetikleyecek cinsten.

Benzer sinemalar: Cujo (1983), The Breed (2006)

Bilgisayarlardan ve teknolojiden korkan ve gün geçtikçe ortaya çıkan gelişmelerle kaygıları daha da artan şahıslar için bir de sinemalar yapılmış. :) Denetimi elden kaybetme kaygınızı tetikleyecek bu sinemalardan biri de ‘Eagle Eye’.

Hastaneler gitmemek için bozulan sıhhatiniz için son raddeye kadar direniyor ve her gitmek zorunda kaldığınızda içiniz çekiliyorsa ‘Coma’ sizin için uygun bir sinema değil. :) 

Gerçeküstü bilim kurgu ögelerinin tıpla bir ortaya getirildiği tansiyon ve dehşet sinemasında hastane ve ölümlere dair sahnelerin sizi tetikleyeceğine eminiz.

Başarılı ve ünlü bir Alfred Hitchcock sineması olan ‘The Birds’ bir kasabayı saran ve insanların yaralanmalarına neden olan kuş sürüsüne odaklanıyor. Kuş fobiniz yoksa bile bu sineması izledikten sonra olacağına eminiz…

Benzer sinemalar: Roadkill (2011)

‘The Night of the Hunter’, Robert Mitchum’ın ürpertici karakteri “rahip” Harry Powell’in bayanlarla evlenmelerini ve daha sonra onları öldürmelerini mevzu alan fecî ve endişelerinizi tetikleyecek bir sinema. Evlenmekten korkanlar için ise bu kaygıyı destekleyeceği kesin…

Özellikle online tanışmaların yaygın olduğu bu periyotta size apayrı bir fobi yükleyecek bir sinemayla geldik… ‘Audition’da, hoşluğu ve şirinliğiyle büyülediği yaşlı bir adama türlü azaplar yapan Eihi Shiina’yı izlerken hoş bayan fobisi edinebilirsiniz. :)

Hastane fobisi kadar yaygın olan korkulardan/fobilerden biri de iğne ve iğne uçlu cisim fobisi. Neredeyse her sahnesinde bir silah olarak kullanılan iğneler olan ‘Antiviral’ muhtemelen endişelerinize dehşet katacak çeşitten.