Dünya iklim değişikliğinin getirdiği meselelerle baş etmeye çalışırken genç teşebbüsçüler de çabaya katılmış durumda. Son vakitlerde birçok startup’ın odağında karbon emisyonunu azaltmaya yönelik teknolojilerin olması risk sermayesinin de dikkatinden kaçmıyor. Hem kamu hem de özel kaynakların ilgisi ‘iklim teknolojilerine’ kayınca da milyarlarca dolarlık yatırımlar kelam konusu hale geldi. Risk sermayedarlarının amacındaki bu taze kesim ile ilgili ayrıntılar için buyurun! 👇
Kaynak: https://www.bloomberg.com/graphics/20…
Dünyanın en büyük ekonomileri de dahil olmak üzere risk sermayedarları artık iklim değişikliğiyle uğraş eden startup’lara yönelmiş durumda.
Karbonsuz bir dünya inşa etme hayaliyle yola çıkan genç girişimcilere adeta yatırım yağıyor. Peter Reinhardt’ın 2020 yılında yazılım şirketini 3.2 milyar dolara satıp Charm Industrial isimli karbon yakalama ve depolama şirketi kurması da bu bölüme olan yönelişe güzel bir örnek.
Reinhardt ayrıyeten 2018’de kurulan bir startup’ın da kurucu ortaklarından. Bu şirket de karbon yüklü atıkları toprağa gömülebilir tortulara dönüştürmeyi amaçlıyor.
‘Atmosferdeki karbon dioksit seviyesini sanayi öncesine geri döndürmek için neredeyse bütün altyapıları tekrar yapılandırmamız gerekiyor. Fakat bu halde fosil yakıt emisyonunu engelleyebiliriz.’
İşte bu yüzden yatırımcılar, güneş rüzgarı yahut lityum-iyon bataryaları üzere yenilikler yerine iklim teknolojisinin öncülerine takviye vermeye başladı.
Şimdilerde risk sermayesi için amaçlar ortasında; karbondan arındırılmış yiyecekler, karbon sökücü düzenekler, fütüristik materyaller ve gelecek jenerasyon yakıtlar bulunuyor.
Güneş panelleri üzere yenilikler artık birçok alanda kullanılan ve yenilik olmaktan çıkan icatlar. Yatırımcılar değişen dünyaya ayak uydurmanın mecburî olduğunu düşünüyor.
Prelude Ventures’un kurucu ortağı ve yatırımcı Gabriel Kra son periyodu şöyle yorumluyor; ‘Son 15 yılda temel teknolojiler, aktörler, sermayenin elde edilebilirliği ve temel yapılar kökünden değişti. Hasebiyle bu ikincil ve daha başarılı olacak olan gelişmelerin önü açılmış oldu.’
HolonIQ Küresel Impact Intelligence datalarına nazaran risk sermayesi geçen yıl iklim teknolojilerine 70 milyar dolarlık yatırım yaparak rekor kırdı.
2019 ve 2020 yılları boyunca kamu ve özel kaynaklardan iklim teknolojilerine ortalama 652 milyar dolarlık akış oldu. Bu akışın çoğunluğu karbon emisyonunu azaltmaya yönelikken öbür bir kısmı ahenk sağlama tedbirlerine dairdi.
Ancak kamu kaynaklı direkt yatırımlardan çok özel dalın ve çeşitli diğer maddi kaynakların yardımı daha tesirli.
Son yıllardaki iklim kesimine olan bu ilgi ise ne yazık ki sonsuza dek sürecekmiş üzere görünmüyor. Örneğin özel sermaye fonları ve risk sermayesinden gelen akışta bu yılın birinci çeyreğinde yüzde 12.8 bir düşüş yaşandı.
BloombergNEF’te teknoloji departmanının yöneticisi olan Mark Daly durumu şöyle yorumluyor;
‘Bu yolda pürüzlerle karşılaşmak epeyce olağan ve bunlar kesim yok olacak manasına gelmiyor. İklim değişikliğinin hayatımız ve varlıklarımız üzerindeki tesiri ortadan kalkmadan bu bölümün yok olması da imkansız.’
Bununla birlikte hükümetlerin karbonsuz endüstriyel kalkınma projelerine olan yatırımları da gitgide artıyor.
Örneğin ABD lideri Joe Biden Ağustos ayında imzaladığı iklimle ilgili yasa tasarısında bu projelere 374 milyar dolarlık teşvik sağlanacağı hususu de mevcuttu. Ayrıyeten son sekiz ayda yenilenebilir güç geliştiricileri pak güç projelerine 150 milyar dolardan fazla yatırımda bulundu.
Sonuç olarak iklim teknolojileri ve karbonsuz bir gelecek için efor gösteren startup’lar kamudan da özelden de önemli dayanak görüyor.
Uzmanlar bu eforlara ek olarak insanların ferdî hayatlarında da hassas olmaları gerektiğinin altını çizmekte. Alışılmış kelam konusu yatırımları yapan devletlerin tıpkı vakitte karbon salınımına en çok sebep olan aktörler olduğunu da unutmamak gerek.
Umarız genç teşebbüsçüler farkındalık yaratmakta ve iklim teknolojisini yaygınlaştırmakta başarılı olurlar!
Bu hususta siz ne düşünüyorsunuz? Haydi yorumlara! 👇