Beşiktaş’ın yükselen form grafiğini gördüğümüzde hepimizin içinde büyük bir soru büyümüyor mu? Dönem başında başındaki futbolu oynatabilmek için sıfırdan grup kurma yetkisi verilen Valerien İsmael ya Beşiktaş’a hiç gelmemiş olsaydı? Hiç olanları bu türlü düşündünüz mü?
İsmael’e sıfırdan sistem kurma yetkisi verildikten sonra istediği oyuncuları alarak döneme başlayan teknik adam ligde hiç uygun olmayan bir gidişatın akabinde gruptan ayrıldı. Dünya kupası ortasında da yerine Şenol Güneş getirildi.
Şenol Güneş yapılandırmacı bir teknik adam ve bu alanda Türkiye’nin en yeterlisi.
Elindeki kadroyu en uygun halde kullanmayı çok uygun biliyor. Temel prensini de verimlilik. Yaptığı şey şu:
Kaleye yanlışsız kaleciyi getirerek istikrar sağladı.
Sağ bekte rekabet yarattı ve bu biçimde Rosier’in performansını geri kazandı.
Stopere Colley üzere süratli, müdahale gücü yüksek ve İtalya deneyimi olan sert futbolu bilen bir oyuncu getirdi. Bunun yanında Dünya Kupasında yarı final oynayan Saiss’e çeki nizam verdi.
Sol bekte diğer bir sol beki olmamasına karşın Masuaku’yu yedek bıraka bıraka disiplin altına aldı ve performansını yükseltti. Böylelikle verimli bir defans sınırı kurdu.
Orta alanda Salih’e daha evvel Bursaspor da Burak Yılmaz ve Volkan Şen üzere oyunculara yaptığı üzere Türk oyuncu inancı verdi. Böylelikle performansını yükseltti.
Cenk’e ekibin liderliğini verdi. Net olarak bunu gördük. “Sen bu grubun başkanısın.” dedi. Bu Cenk’in performansının yükselmesinin başlangıcı oldu.
Burada Şenol Güneş’in Türk oyuncu profilini ve onların his ve motivasyonlarını ne kadar yeterli bildiğinin resitalini gördük.
Aboubakar atağı de Beşiktaş kadrosunda eksik olan her vakit bitirici ve tesirli bir santrafor boşluğunu tamamladı.
Bu durumda gördüğümü şey şu: Şenol Güneş bir satranç ustası üzere gruba dokunuşlarını yaptı ve sistemi işler hale getirdi. Bunun yanında Şenol Güneş isminin topluluktaki yükü ve tesiriyle grubu argümanlı ve her vakit şampiyonluğa oynaması gerektiği büyüsüyle yönetiyor. Yani kadroya iletisi şu: Şenol Güneş’in çalıştırdığı grup her vakit şampiyonluğa adaydır.
Şimdi Beşiktaş idaresi ismine bu soruyu şöyle sormamız gerekiyor:
Şenol Güneş’in dönem başında bu grupta olmaması bir idare basiretsizliği miydi?
Yoksa Valerien İsmael’i dönem ortasında gönderip Şenol Güneş’i kadronun başına getirmek büyük bir idare başarısı mıydı?
Web
Linkedln
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar külliyen muharrirlerinin özgün niyetleridir ve Onedio’nun editöryal siyasetini yansıtmayabilir. ©Onedio