Günümüzde siyasi iktidarın en büyük ortağı ve destekçisi olan MHP, 12 sene evvel, 12 Haziran 2011 Genel Seçimleri öncesi, siyasi tarihimizin gördüğü en hoyratça akınlardan birinin kurbanı olmuştu.
MHP’li yöneticilerin cinsel içerikli kasetlerinin piyasaya sürüldüğü, MHP’nin baraj altında bırakılmak istendiği bu süreç, bilinmeyen bir paydaşlığı da açıkça ifşa etmişti.
Öyleye gelin, o günleri yine anımsayalım…
Bir siyasi partinin mahremiyetine tecavüz edilen bu süreci anlamak için birlikte 2011 yılına dönmemiz gerekiyor.
Türkiye, 2011 yılına girerken, Başbakan Erdoğan’ın ‘savcısıyım’ dediği Ergenekon ve Balyoz Operasyonları sürat kazanmış, o günlerde ‘Cemaat’ olarak isimlendirilen FETÖ’nün siyaset üstündeki tesiri ve baskısı kendini göstermişti.
Haziran ayında ise genel seçimler yapılacaktı.
Bu seçimlerin en kritik partisi ise Milliyetçi Hareket Partisi’ydi.
2011 Genel Seçimleri’nin mutlak favorisi, tekrar Erdoğan liderliğindeki AK Parti’ydi. Fakat bazıları için tek başına iktidar kâfi değildi.
AK Parti, Anayasal çoğunluğu elde edecek sandalye sayısına ulaşmak istiyordu. 2007 yılındaki aritmetik tekrar ederse, AK Parti, %50 oy bile alsa Anayasa’yı değiştirecek güce sahip olamıyordu.
Gerekli çoğunluğa sahip olmak için tek bir yol vardı: MHP’nin baraj altında kalması.
2007’de Meclis’e dönen Türk milliyetçileri, iktidarı en sert eleştiren partilerin başında geliyordu. Genel Lider Devlet Bahçeli, en sert ve ağır sözlerle AK Parti’ye ve Erdoğan’a yükleniyordu.
24 Nisan 2011 tarihinde, ‘Farklı Ülkücülük’ isimli blog sitesinde yayınlanan manzaralarla Türkiye ayağa kalktı. Paylaşılan imgelerde Bahçeli’ye çok yakın iki yardımcısının ve Parti’nin birinci sıra milletvekili adaylarının cinsel içerikli imajları paylaşıldı. Her iki isim de hem genel lider yardımcılıklarından hem de milletvekili adaylıklarından çekilmek zorunda kaldı.
Asıl görüntler ise seçimlere 35 gün kala, 8 Mayıs tarihinde ortaya döküldü. Bu sefer daha ağır toplar maksat alındı.
Parti’nin İstanbul birinci, ikinci ve üçüncü sıra adayları ile MHP İstanbul Vilayet Lideri’nin imgeleri paylaşıldı. İşin tadı kötü halde kaçmıştı. Türkiye’nin gündemi, MHP yöneticilerinin cinsel içerikli kasetleri olmuştu. Başbakan Erdoğan da meydanlarda bu kasetleri lisana getirdi: ‘Bu özel değil genel’ diyerek meşhur konuşmasını yaptı.
Görüntüleri paylaşanlar ise asıl görüntülerin 18 Mayıs’ta yayınlanacağını belirtip o tarihe kadar Devlet Bahçeli’nin istifa etmesini istediler.
Seçimlere bir aydan az vakit kala, Türkiye’nin üçüncü büyük partisine uluorta operasyon çekiliyordu. Devlet Bahçeli ise bir taraftan imgeleri yayınlanan kurmaylarının istifalarını kabul ediyor, başka taraftan ise hücumlara karşı direnmeye çalışıyordu. Yaşananların MHP’yi baraj altında bırakma operasyonu olduğunu söyleyip AK Parti ile Gülen Cemaati’nin ortak kumpası olduğunu savundu. Lakin Bahçeli konuştukça kasetler de arkası arkasına gelmeye devam etti.
21 Mayıs tarihinde bir öteki genel lider yardımcısının imgeleri paylaşıldı. Şayet imajları olan başka isimler de istifa ederse, yeni imgelerin paylaşılmayacağı vurgulandı.
Devlet Bahçeli daha fazla kumar oynamak istemedi. Cinsel içerikli manzaraları olan öbür kurmaylarının da istifasını istedi. Böylelikle MHP’de tamamı başkanlık şurası ve merkez idare heyeti üyesi olmak üzere toplam 16 kişi istifa etti. Bahçeli, kendisi istifa etmemiş lakin tüm generallerini kurban vermişti. İşte 12 Haziran 2011 seçimlerine bu atmosferde gidildi.
12 Haziran günü gelip çattığında ise AK Parti beklendiği üzere sandıktan tek başına iktidar çıktı fakat MHP tüm uğraşlara karşın baraj altında kalmadı.
12 Haziran seçimlerinde çok sayıda CHP’li de baraj altında kalmaması için MHP’ye oy verdi. AK Parti istediği sandalye sayısına ulaşamadı. Bahtın cilvesine bakınız ki, o günlerde MHP’yi baraj altında bırakma eforlarını destekleyen iktidar anlayışı, bu olaylardan 6 sene sonra, istediği sistemi MHP sayesinde getirmeyi başardı. Ortadan geçen 12 yılın akabinde devrin başbakanı Erdoğan da MHP başkanı Bahçeli de o süreç hakkında pek konuşmaya istekli değil.
