Kilo Vermede En Büyük Yardımcınız Olacak Hem Sağlıklı Hem de Çok Lezzetli Muhteşem Besinler

Matcha, taş öğütülmüş bütün yeşil çay yapraklarından yapılan klâsik bir Japon yeşil çay tozudur. Canlı yeşil bir renge ve deniz yosununu biraz anımsatan eşsiz bir tatlı-tuzlu tada sahip olan  Matcha çoklukla çay yapmak için kullanılır, fakat yemek pişirme ve fırınlamada da kullanılabilmektedir.  

Göz Atın

Buscopan Nedir Ne İşe Yarar?

Piyeloseptyl Kullananlar Yorumları (İdrar Söktürür Mü)

Matcha, çok sayıda antioksidanla temaslı olan bir çeşit antioksidan olan polifenoller bakımından bilhassa yüksektir. Matcha çayı, yeşil çayın özütünde bulunan bütün vitamin, mineral ve lifleri içerir. Metabolizmayı hızlandırarak kilo vermeye katkıda bulunduğu bilinmektedir. Matcha çayının bağışıklığı güçlendirdiği de bulunmuştur.

Tüm bitki çaylarında olduğu üzere matchanın da çok tüketimi karaciğer yetmezliğine sebep olmaktadır. Bu nedenle günde en fazla 2-3 fincan tüketimi ile sınırlanması düzgün olacaktır.

Günümüzde epeyce tanınan olan bu besini bilmeyen yoktur herhalde. Avokado, metabolik suratı artırmaya yardımcı, doğal bir tekli doymamış yağ kaynağıdır. Ayrıyeten LDL dediğimiz  makûs kolesterolü düşürür, iyi kolesterolü yani HDL’yi düzgünleştirir ve ayrıca  E, C, B vitaminleri,  folat, potasyum, magnezyum ve omega-3-yağ asitleri üzere temel besinleri içerir. Bu özellikleriyle ön plana çıkarak  diyetinizde bir yer edinen avokado, kilo denetiminde ve kilo vermede sizlere yardımcı olacak bir muhteşem besin olacaktır. 

Avokado tüketmek birebir vakitte iştahınızı düzenlemeye yardımcı olur. Kalp hastalıkları, diyabet ve kolesterol riskini de azaltmaya yönelik tesirleri vardır. 

Uzun mühlet tokluk hissi veren avokadoya diyet listelerinizde yer verebilirsiniz. Lakin avokadonun yağ oranı yüksektir, bu nedenle tüketirken porsiyon denetimine kesinlikle dikkat etmelisiniz. 

  Diyetinizde avokadoya yer verecekseniz yarım ya da 1/3 olacak formda tüketmenizi öneririm

Blueberry  olarak da bildiğimiz tatlı ekşi bir tadı olan yaban mersini, demir, fosfor, kalsiyum, magnezyum , manganez, çinko ve K vitamini içermektedir. Yaban mersini; Kan şekerini ve tansiyonu istikrarlar, hafızayı güçlendirir, içerdiği varlıklı lifle birlikte sindirimi takviyeler, kalp sağlığını korur. Ayrıyeten yaban mersininin içinde çokça bulunan c vitamini kollajen oluşumunu destekleyerek cilt dokusunu yenilemektedir. Diyetinizde ister meyve olarak isterseniz de aroma verici olarak tüketebilirsiniz.

Çocuklarınızın bağışıklığını güçlendirmek için reçelini yaparak kahvaltılarınızda da tüketebilirsiniz. Yoğurdu sade yiyemeyenlerdenseniz aroma vermesi açısından içerisine yaban mersini ekleyebilirisiniz. Çocuklarınız artık yoğurt yerken yüzünü ekşitmeyecek 😊

Yaban mersininin 100 gramında 44 kalori bulunmaktadır.  1 fincan taze yaban mersinini 1 adet meyve yerine tüketebilirsiniz. Kuru olarak tüketecekseniz  2 yemek kaşığı yaban mersinini 1 adet meyve yerine tüketebilirsiniz.

Son vakitlerin en tanınan besinlerinden biri olan chia tohumu, aslında yüzyıllar öncesinde Maya ve Aztek kültürlerinin diyetinde de bulunuyordu. Chia tohumları lif, protein, sağlıklı yağlar, vitaminler ve mineraller açısından hayli zengindir.

 Bunun yanında antioksidanlar bakımından yüksektirler ve iltihaplanmayı azaltmak, sindirimi iyileştirmek ve kalp sıhhatini geliştirmek üzere çeşitli sıhhat faydaları ile ilişkilendirilirler.

Yüksek diyet lifi içeriği ile chia  tohumlarının kilo verme sürecine yardımcı olduğu bilinmektedir. Besin maddeleri ve lif içeriği açısından son derece varlıklı olan bu meyvelerin, tokluk hissini güzelleştirdiği ve böylelikle bilhassa açlık sancıları nedeniyle çok yeme abur cubur örneklerini azalttığı bilinmektedir.

Chiayı; salatalarınıza, pudinglere, yoğurda, smothielerinize ekleyebilirsiniz.

  Ülkü olarak günlük tüketim bir çorba kaşığı civarında olmalı lakin 20 gramı geçmemelidir. Tohumlar küçücük görünebilir, lakin tüm gün boyunca size yetecek kadar büyük besin değerlerine sahiptir.

Binlerce yıldır tanınan bir baharat ve bitkisel ilaç olan zencefil, Asya, Hint ve Arap geleneklerinde hayli yaygındır. Fakat Zencefilin anavatanı, en az 4.400 yıldır yemek baharatı olarak kullanıldığı Asya’dır. Doğal bir antibiyotik olan zencefil, içeriğinde bulunan antienflamatuar husus sayesinde bedenin iltihaplara karşı savaşmasına yardımcı olmaktadır. Zencefil soğuk algınlığına âlâ gelmektedir. Yol tutması üzere mide bulantısı sorunlarında de zencefil tüketmenizin sağladığı faydalar vardır. 

Kilo vermek isteyenler için sindirimi kolaylaştırdığı için de yararlı olan zencefil, yağ yakımını hızlandırır ve bedendeki toksinlerin atılmasına yardımcı olur.

Zencefilin birçok tüketim biçimi vardır. İsterseniz toz olarak, isterseniz de taze olarak tüketebilirsiniz. Zencefilden çay yapabilir içine limon ve bal ek edebilirsiniz. 

Soğuk kış günlerinde gribi atlatmanıza yardımcı olacak olan bu çay, bağışıklığınızı güçlendirmenize de imkan sağlar.

Zencefili şayet taze olarak tüketecekseniz, en fazla 1 küçük yumru biçiminde, toz halinde tüketiminde ise günde en fazla 2 gram olacak halde tüketmeniz uygundur.

Bilimsel ismi ”avena sativa” olarak bilinen glütensiz tam tahıllardan biri olan yulaf, içerdiği vitaminler, mineraller, lifler ve antioksidanlar bakımından Dünya’daki en kıymetli tahıllardan bir adedidir. Pişmesi uzun vakit aldığından sıklıkla öğütülmüş hali tercih edilmektedir. 

Yulaf çok taraflı bir besindir. Birçok biçimde kullanımı mevcuttur. Smoothielerde, milkshakelerde, sütün içine katıp lapa halinde pişirerek kullanabilirsiniz. 

Yulaf lifli bir besin olduğundan tok tutucu tesiri vardır. Yulaf yediğimiz zaman  midemizde su ile karışıp şişerek hacim olarak büyüyecek ve midemize doluluk hissi verecektir. Yani tokluk sağlayacağından Kilo vermeye yardımcı bir besindir diyebiliriz. Yulafın bunun dışında da birçok yararı bulunmaktadır. Yulaf yemek kalbi korur, bağırsak hareketlerini düzenler, diyabeti denetim edici tesiri bulunmaktadır.

1 porsiyon olarak 3-4 çorba kaşığı kadar tüketebilirsiniz.

Brokoli deyince nedense aklımıza tatsız tuzsuz bir zerzevat gelir. Lakin brokoli içerdiği güçlü besin ögeleriyle üstün sağlıklı besinlerden bir adedidir. Brokoli sindirilebilir karbonhidrat bakımından düşükken uygun ölçüde lif içerir. Bu da bağırsak sıhhatini destekleyerek çeşitli hastalıklara yakalanma riskinizi düşürür.

Kanseri tedbire, kolesterolü düşürme üzere tesirlerinin yanında kemik ve kalp sıhhatine da düzgün gelen bir sebzedir. Brokolinin en fazla faydası hafif buharda pişirildiğini gösteren birtakım çalışmalar mevcuttur. 

Brokoli lif bakımından varlıklı bir besin demiştik, ayrıyeten güçlü bir antioksidandır, çok yemeyi frenleyerek diyet sürecinizde size yardımcı olacak harika bir sebzedir. Salatalarınızda yer verebilirsiniz. Brokoli ayrıyeten protein de içerdiğinden vejeteryanlar için âlâ bir protein kaynağı olarak görülebilmektedir.

Haftada 2 sefer tüketebilirsiniz.

Somon diyet sürecinde tüketilen en tanınan balıklardan birisidir. Doymuş yağ oranı düşüktür. Güzel bir protein kaynağı olmasının yanında B12 vitamini açısından en düzgün kaynaklardan bir adedidir. Tıpkı vakitte potasyum, demir, D vitamini üzere öteki besin ögelerini de içerir. Bedenimizde kritik rol oynayan omega-3 bakımından da varlıklı olan somon, B12 vitamini sayesinde kan ve hudut hücrelerinin çalışmasını destekleyerek DNA üretimine yardımcı olur. Kimi kanser cinslerinde, kardiyovasküler hastalıklarda, alzheimer ve bunama üzere nörolojik hastalıklara karşı  da olumlu tesiri olduğu bilinmektedir. 

Biz uzmanlar olarak haftada 2 gün balık yemenizi aslında öneriyoruz. Ancak çok tüketiminde birtakım antikoagülan ilaçlarla birlikte alımında kanama üzere birtakım sıkıntılar görülebilmektedir.

Kinoa son yıllarda trend olan besinlerden biridir. Protein açısından öbür tahıllara nazaran daha varlıklı olan kinoayı NASA uzaydaki astronotları beslemek için kullanmıştır hatta o derece varlıklı diyebiliriz 😊Kinoanın tüm temel aminoasitleri içerdiğini de eklemek lazım. Aminoasitler proteinlerin yapı taşlarıdır ve temel olanları bedenimiz sentezleyemez.  Kinoa; folat, magnezyum, tiamin, fosfor ve potasyum içermektedir. 

Kinoa mükemmel bir lif kaynağıdır. Kabızlığı önleyebilir hatta tedavi edebilir ve bağırsak kanseri riskini düşürebilir. Ayrıyeten içerdiği lif sebebiyle tok tutucu içeriğinden ötürü iştah denetiminde ve kilo verme sürecinizde size yardımcı olacaktır. 

Kinoaya ayrıyeten salatalarınızda, pilavlarınızda, dolma olarak da yer verebilirsiniz

Kinoayı ana öğünlerinizde tüketecekseniz şayet 2 dilim ekmek yerine 5-6 yemek kaşığı kadar tüketmeniz uygundur.

Altın baharat olarak da isimlendirilen zerdeçal, yaygın olarak Çin ve Hindistan’ da yetiştirilmektedir. Zerdeçal; bol miktarda potasyum, demir, manganez mineralleri, C vitamini ve B6 vitamini içerir. 

İçerisinde bulunan kurkumin isimli bileşen sayesinde sağlık üzerinde çok değerli olumlu tesirlere sahiptir. Özellikle nezle, öksürük, sinüzit, romatizma hastalıkları, deri hastalıklarında kullanıldığı için Hindistan tıbbında zerdeçalın değerli bir yeri vardır.

Zerdeçalın yükünün %3’ü kurkuminden oluşur. Kurkumin, vücuttaemilebilirliği düşük olan bir bileşendir. Karabiberde çokça bulunan piperin, bubileşenin bedendeki emilimini %2000’e kadar artırabilir. Münasebetiyle zerdeçaltakviyelerinin içeriğinde çoklukla piperine de yer verilerek vücuttakikullanılabilirliği azamiye çıkarılabilir. Ek olarak kurkumin, yağdaçözünebilen bir bileşendir. Bu nedenle yemeklerle birlikte tüketilmesi,kurkuminin çözünürlüğünü ve münasebetiyle emilimini artırır.

• Kan şekerini istikrarda tutmayı sağlar. Bu sayede yeme ataklarını baskılar ve bedende gelişebilecek olan insülin direncini önler.

• Zerdeçal, son derece güçlü bir anti-enflamatuardır. Araştırmalar tesirinin kimi anti-enflamatuar ilaçlar kadar güçlü ve yan tesirinin ise olmadığını göstermektedir.

• Antioksidan bileşenler içeren zerdeçal bedeni kalp ve damar hastalıklarına, kansere ve metabolik sendroma karşı korur. Mevcut hastalarda ise tedavi sürecini desteklerken akut komplikasyonların gelişim riskini azaltır, hastalığın ilerleyişini yavaşlatır.

Günlük önerilen tüketilen ölçüsü 1 yemek kaşığıdır.

Yumurta çok taraflıdır, lezzetlidir ve hazırlanması kolaydır. Kilo kaybı için neden en düzgün harika besinlerden biri olduğunu anlamak epeyce kolaydır.

Aslında, yumurta her porsiyonunda selenyum, B12 vitamini, riboflavin ve fosfor dahil olmak üzere çeşitli temel vitamin ve minerallerle doludur .

Ayrıca, yumurtalar proteinle doludur ve bu da kilo kaybını artırmak için tokluk hissini desteklemeye yardımcı olabilir.

Haşlanmış yumurta, üzerine biraz tuz ve karabiber yahut biraz acı sos serpilerek kusursuz bir atıştırmalık haline gelir. Omlet ya da salata halinde tüketerek yumurtanın tadını çıkarabilirsiniz.

Sağlıklı bireyler her gün yumurta tüketebilirken kolesterolü olan bireylerin haftada 2-3 günle sınırlaması gerekmektedir.

Elmalar sadece gezegendeki en tanınan meyvelerden biri değil, tıpkı vakitte en besleyici meyvelerden bir adedidir.

Elmalar, antioksidanlarla ve ayrıyeten C vitamini ve potasyum üzere temel mikro besinlerle doludur.

Ayrıca, pektin ismi verilen ve hayvan çalışmalarının besin alımını azaltmaya ve kilo kaybını artırmaya yardımcı olabileceğini gösteren özel bir çeşit çözünür lif içerirler.

Çalışmalar, sağlıklı bir diyete elma dahil etmenin kilo kaybını destekleyebileceğini ve genel sıhhatinizi güzelleştirebileceğini ileri sürmektedir.

Sağlıklı, yüksek lifli bir atıştırmalık için elmaların bütün, ham formlarının tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca dilimlenmiş ve üzerine tarçın serpilerek de tüketebilirsiniz.

1 küçük uzunluk elmayı 1 porsiyon meyve olarak tüketebilirsiniz.

Nohutun her porsiyonu manganez, folat, fosfor ve bakır bakımından yüksektir.

Nohut ayrıyeten sindirimi yavaşlatabilen, iştahınızı düzenleyebilen ve kilo kaybını artırabilen lif ve protein açısından da yüksektir.

Herhangi bir tarife bitki bazlı bir dokunuş vermek için öğünlerdeki öteki protein kaynakları için nohutları değiştirebilirsiniz. Ayrıca nohutları fırınlayabilir yahut kızartabilir ve kolay bir atıştırmalık olarak en sevdiğiniz baharatlarla tatlandırabilirsiniz.

Yaklaşık 6-9 yemek kaşığı nohut tüketiminiz uygundur.

Ispanak, aslen antik İran’dan gelen tanınan bir yapraklı yeşil sebzedir.

Kalori bakımından düşük, lifi, C ve A vitaminleri ve demir bakmından zengindir.

Dahası, ıspanak, yağ sindirimini geciktirebilen ve açlığı ve istekleri azaltabilen bir cins bitki bileşiği olan thylakoids içerir.

Salatalara ek olarak, diyetinize ıspanağı eklemenin birçok yaratıcı yolu vardır. Yemeğinize ekstra renk ve mikro besinler katmak için tavada kızartmalara, çorbalara, smoothie’lere yahut makarna yemeklerine eklemeyi deneyin. Bayılacaksınız.😊

 Ispanağın içerisindeki nitrat bekledikçe nitrite dönüşebilmektedir.Bu nedenle bekletilmeden birebir gün içinde tüketilmesi uygundur.

Yunanlılara kaptırdığımız ulusal yiyeceğimiz yoğurt, kalsiyum, B12 vitamini, fosfor ve riboflavin açısından yüksek bir süt eseridir.  

Kilo kaybı için yararlı olabilecek protein açısından bilhassa yüksektir. Kimi çeşitler ayrıyeten kilo denetimi ve iştah düzenlemesinde yer alabilen probiyotikler içerir.

Birçok çalışma, yoğurt yemenin daha düşük beden yükü ve metabolik hastalık ve tip 2 diyabet geliştirme riskinin azalmasıyla kontaklı olduğunu göstermiştir 

Yoğurdunuzu biraz taze meyve, kuruyemiş ve tohumlarla doldurmayı deneyin yahut tanımlara sağlıklı, yüksek protein yükseltmesi vermek için soslara ve ezmelere karıştırın. Daha besleyici olacaktır.

Bir öğünde 4 yemek kaşığı yoğurt olacak biçimde öğle ve akşam yemeklerinde tüketebilirsiniz. Dilerseniz orta öğünlerde de smoothie formunda tüketebilirsiniz.