Sevgilinizi çok seviyor olabilirsiniz. Lakin birtakım davranışları vardır; tüm bu sevgi bir anda puf olur! Sevgililerinin düzeltmemekte ısrarcı olduğu ve güzellerine gitmeyen davranışları paylaşan bu insanlara siz de hak vereceksiniz!
Buyurun… 👇
Kaynak: https://www.reddit.com/r/AskMen/comme…
1. “O daima geç kalıyor, ben daima tam vaktinde geliyorum. Daima tekrarlanan bir sorun.”
2. “Eşim, bir şeyle işi bittiğinde onu yerine kaldırmak yerine orada olduğu üzere bırakıyor…”
Sinirlerimi zıplatıyor.
3. ” ‘Direkt’ yerine ‘direk’ diyor.”
4. “Eşimi çok seviyorum lakin yön/adres anlayışı resmen yok. Bunu halletsek, bu sefer de arabayı nereye park ettiğini unutuyor.”
5. “Diğer insanların şikayetlerini okuyunca bir anda benimkinin o kadar da makus olmadığını fark ettim…”
Ancak ağzını şapırdatarak yemek yemesi hududumu bozuyor. Çok yüksek sesle yapması…
6. “Ben de eşimi her şeyden çok sevdiğimi belirtmek istiyorum. Fakat hududumu bozan özelliği güya daima başucundaymışım üzere konuşması…”
Klima çalışırken ve televizyon açıkken odanın bir öteki ucunda dururken, adeta fısıldayarak konuşuyor! Daima ne dediğini sormak zorunda kalıyorum. Bana bağıran şahıslar tarafından büyütüldüm ve buna alışmak çok sıkıntı geliyor.
7. “Ne vakit onun ailesiyle bir şey yapsak ‘Bunu yapacağız, tamam mı?’ diyor…”
Benim ailemle bir şey yapmaya geldiğinde ‘Bunu yapacağız, tamam mı?’ diyorum ve ‘Şöyle yaparak uzlaşalım’ formunda bir teklif sunuyor. Mesela tamam diyor lakin akşam 7’de meskene gitmemizi istiyor. Neden olduğuna dair bir fikrim yok. İş ne vakit benim istediğim bir şeyi yapmaya gelse, ‘uzlaşmaya’ dönüyor.
8. “Onu seviyorum fakat buz kalıbını buzluğa içinde bir küp buz kalmış halde geri koyuyor.”
9. “Beni rahatsız eden şey, her berbat anımın üstüne çıkacak kendi berbat tecrübesini anlatması…”
Mesela başımdan geçen makus bir şeyi anlatıyorum ve ‘Bu da bir şey mi bana şöyle oldu vs.’ diyerek üste çıkıyor. Daima olarak ona üzülmemi istiyor. Bu, onunla bir şeyi paylaşmamı zorlaştırıyor.
10. “Eşim odaların ışığını kapamıyor! Yatak odası, banyo, mutfak fark etmez: Her oda!”
İster orada 1 dakika ister 1 saat dursun, ışığı kapamadan öylece çıkıyor. Sebebi ne bilmiyorum. Ondan kapamasını rica etsem de yapmıyor. Bilerek mi yapıyor yoksa unutuyor mu bilmiyorum.
11. “Benim olduğum odaya gelip diyeceği şeyi söylemek yerine, bağırarak benim onun olduğu odaya gitmemi bekliyor.”
12. “Ömrünün büyük bir çoğunluğunu hudutlu bir halde geçiriyor. Her şeye sonlanıyor…”
Ve sonra her şey onunla ‘ilgili’ oluyor. Ya alınıyor ya da her şeye kükrüyor. Niyet ve hislerimi korkarak söz etmek istemiyorum.
13. “Özür dileyebilme kabiliyetinin olmaması. Çok hudut bozucu ve vakit zaman evliliğimizi çıkmaza sokuyor.”
14. “Çok sık özür diliyor. Özür dileyecek bir şey olmadığında bile. Bir defasında 24 saatliğine özür dilememesini söyledim…”
5. saatte özür diledi.
15. “Benim sorumluluklarım, benim sorumluluklarım. Onun sorumlulukları, bizim sorumluluklarımız oluyor.”
