Amerikalı bir misyoner olan John Chau, toplumsal aktiviteleri ve kamp yapmayı seven sevinçli bir kişilikti. 2018 yılında Hristiyanlığı öğretmek istediği Kuzey Sentinel Adasına gittiğinde ise her şey değişti. Rastgele bir sebepten ötürü adalılar John Chau’yu evvel öldürerek sonrasında yediler! Pekala, bunun sebebi neydi?
John Chau, Kuzey Sentinel Adası’ndaki yerlilere Hristiyanlığı öğretmek isteyen Amerikalı bir misyonerdi. Kendisi tabiat yürüyüşlerini ve kamp yampayı seven maceracı bir kişilikti.
Fotoğraf: Instagram/@johnachau
Günümüzde Kuzey Sentinel Adası dışarıdaki beşerler ile etkileşime girmemiş sayılı kabilelerden birisini bulunduruyor. Doğal olarak adadaki kabile dışarıdan gelen insanlara karşı saldırgan olabiliyor.
Chau ise lokal ve lisan bilgisine karşın adaya ulaştıktan yalnızca birkaç gün sonra yerliler tarafından öldürülerek yenmişti. Nasıl mı?
Daha evvel farklı yerli kabileler ile de etkileşime giren Chau, bu seferki vazifesine hazırlanmak için üniversitede antropoloji eğitimi aldı, yerli kabilenin lisanını ve kültürlerini öğrendi.
Her ne kadar ada yerlileri hakkındaki evvelki araştırmalar onların yabancılara karşı saldırgan olduklarını gösterse de John Chau misyonundan geri adım atmadı.
Adanın ve yerlilerin kültürlerine olan derin bilgisinin yanında tıpkı vakitte Hristiyanlığı öğretmek olan vazifesine inancı büyüktü. Bütün bu sebepler John Chau’nın misyonuna büyük bir aşkla bağlanmasını sağlamıştı.
Yerliler, adalarına gelen insanlara karşı saldırgan halleri ile bilinse de birisini öldürüp yemeleri 1867 yılından beri birinci kere gerçekleşmişti. John, adalılara müzikler söyleyerek ve kendi lisanlarında konuşarak Hristiyanlığı öğretmek istedi.
Bütün bu gayretleri yerliler tarafından güzel karşılanmadı ve John Chau 2018 yılında misyoner olarak gittiği Kuzey Sentinel Adası’nda yerliler tarafından yendi.
John Chau’nun vefatı bütün dünyada büyük bir tartışmaya sebep oldu. Kimileri adanın yakınında bulunduğu Hindistan devletini suçlarken kimileri ise John Chau gibisi misyoner misyonlarının lokal kabilere olan olumsuz tesirini ve bunun üzere ziyaretlerin etikliğini sorguladı.
Günümüzde ise Kuzey Sentinel Adası’nı ve benzerilerini koruyan birçok farklı yasa bulunmakta.
