İSTANBUL, 21 Ekim (Reuters) – Dolar/TL Merkez Bankası’nın (TCMB) bugün başlayacak ve Perşembe günü sonuçları açıklanacak faiz kararının piyasada yeni bir iyimserlik getirebileceği beklentisiyle tarihi zirveden düşüşünü sürdürüyor.
Bankacılar Türkiye’den aralıksız çıkış yapan yabancı yatırımcıların TCMB ve takiben diğer ekonomi kuruluşlarının atabileceği normalleşme adımlarıyla tarihi düşük seviyelerdeki pozisyonlarını yeniden gözden geçirebileceğini düşünüyorlar.
Piyasada yakından izlenen gelişmeler arasında ABD seçimleri, Brexit müzakereleri, koronavirüste küresel ve lokal artış trendi, AB ile tansiyonun yeniden artması endişesi, Azerbaycan-Ermenistan gerilimi ve S-400 hava savunma sistemleri konusunda devam eden süreç öne çıkıyor.
Küresel piyasalarda Asya borsaları ve ABD borsası vadeli kontratları ABD canlandırma paketine dair tekrar yeşeren umutların devlet tahvillerinden hisselere yönelimi artırmasıyla yükseldi. Saray ve Demokratlar yeni koronavirüs yardım paketinde anlaşmaya bir adım daha yaklaştı.
Dolar, yatırımcıların seçim öncesi ABD canlandırma paketinde anlaşmaya varılabileceği umutlarının riskli varlıklara olan iştahı artırmasıyla bir ayın en düşük seviyesini görürken Çin’in ekonomisinde güçlü iyileşme görülmesiyle yuan iki yılın en yüksek seviyesine çıktı. Geçen hafta yeni zirve olan 7,96’ya kadar yükseldikten sonra haftayı zirvenin hemen altında tamamlamıştı. Kur dün 7,9’un altına geriledikten sonra bu sabah saat 08.57’de 7.8650/7.8725 seviyesinde işlem görüyor. Euro/TL 9,3173 / 9,3269 seviyesinde, sepet bazında TL ise aynı saatte 8,5911 / 8,5999 seviyesinde.
Deniz Yatırım bu sabah yayımladığı raporda, “Jeopolitik haber akışının sakinlemesi sonrasında TCMB ve bilhassa BDDK hamlelerinin 7,65 – 7,50 civarında dengelenme yaratabileceği ihtimalini yüksek görmekle birlikte kısa vadeli eğilim ise TCMB-PPK toplantısından yansıyacak gelişmeler ekseninde belirlenebilir. 7,85 – 7,80 – 7,70 seviyeleri aşağı yönde, 7,88 – 7,95 ise yukarıda ilk kritik noktalar.” dedi.
TCMB YÖN BELİRLEYİCİ OLARAK İZLENİYOR
Reuters anketine katılan 17 kurumun tamamı politika faizinde artış bekliyor. Tahminlerin medyan beklentisi politika faizinin %10,25’ten %12’ye arttıracağı yönünde. Artış tahminleri ise 100 ila 300 baz puan arasında değişiyor. Eylül ayındaki toplantıda dezenflasyon sürecini yeniden tesis etmek ve fiyat istikrarını desteklemek amacıyla politika faizini 200 baz puan artırarak %10,25’e yükseltmişti.
Piyasalar Eylül’de TCMB’nin faiz artışına ihtiyaç duyduğunu ancak bunu siyasi çekincelerle yapmamayı tercih edeceğini düşünüyordu.
Siyasetin politika faizi artışlarına sıcak bakmaması ve geçmişte faiz nedeniyle TCMB’de başkan değişikliği yaşanmış olması nedeniyle, bankanın daha fazla sıkılaştırma için politika faizini kullanması beklenmiyordu. TCMB kararı ana beklenti olmadığından Eylül’de sürpriz etkisi yaratmıştı.
Bu kez ise piyasalarda TCMB’nin faiz artışına gideceğine kesin gözüyle bakılıyor. Bankacılar 100 – 200 baz puan indirimin piyasada fiyatlanmış olduğunu; bu bant dışındaki adımların yeni bir fiyatlama getirebileceğini belirtiyorlar.
TCMB ayrıca PPK haftasında likidite sıkılaştırma adımlarına devam ediyor. Bankanın piyasaya uyguladığı fonlamanın son maliyetini gösteren ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti dün %12,47’ye yükseldi. Fonlama maliyeti Temmuz ortasında %7,4’ün altına kadar inmişti. Bu da 500 baz puan sıkılaştırma uygulandığı anlamına geliyor. maliyeti geçen hafta ilk kez mevcut enflasyonun üzerine çıktı. TCMB’nin politika faizi %10,25, faiz koridorunun üst bandı %11,75, geç likidite penceresi faiz oranı ise %13,25 seviyesinde bulunuyor. Enflasyon ise Eylül’de %11,75 seviyesindeydi.
TCMB’nin fonlama kompozisyonunun en üst sınırı şimdilik %13.25 ile geç likidite penceresi tarafından belirleniyor. “Cezalandırma faizi” olarak bilinen ve geçmişte günlük işlemlerde kullanmasının eleştirildiği %13.25’lik GLP repo ve depo bankanın fonlama kompozisyonunda ana fonlama unsuru olarak yer almıyor. Bu hafta kullanım olsa da belirgin seviyeler oluşmadı ancak süreç faiz artışı yapılabileceğine ilişin algıyı destekliyor. TCMB geleneksel ihalelerle GLP kullanılmadan gecelik faizler GLP seviyesine zaten yaklaştırıyor. faizlerindeki yükseliş ise henüz mevduat sahiplerinin döviz veya TL tutma tercihlerine yansımadı. Lokaller Temmuz ortasından itibaren üç haftada döviz altın mevduatlarını 15 milyar dolardan fazla artırdıktan sonra güçlü bir harekette bulunmadılar. Yabancı yatırımcının Türkiye portföyünde ise artış trendi görülmüş değil.
Türkiye’nin 5 yıllık kredi iflas takası primi (CDS) ise 500 baz puan civarında seyretmeyi sürdürdü. 570 baz puandan düşüşe geçtikten sonra jeopolitik tansiyon nedeniyle dalgalanan CDS bu sabah saat 08.56’da 507 / 514 seviyesindeydi.