TCMB, yılın ikinci PPK toplantısında politika faizini 50 bp indirerek %10,75’e düşürdü. Merkez, faiz indiriminde enflasyondaki düzelmenin belirleyici olduğunu bu toplantıda da tekrarladı, ancak metinde bazı değişikliklere gitti.
16 Ocak karar metinde yer alan “Enflasyon görünümündeki iyileşme devam etmekte, enflasyon beklentilerindeki genele yayılan düzelme sürmektedir.” İfadesini kaldırdı ve metni “Enflasyon beklentileri, iç talep koşulları ve üretici fiyatlarındaki gelişmelere bağlı olarak çekirdek enflasyon göstergelerinin eğilimleri ılımlı seyretmektedir. Enflasyon başta olmak üzere makroekonomik göstergelerdeki iyileşme ülke risk primindeki düşüşü desteklemekte ve maliyet unsurları üzerindeki baskıların sınırlanmasına katkıda bulunmaktadır. Enflasyondaki seyrin yıl sonu tahminiyle büyük ölçüde uyumlu olduğu değerlendirilmektedir. Bu çerçevede Kurul, enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate alarak, politika faizinde daha ölçülü bir indirim yapılmasına karar vermiştir. Gelinen noktada, mevcut para politikası duruşunun hedeflenen dezenflasyon patikasıyla uyumunu koruduğu değerlendirilmektedir.” Şeklinde düzenledi. Yine metin içinde yer alan ölçülü faiz indirimi kısmına ‘daha’ sözcüğünü ekledi.
Bu değişiklikler ne anlama geliyor?
Enflasyondaki genele yayılan düzelmenin azaldığı, ancak iç talep ve ÜFE kaynaklı desteğin devam ettiği belirtildi. En önemli değişim ise faiz indirimlerinin daha da ölçülü yapılacağının belirtilmesi oldu. Ocak PPK toplantısında kullanılan ‘ölçülü’ ifadesi merkezin daha sınırlı oranda faiz indirimi yapacağına işaret ediyordu ve merkez, bugün Temmuz’da başlayan faiz indirimleri içindeki en sınırlı hareketi gerçekleştirdi. Metindeki daha sözcüğü ise, bundan sonraki faiz indirimlerinin bugünkü gibi sınırlı olacağına işaret ediyor. Bu da piyasalarda 50 bp’lık beklenti yarattı.
Merkezin son faiz indirimi ile enflasyon ve faiz arasındaki makas da arttı, ancak bunun risk yaratmadığı konusundaki ısrar devam ediyor. Yurt içindeki gerek ekonomik göstergeler gerek siyasi tansiyon ve gerekse sektörel durum, bu hızlı faiz indirimlerini desteklemiyor, ancak yetkililer tek hanede ısrarlı olduğu için faiz indirimleri daha az oranda ve kademeli olarak devam edecek gibi gözüküyor.
Virüs hakkında ise metinde “Son dönemde ortaya çıkan salgın hastalığın sermaye akımları, dış ticaret ve emtia fiyatları kanalıyla oluşturabileceği etkiler yakından takip edilmektedir.” ifadelerine yer verildi. Yurt içinde talebin son ayda artış göstermesinde Çin’den verilen siparişlerdeki azalmanın da etkili olabileceği görüşündeyiz.
Önemle takip edilen gündem ise İbdip ve Libya meselesi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdlib konusunda önce, rejim güçlerine Şubat ayı sonuna kadar süre verdiklerini açıklamıştı. Ardından askerimize yapılan herhangi bir saldırı durumunda mutabakata bağlı kalmadan havadan ve karardan vuracaklarını söylemişti. Erdoğan, bugünkü konuşmasında ise artık son uyarılarımızı yapıyoruz ama şu ana kadar arzu ettiğimiz aşamaya gelmedi. Daha açık ifadeyle İdlib Harekatı bir an meselesidir, bir gece ansızın girebiliriz. Türkiye kendi harekat planını hazırladı, dedi. Bu ifadelerin ardından Rusya, Türkiye’nin İdlib’deki Suriye hükûmet güçlerine karşı askeri operasyonu en kötü senaryo olur, açıklamasını yaptı.
Son gelişmeler sınır ötesi operasyonda daha ileri bir duruma işaret ederken Rusya ile de ilişkilerin gerildiğini gösteriyor. ABD’de de Türkiye’yi destekleyen açıklamalar yapsa da sahada henüz o desteği tam olarak gösterebilmiş değil ve Suriye meselesinde gerek Rusya gerekse ABD ile tansiyonun yükselmesi haliyle de piyasalarda da riskleri artıracağı için TL’deki baskının da artmasına neden olabilir.
Gelelim fiyatlamalara;
Erdoğan’ın açıklamaları ile 6,0790 seviyesine çıkan USD/TRY kuru PPK öncesi 6,0520 ile gün içi en düşük seviyeyi gördü. Merkezin faiz indirimi kararı ile kur 6,0810’a çıkarak 27 Mayıs sonrası en yüksek seviyeyi gördü. Kurda 6,09’u en yakın direnç seviyesi olarak takip ettiğimizi daha önce de belirtmiştik. Günün devamında 5,09’un test edilmesi ile kurda sonraki günlerde 6,15’e doğru alımlar devam edebilir.
Kur tarafında son 9 ayın en yüksek seviyesi görülürken gram ise bugün tarihi rekor kırdı. Ons altının 8 Ocak’ta görülen 1,612$ seviyesini bugün de test etmesi ve kurdaki yükselişle beraber (jeopolitik risklerin artması) gram bugün 315 TL’yi görerek tarihi rekor kırdı. Gram altında 307 TL direnci üzerinde 312 TL beklediğimizi ve bu direncin de aşılmasıyla 318 TL’ye doğru alımların sürebileceğini önceki raporlarımızda ifade etmiştik. Son fiyatlamalar 318 TL direncini kuvvetlendiriyor.
Önemli dirençler: USD/TRY kurunda 6,15 ve 6,22
Gram altında 318 TL ve 325 TL
