Son günlerde bankadan kredi çekememe noktasından, dövizde limit ve randevu sistemine dönüşen sistemde mevduat oranlarında da gelişmeler ilgi çekiyor. Seçimlerin sonuçlanmasının uzaması sistemsel problemleri görünür hale getirirken, seçim sonrasına yönelik belirsizlik de sürünce piyasalarda bir dengesizlik oluşması kaçınılmaz oluyor. Cari açıkta büyüyen sorun ise milletlerarası kurumlar ve analistlerin ikazlarda bulunmasına neden oluyor. Uzmanlar ve yatırım kurumlarının değerlendirmeleri de birbirini izliyor.
Kredi derecelendirme kuruluşları seçim sonuçlarına yönelik varsayımlarında iktisat idaresini birebir siyasetlerle sürmesi halinde, “sürdürülemez” olduğuna yönelik kestirimlerini sıraladı.
HSBC geçen günlerde müşterilerin gönderdiği notta, Türkiye iktisadında “zayıf noktalardan” birini cari açık olarak işaret ederken, “yakın vadede güzelleşmeye dair bir işaret bulunmadığı”nı belirtti.
Kurun 27 TL’ye çıkma ihtimali de vurgulanırken, bankacılık sistemi için ise yüreklere su serpildi.
Barclays’ten Ercan Ergüzel de gelecek 12 ay cari açığın 40 milyar dolara çıkmasını ve Türkiye’nin bu açığı kapatmak için yaklaşık 30 milyar dolara muhtaçlığı olduğunu söylerken, “Hata ve noksan kalemi”ni öngörülmediği için başka tutuyor.
Goldman Sachs: “TCMB’nin şu an birinci telaşının sistemdeki sızıntıyı engellemek ve lirayı stabil tutmak olduğunu söyleyebiliriz.”