Yazar: Geoffrey Smith
Investing.com – Avrupa hisse senedi piyasaları, döngüsel hisselere verilen ağırlık ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) güvencesinin desteğiyle Cuma günkü şoktan toparlandı.
Euro Stoxx 600 %0,5 düşüşle 409,70 puana gerileyerek dört hafta içinde ilk haftalık düşüş yoluna girdi. Sadece Wall Street’te değil, bazı endekslerin %3 üzerinde düşüş yaşadığı Asya’daki büyük satışların da başını çektiği açılıştaki %60’lık kaybın bir kısmını telafi etti.
Kısa vadeli gidişat ABD piyasalarının gidişatına bağlı olurken şimdiye kadar aşılan majör bir destek seviyesi olmadı. Kısmen bu, Avrupa’da enflasyonun çok yükselmeyeceğine dair görece güvenden kaynaklanmış görünüyor. Euro bölge ekonomisinde salgın patlak vermeden önce de durgunluk vardı ve Avrupa’da sunulan mali ve parasal teşvik seviyesi, ABD’dekinden hala farklı bir boyutta.
Avrupa piyasaları ABD’deki satışlara karşı koymak için görece iyi konumlanmış halde, özellikle de değerlemeler gerçeklikten uzaklaştıkça son iki yılın temposunu korumada başarısız olduğu için. Buna ek olarak Avrupa borsa endeksleri yoğunlukla endüstriyel ve finans ağırlıklı. Alman kimyasal devi BASF (DE:BASFN), bu yıl kârda büyük bir toparlanma tahminleri ile döngüseller için güçlü bir kazanç haftasını kapattı. Fiyatları gerekçelendirmek için sonsuza kadar serbest para gibi kahramanca varsayımlara bağlı olan teknoloji hisselerinin hakimiyeti yok. Avrupa piyasalarına vuracak az köpük var.
Üçüncü olarak ABD’deki satışlar, reel ekonomideki durumun kötüleşmesini yansıtmaktan ziyade finans piyasaları için sık bir fenomen olmaya devam ediyor. Yeniden açılış ticareti hala geçerli ve AB’nin geçen akşamki zirvede, bu yıl sınır ötesi turizmin daha kolay gerçekleşmesini sağlayabilmek için yaptığı ‘aşı pasaportu’ planı üzerinde birlikte çalışma anlaşması da bunu destekliyor. Açıkça görülüyor ki sonuç olarak turizme hassas İspanya ve Yunanistan endeksleri, AB piyasaları arasında en iyi performans sergileyen iki isim: IBEX 35 pozitif bölgede ve Athens General Composite sadece %0,2 kayıp yaşadı.
Şimdilik Avrupa’daki analistler, daha yüksek faizlerin kırılgan ekonomik toparlanmayı boğduğu, kendi kendini gerçekleştiren dinamikleri ile 2013 tarzı bir ‘Azaltım Nöbeti’nin başlangıcı olmadığından çoğunlukla emin.
Berenberg Bank’tan kıdemli ekonomist Holger Schmieding, “tahvil getirilerinin ultra düşük seviyelerden yine düşük seviyelere dönüşünü, güçlü bir ekonomik toparlanmaya ve dünyanın çoğu yerinde kurumsal kazançlarda sağlam kazanımlara bir engel olmaktan ziyade onların bir sonucu olarak görüyoruz” dedi. “ABD’nin devasa mali teşviki ve Avrupa’da manşetlerde az görülse de büyük mali genişleme, tüketici hizmetleri için bastırılmış talep ile Atlantik’in her iki tarafında büyük tasarruf fazlalığının birleşimi, stokları yenileme ihtiyacı ve küresel ticaretin pozitif görünümü son derece güçlü bir karışım.”
Schmieding’in 10 yıllık ABD tahvil getirileri için yılsonu öngörüsü %2, Almanya’nınki için ise %0 ve bu öngörüler, her ikisi için de risk “artış yönlü” olsa da Avrupa tahvillerinin üstün performansına işaret ediyor.