‘Her güne yeni zam’ mottosuyla yaşadığımız 2023 yılında, 2022’den tek farkımızın alım gücümüzdeki erime olduğunu görmek bütçeleri zorluyor. Temel gereksinim statüsünde besin enflasyonu ziyadesiyle cebimizi yakarken, ulaşımdaki artırımlar yangını cepten, cüzdandan dışarı taşırdı.
İstanbul’da yapılan son toplu taşıma artırımı, artan maliyetlerle kaçınılmaz olsa da vatandaşın cebindeki yangına körükle gitmiş oldu.
Ekonomideki genel yangına ahenk sağlayan artırımlar, aylık abonman fiyatını 777 TL’den 1.177 liraya çıkartırken, bütçe surlarında açılan gediği büyütmüş oldu.
Sosyal medyada da “gülmeyelim de ağlayalım mı?” minvalinde yaklaşımlar görüldü.
Tek vesayetle bir yerden yere gitmenin sıkıntı olduğu İstanbul üzere bir şehirde
Zamların tesirinin birkaç kat olması bir yana
Türkiye nüfusunun yaklaşık 4’te birinin yaşadığı
Metropolde milyonları etkileyecek.
Alternatif ulaşım esprileri de görülürken,
Giderek barınmanın, ulaşmanın ve doymanın zorlaştığı İstanbul’da
Milyonlarca iktisat mağduru bulunuyor.
Siz de bunların içinde misiniz?
