Geçmişe dönüp baktığında “İyi ki yapmışım be! İyi ki çocukluğumu doyasıya yaşamışım.” dedirtir insana.
1. Öncelikle evinde atarisi olmayan çocuklardık. Ve ekrandaki bir karakteri yönlendirmek bize inanılmaz cazip geliyordu.
2. Televizyonda Hugo'yu görünce bir kulağımız telefonda, bir kulağımız Tolga abi'de, gözlerimiz ekranda kilitli kalıyordu.
Ama ne kadar denediysek de birçoğumuz oynayamadık o Hugo'yu.
3. Tam da böyle bir anda açıldı atari salonları, resmen kurtarıcı gibi imdadımıza yetişti.
O zamanlarda bütün çocuklar için cennetti atari salonları cennet.
4. Street Fighter'ından tutun da,
Ryu'nun o aduketi yüzünden az arkadaşlıklar bozulmadı.
5. Tekken'e kadar.
Heihachi'yi seçen zaten oyunu kazanmıştı.
6. Mortal Kombat'tan,
FINISH HIM!
7. Final Fight (Hagar)'a kadar.
Oynamayı bırakın bazen izlemesi bile zevk veriyordu şu meretleri.
8. Okuldayken de haliyle çıkış zilinin bir an önce çalmasını bekliyorduk atari salonuna gidebilmek için.
9. Hatta bazen toplanıp okuldan kaçtığımız bile oluyordu.
Bir gün bir çılgınlık edip, “okuldan kaçalım mı?” desem, alay edip güler misin? Yoksa sen de benimle gelir misin?
10. O zamanlar şu jetonların bir tanesi bile velinimet değerindeydi.
Aldığımız harçlık en fazla bir ya da iki jeton almaya yeterdi. Sonra tabii akşama kadar oynayanları izlerdik.
11. Hatta azmedip sınırsız jetonu keşfetmiş bir nesildik.
Aklımızın hep çakallığa çalıştığının kanıtı bu. Ama atari salonunun sahibine yakalanırsak durum kötüydü. Sonsuza kadar o salona adımımızı atamazdık bir daha.
12. Tabii oynarken, arkamızda hep bölüm geçme sevdalısı arkadaşlarımız olurdu.
Orada bir yerlerde bu maddeyi okuyup bıyık altından çaktırmadan gülümsüyorsun “Bölüm Geçici Çocuk”, biliyorum.
13. Bir de ailemizden atari salonuna gittiğimizi saklamak vardı.
Annem harçlık verip “Ama atari salonuna gitmek yok!” dediğinde ben.
14. Çünkü; büyükler tarafından hep kötü bir yer olarak görülürdü atari salonları.
Hatta bazen okul müdürleri çıkıp atari salonlarını dolaşırdı, acaba okuldan kaçıp gelen öğrenci var mı diye.
15. Yine de bir yolunu bulup giderdik biz. Tabii akrabalara, okul müdürüne, tanıdıklara yakalanmamaya çalışarak.
Adeta engelleri bir bir aşıyorduk.
16. Ama gittiğimiz bir anlaşılırsa, babamız evde aduketi hazır olan Ryu gibi beklerdi.
Bölüm sonu canavarını geçmek zordur arkadaşlar.
17. Akşam da kaçışı olmadan yerdik o aduketi.
“Kaçma gel buraya! Dur daha iki jetonum daha var. İki jetonluk daha dövücem seni.”
18. Tabii teknolojinin gelişmesiyle atari salonları da giderek; internet cafelere, playstation salonlarına evrildi.
Ama o eski heyecanı ise hiçbir zaman kalmadı.