Türkiye'de ilk vakanın açıklandığı 10 Mart tarihinden beri pek çoğumuz önlem olarak evlerdeyiz. Son zamanlarda ise sokağa çıkma yasağı kapsamında ülke olarak insanlarla teması en aza indirdik. Alışık olmadığımız bu durum bizi, dümenin şaşıp geminin günaha sürüklendiği bir yola sokabiliyor. İşte karantina boyunca mümkün olduğunca kaçınmanız gereken durumlar:
1. Eski sevgiliye mesaj atmak.
2. Fütursuzca yemek! Yemek! Tekrar yemek!
Aç değilsin sadece canın sıkıldı! Buzdolabının kapağını sakince kapat ve kanepeye dön!
3. Yarınlar yokmuşcasına kendini salmak.
Salgın elbette sonsuza kadar sürmeyecek. Bu yüzden normal yaşantıya kolayca geçiş yapabilmek için işlerimizi olabildiğince tıkırında devam ettirmeliyiz.
4. “Bana bir şey olmaz”cı olmak.
Zengin, fakir, patron, işçi, kadın, erkek fark etmeksizin herkes tehlike altında. “Ben gencim bana bir şey olmaz!” ya da “Aman ben bir markete gidiyorum sadece ne olacak?” diyerek salgının yayılmasına istemeden katkıda bulunabilirsiniz.
5. Sıkıntıdan sevdiklerinizle tartışmak.
Evdekilerle kavga etmeyen kaldı mı? Hastalıkta sağlıkta dediğiniz insana bile gıcık oluyoruz değil mi? Evdeyiz diye kalp kırmaya gerek yok. Evde de sosyal mesafe koyun ve sürekli dip dibe vakit geçirmeyin.
Neler olmuş neler!
6. Deli gibi online alışveriş yapmak.
Önceden iyi ki vaktimiz olmuyormuş da bakamıyormuşuz online alışveriş sitelerine. Bir kaç ay elbise ya da ayakkabı almasak ölmeyiz sanırım. Temel ihtiyaçlar dışında alışveriş yapmak hem daha fazla dışarıdan gelen materyal ile temas etmenize hem de kargo, paketlemeci, satış elemanı gibi meslek gruplarının evde kalması gerekirken çalışmasına sebep olur.
7. Sosyal medyaya bağımlı olmak.
Sosyalleşme güdümüzü bu şekilde tatmin ettiğimizin farkındayım. Ama günde 10-15 saat biraz abartı değil mi? Aşırı sosyal medya kullanımını azaltmak için ne kadar vakit geçirdiğinizi ölçen uygulamalardan faydalanabilirsiniz.
8. Dışarı çıkmak!?!
Duvarlar üstümüze üstümüze geliyor adeta. Ama enfekte olmaktan daha iyidir. Evdekal Türkiye!
9. Komşularla parti vermek.
Eskiden alta katta kim oturur bilmezdik bir anda kıymete bindi komşular. Ha bir de bahçe sulamak. Dışarıyı özleyen bahçe sulamaya iniyor.
10. Oyun bağımlısı olmak.
Salgın sürecinde kötü etkilenen pek çok sektör olsa da olumlu yöne kayan sektörlerden biri de online oyun sektörü. Sosyal medya bağımlılığında olduğu gibi oyun oynama süresine sınır koyarak oyun saatlerini sağlıklı biçimde geçirebilirsiniz elbette.
11. Hareketsiz kalmak.
Evet belki salgından önce de öyle spora düşkün bir millet değildik. Ama hiç değilse işe/okula giderken yürümeler, merdiven çıkmalar hareket katıyordu hayatımıza. Siz yine de ufak egzersizlerle hem vücut hem akıl sağlığınızı korumayı ihmal etmeyin.
Bu içeriğimizden faydalanabilirsiniz.
“E onu yapma bunu yapma! Ne yapacağız evde?” diyorsanız Onedio Evde Kal etiketini takipte kalın!