Ankara’da inşaat çalışması nedeniyle temeli kayan 8 katlı Açelya Apartmanı büyük oranda yıkıldı. Apartmandaki yıkımın tamamlanmasından sonra çevresindeki 10 binanın da yıkımına başlanacak. Faciadan dönülen olayın ardından ise akılalmaz bir tablo ortaya çıktı. Mahalleli, 900 kişinin evsiz kaldığı bölgede kiraların 400-500 TL arttığını belirtip tepki gösterdi. Mağdur olan bir vatandaş, “Ev aramaya başladık; ama ev sahipleri de kiraları artırdı. Bir de onlar vurmaya çalışıyor” dedi
Detaylar için
Açelya Apartmanı’nın yıkımı sürüyor
Açelya Apartmanı’nın kontrollü yıkımına önceki gün başlandı. Binanın 4 katı, dün akşama kadar süren çalışmalarda kontrollü yıkıldı.
Binanın devrilip, çevredeki diğer binalara hasar vermemesi için temelinde dolgu yapıldı. Dolgu çalışmasının ardından istinat duvarının yıkıldığı binanın arka tarafında yıkım çalışmasına bugün yeniden başlandı.
Yıkım sırasında 2 kat birden çöktü. İş makinesi ile 1 kat daha yıkılırken, kalan son katı yıkma çalışmaları sürüyor.
Açelya Apartmanı’nın yıkılmasının ardından çevresindeki riskli olan, 3’ü boş 13 parselde bulunan 10 binanın yıkılması için çalışma başlatılacak.
Koordinasyon Merkezi’ne başvurdurlar
Öte yandan 900 kişinin evsiz kaldığı bölgede binaları tahliye edilenler için Ankara Valiliği’nce Koordinasyon Merkezi kuruldu.
Yazıcı, Talih, Açelya, Bahar, Umut, Güleryüz, Kılıç, İncesu, Emek, Hatipoğlu Ünalan ve Özdemir apartmanlarının sakinleri, İncesu Şehit Sultan Selim Karakoç İmam Hatip Ortaokulu´ndaki Koordinasyon Merkezi’ne kira yardımı için başvurdu.
Bu kişilere 30 bin TL eşya ve 1500 TL kira yardımında bulunulacağı belirtildi.
“900 kişiyi mağdur ettiler”
Başvuru işlemlerini tamamlayanlar, daha sonra yıkım bölgesinde çalışmaları takip etti. Eşyaları, yıkılan Açelya Apartmanı’nın enkazında kalan Malik Karahan, “Evimizden bir çöp almadan çıktık. Binamız yıkıldı, eşyamızı almaya fırsat bile vermediler. Şimdilik kızımda kalıyoruz, ev arıyoruz; ama daha bulamadık” diye konuştu.
“Yanlış iş yaptıklarını söyledim dinlemediler”
Sevim Pala ise cuma günü temel kazısı yapılırken müteahhidin yanına gittiğini belirterek, “Yanlış iş yaptıklarını söyledim, beni dinlemediler. Hem müteahhide hem de kepçeciye ‘Burayı bu şekilde deşmeyin, kademeli gidin, üstteki binayı tehlikeye atıyorsunuz’ dedim. Bana el hareketi yaparak ‘Git’ dedi. Üzüldüm, şimdi sonucunu görüyorsunuz. 900 kişiyi mağdur ettiler. Şimdi daha mı iyi oldu?” dedi.
“Ev sahipleri kiraları artırdı, bir de onlar vurmaya çalışıyor”
Yıllardır oturdukları bölgeye yakın yerlerde kiralık ev bakan aileler, ev kiralarının bir anda 400-500 TL arttığını söyleyerek tepki gösterdi. Mahalleli, bölgede 1100-1200 TL olan ev kiralarının 1500-1600 TL’ye çıktığını söyledi.
Yıkılmasına karar verilen Bahar Apartmanı sakini Zülfükar Taş “Ben evimi krediyle aldım, hala kredisi bitmedi. Her ay 1780 lira kredi ödüyorum. 6 yıldır ödüyorum, 4 yılım kaldı. Bir müteahhidin yüzünden bu hallere düştük. İçeride eşyalarımız var, çocuklarımızın çeyizleri var, üniversiteye hazırlanan kızımın kitapları, tabletleri, bilgisayarları var. Hiçbir şey alamadık. Akşam saat 08.00’de bize ‘Boşaltın’ dediler. Kiralık ev aramaya başladık; ama ev sahipleri de kiraları artırdılar. Bir de onlar vurmaya çalışıyor” diye konuştu.
“Parsel bazlı planlama sıkıntısı”
Bölgede inceleme yapan İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu Başkanı Tahir Tellioğlu yaptığı açıklamada, parsel bazlı planlamaların, bu tür sıkıntıları daha çok tetiklediğini söyledi.
Tellioğlu, “Parsel bazlı planlamadan kastımız, özellikle arazi yapısı bozuk olan, çukurlu, rampalı alanlarda küçük parselli 500, 700, 1000 metrekare arsaları yerleştirmek zor oluyor. Buradaki temel sıkıntı bu. Bu sıkıntıyı dikkate aldığımızda, üst komşu parselle alt komşu parseli arasındaki yapı yaklaşma mesafesi 3 metre, yan parselle yapı yaklaşma mesafesi 3 metre; ama arasındaki derinlik kotunun 10 metre olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla siz üst parselle 10 metre aşağıda olacaksınız, aranızda 3 metre olacak. Bu kolay bir iş değil” dedi.
“Aradaki mesafe 10 metre olmalı”
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı´nın bu konuyla ilgili çok ciddi düzenlemeler yaptığını hatırlatan Tellioğlu, “En alttaki sorumlu ve yükümlü müteahhit, arsa sahibi veya yapı denetimi olduğu noktada ara düzenleyici ve işin itici lokomotif yürütücüsü de belediyelerdir. Bu noktada belediyeler, yapı envanterini, yapı planlamasını, imar planlamasını kendi şehirlerinin gerçeklerine, arazi yapılarının gerçeklerine uygun planlamalıdır. Kotlu ve arazi yapısı bozuk yapılarda çalışmak zordur. Burada sağlıklı bir yapı yapmak çok zordur. Siz 10 metre derinliktesiniz ve aranızdaki mesafe 3 metre. Normalde mühendislik hesaplamasında, 10 metre yükseklikte olan bir yerde aranızda 10 metre mesafe olması lazım ki sağlıklı bir istinat duvarı yapılabilsin. Dolayısıyla siz o yükseklik ve kot mesafesinde fore kazık gibi uygulamalar yapmadığınız sürece böyle bir yapı yapmanız uygun değildir” diye konuştu.
Bunlar da ilginizi çekebilir