Belki de onlardan birisin sizsiniz ama hangimiz kıskanmıyoruz ki?
1. Yeşil pasaportu olanlar.
Bu insanlar ki 25 yaşına kadar da olsa dünyanın vize parasından ve geriliminden muaf olup, diledikleri gibi gezer dururlar. Biz altı ay öncesinden yurt dışı tatili planlamaya başlarken, onlar ucuz bilet bulur bulmaz arazi olabilirler. Ne varsa memurlukta, devlet kapısında var işte; haydi gençler KPSS’ye! 🙂
2. Evine temizlikçi gelenler.
Parası olduğu için kendine rahat ve refahın kapılarını açmış bir insan türü. Siz hafta sonlarınızı temizlikle geçirip, halıya koltuğa bir şey dökülünce kalp krizi geçirirken hayat onlara güzeldir.
3. Doğuştan iki üç dil bilenler.
Bu insanların anneleri yarı Türk yarı Alman, babaları yarı İngiliz yarı Japon olduğu için, anadan doğma bir sürü dil biliyor olurlar. Biz daha İngilizce’yle boğuşalım, onlar kaç sıfır önde…
4. Gamzesi olanlar.
Kabul edelim, gülmek en çok onlara yakışıyor! İster kadın olsun ister erkek, gamzesi olanın gülüşüyle dünyanın geri kalanının yarışamayacağı apaçık ve aşikar.
5. Çeşme’de ya da Bodrum’da yazlığı olanlar.
Malum hayat pahalı, bazı insanların (bkz: biz) senede iki haftalık tatil parası biriktirebilmek için bir tarafları çıkarken, bu arkadaşlar ailelerinin zamanında akıllarını kullanması neticesinde dünyanın en büyük önceliklerinden birine sahip olmuşlardır.
6. Kafadan hesap yapabilenler.
Zihin açıklığının vücuda gelmiş şeklidir bu insanlar; Allah vergisi bir yetenek işte. Her türlü alışverişte kendilerini atiklikleri ile belli eden bu arkadaşlar öyle hızlıdır ki, bazen telefonu çıkarıp hesap makinesine sormaktan daha pratiktir onlara sormak.
7. Evi ile iş yeri yürüme mesafesinde olanlar.
Hele ki büyük şehirde yaşıyorsanız; hele ki işe gitmek için 3 saat önceden kalkıp; deniz, kara ve demir yolu kombinasyonunu kullanarak ancak iş yerinize ulaşabiliyorsanız…
8. Tüm müzik aletlerini çalabilenler.
Ortamda gitar varsa Hendrix solosu atar, darbuka varsa Mısırlı Ahmet gibi ritim tutup, bağlama ile Neşet Ertaş’a bağlayabilen üstün bir ırktır bunlar. Ha unuttum bir de tabii ki ekseriyetle Leonard Cohen gibi de şarkı söylerler. O yüzden şarkılı müzikli ortamların biricikleridirler. Hiç boşuna yarışmayın, yakalayamazsınız.
9. Hiç hasta olmayanlar.
Bütün kış kısa kolluyla gezip, şortla kar topu oynayıp üzerine de buz gibi soğuk su içmesine rağmen hiç hasta olmayan insanlar var bu dünyada! Ben bilim insanı olsam ilk bunlara el atarım; belli çünkü farklı bir cinsler, DNA’ları filan farklı olmalı.
10. Anasından babasından güzel bir semtte ev kalanlar.
Kadıköy oluuur, Beşiktaş oluuur, Cihangir oluuur, hiç fark etmez! Şehrin güzel bir semtinde ömrü billah kira ödemeden yaşama konforuna sahiptirler. Allah huzurla, esenlikle oturmayı nasip etsin. Bunların bir de “kira parası yiyenler” olarak üst modeli vardır ama neyse, şimdilik bunu geçelim.
11. Renkli gözlü olanlar.
Güneşte ayrı gölgede ayrı güzel, beyaz tende ayrı bronz tende ayrı parlayan gözlere sahiptirler.
12. İşi varken dahi sürekli iş teklifi alanlar.
Yani düşününce… Aslında başarıyla da alakalı değil, başka bir albenileri forsları olmalı bu insanların. Şayet bu arkadaşlarla aynı eğitimleri almış, aynı deneyimlere sahip insanları da görüyoruz; hiç öyle teklif üstüne teklif filan yağmıyor. Bir gariplik var yani…
13. Her giydiği yakışanlar.
Bu insanlara ister dünyanın en absürt kostümünü ister en basit kıyafetini giydirin, yine hoş gözükmeyi başarabileceklerdir. Üstelik ne giyindikleri gibi nereden giyindikleri de önemsizdir; çünkü tabii ki her yerde kendilerine yakışan kıyafet bulabilirler…
14. Enteresan bir şekilde geniş ve modern olabilmiş bir aileye doğanlar.
Hayır sanki bu insanlar Manchester’da büyüdü yetişti! Aynı kanalları izleyip, aynı sokaklarda oynamadık mı? Türkiye deyip geçmemek lazım herhalde, adeta bir mozaik. Tabii bahsi geçen şanslı arkadaşlar mozaiğin kaymaklı yerinde olduklarından onları biraz kıskanıyoruz. Doğrudur.
15. Gamsız insanlar.
“Ne, evi su mu basmış? Boşver yeaaa… İşten mi kovuldun, sana iş mi yok aslanım! Deprem mi olmuş tayfun mu çıkmış, boşver cana gelmesin de mala gelsin…” Sürekli bu kafada yaşayan insanlar işte. Bir de bir derdiniz olduğunda yanınıza gelip “Takma kafana” demeleri yok mu? Hadi ya, benim hiç aklıma gelmemişti zaten!
16. Vücudundaki kıl dengesi mükemmel olan insanlar.
Bakın farkındaysanız kılsız demiyorum. Hepimizin bildiği gibi kadın olsun erkek olsun, vücudun kılla ilgili tek ihtiyacı biraz denge, biraz usturup. Bazıları hayatları boyunca istenmeyeni yolup, olmayanın yerini doldurmaya çalışırken kimisine de hayat bayram işte.
17. Vee son olarak, tabii ki yiyip yiyip kilo almayanlar!
Neyse daha fazla sinirimizi bozmadan vakitlice bitirelim bu içeriği. Kıskançlığı bugünlük biraz abarttık ama sonumuz hayır olsun bakalım 🙂
