Okul fikrinin mucidi ve okulu icat eden bireyler olarak tarihte karşımıza 1796’da Franklin Massachusetts’te doğan Horace Mann ve bir öteki isim ise Harry P. School olarak karşımıza çıkmaktadır. Bilhassa öğrenciler tarafından sık sık sorulan Okulu kim buldu? Okulu kim icat etti? Okulu kim çıkardı? ve ayrıntılar haberimizde…
OKULU KİM BULDU?
Okulun mucidi olarak gelen isim, 1796’da Franklin Massachusetts’te doğan Horace Mann’dır. Latince ve Yunanca konusunda üniversite profesörüydü, tıpkı vakitte bir kolej lideriydi. Bununla birlikte, bu adamdan evvelki birçok okul metoduna ve öğretim sistemine karşın, 1837’de olağan okul sisteminin katkısı ve icadı için övgü ona aittir.
Okulun mucidi olarak gelen bir başka isim ise Harry P. School’dur. 1369 civarında, kabul edilemez bir formda davranan ve çocukları bir binaya kilitleyen mahalle çocuklarını toplamaya başladı. Bu kavram kaba olabilir, fakat cezalandırılan çocukların velileri bu fikri beğendi. Bu nedenle, muhtemelen okulun mucidi olmadığı söylenebilir, lakin sınıfında olduğu üzere çocuklar cezalandırılır, bu nedenle çocukları yanlış davranışlarını düzeltmek için bir ortaya getirme fikri için bir ölçü övgüyü hak eder.
Okulu bulan Horace Mann
OKULU KİM İCAT ETTİ?
Okulu icat eden bir isim söylemek sıkıntı, zira birçok kişinin kendi yolunda pek çok katkısı var. Hepsi, dünyanın her yerindeki tüm okullarda kullanılan eğitim sisteminin oluşturulmasına yardımcı oldu.
HORACE MANN KİMDİR?
Horace Mann (4 Mayıs 1796 – 2 Ağustos 1859), bir Amerikan eğitim reformcusu ve halk eğitimini teşvik etme konusundaki kararlılığıyla tanınan Whig siyasetçisiydi . 1848’de Massachusetts Eyalet Eğitim Konseyi Sekreteri olarak kamu hizmetinden sonra , Mann Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi’ne (1848-1853) seçildi . Eylül 1852’den vefatına kadar Antakya Koleji Lideri olarak misyon yaptı .
Tarihçi Ellwood P. Cubberley , Mann’ın entelektüel ilerlemeciliği hakkında şunları söyledi:
Hiç kimse, eğitimin üniversal, mezhepsel olmayan, özgür olması ve maksatlarının yalnızca öğrenme yahut eğitimden çok toplumsal verimlilik, yurttaşlık fazileti ve karakter olması gerektiği anlayışını Amerikan halkının başına yerleştirmekten daha fazlasını yapmadı. mezhep gayelerinin ilerlemesi.
Asi Amerikalı çocukları disiplinli, sağduyulu cumhuriyetçi vatandaşlara dönüştürmenin en düzgün yolunun üniversal halk eğitimi olduğunu savunan Mann , devlet okulları inşa etmek için bilhassa Whig Partisi’ndeki modernleştiricilerden geniş bir onay aldı . ABD eyaletlerinin birçok , Mann’ın Massachusetts’te kurduğu sistemin bir versiyonunu, bilhassa de olağan okulların profesyonel öğretmenler yetiştirme programını benimsedi.Eğitim tarihçileri, Henry Barnard ve Catherine Beecher ile birlikte Horace Mann’ı Ortak Okul Hareketi’nin esas savunucularından biri olarak sayarlar.
Eğitim
Horace Mann, 4 Mayıs 1796’da Franklin, Massachusetts’te doğdu.Babası çok parası olmayan bir çiftçiydi. On yaşından yirmi yaşına kadar, rastgele bir yılda altı haftadan fazla eğitim görmedi, fakat Amerika’daki birinci halk kütüphanesi olan Franklin Halk Kütüphanesi’nden yararlandı . Yirmi yaşında Brown Üniversitesi’ne kaydoldu ve üç yılda birincilikle (1819) mezun oldu. Konuşmasının teması “İnsan Irkının İlerici Karakteri” idi.O dan Yunan ve Latin öğrenilen Samuel Barrett,kim sonradan bir ünlendi Üniteryanbakan.Daha sonra kısa bir mühlet Wrentham, Massachusetts’te hukuk okudu ve Brown’da Latince ve Yunanca (1820-1822) ve kütüphaneci (1821-1823) öğretmenliği yaptı. 1822’de ayrıyeten Litchfield Hukuk Okulu’nda okudu ve 1823’te Massachusetts , Dedham’daki baroya kabul edildi .
Massachusetts yasama organı
Mann, 1827’de Massachusetts yasama meclisine seçildi ve bu rolde eğitim, kamu hayır kurumları ve alkollü içeceklerin ve piyangoların bastırılması maddelerinin çıkarları için faaldi . Worcester’da bir akıl hastanesi kurdu ve 1833’te mütevelli heyeti lideriydi. Mann, Boston’a taşınana kadar Dedham’dan bir temsilci olarak yasama meclisine iade edilmeye devam etti. Yasama meclisindeyken, eyalet tüzüklerinin gözden geçirilmesi komitesinin bir üyesi ve vaktin bir kesimiydi ve önerisi üzerine çok sayıda yararlı karar yasaya dahil edildi. Bunların kanunlaşmasından sonra yapıtın editörlerinden birine tayin edilmiş ve marjinal notlarını ve yargı kararlarına yapılan atıfları hazırlamıştır. 1835’te Boston’dan Massachusetts Eyalet Senatosu’na seçildi ve 1836-1837’de lideriydi. Senato üyesi olarak vaktini çoğunluk önderi olarak geçirdi ve altyapıya odaklanarak demiryolları ve kanalların inşasını finanse etti.
Şahsî hayat
1830’da Mann, Brown Üniversitesi rektörünün kızı Charlotte Messer ile evlendi. İki yıl sonra 1 Ağustos 1832’de öldü ve vefatına eşlik eden ağır tasa ve şoktan asla tam olarak kurtulamadı.
1843’te Mary Tyler Peabody ile evlendi . Daha sonra çift, Avrupa’ya ikili balayında Samuel Gridley Howe ve Julia Ward Howe’a eşlik etti . Daha sonra West Newton , Massachusetts’te Chestnut and Highland Streets’in köşesinde bir mesken satın aldılar. Horace ve Mary’nin üç oğlu vardı: Horace Mann Jr. , George Combe Mann ve Benjamin Pickman Mann.
Mann, Samuel Man’ın büyük torunuydu.
Eğitim ıslahatı
1837’de yeni oluşturulan Massachusetts Eğitim Heyeti’nin sekreteri olarak atanana kadar, onu Amerikan eğitimcilerinin en önde gelen sırasına yerleştirecek çalışmaya başladı. Vazifeye başladığında, öteki tüm profesyonel yahut ticari bağlardan ve siyasetten çekildi.
Bu konumdaydı ve harika bir yoğunlukla çalıştı, öğretmenler toplantıları düzenledi, çok sayıda konferans ve konuşma yaptı, kapsamlı yazışmalar yaptı ve sayısız ıslahat başlattı. Mann, çağdaşlaştırıcı arkadaşlarını, bilhassa Whig Partisi’ndekileri , eyaletlerinde vergi dayanaklı ilköğretim halk eğitimini yasalaştırmaya ve öğretim gücünü kadınlaştırmaya ikna etti . Kuzey eyaletlerinin birçok, onun Massachusetts’te kurduğu sistemin bir versiyonunu, bilhassa de profesyonel öğretmenler yetiştirmek için ” olağan okullar ” programını benimsedi.
Mann eyaletteki her okula gitti, böylelikle her okul alanını fizikî olarak inceleyebilirdi. Lexington’da (kısa bir müddet sonra Framingham’a taşındı), Barre’de (kısa bir müddet sonra Westfield’a taşındı) ve Bridgewater’da Massachusetts olağan okul sistemini planladı ve başlattı ve geniş bir tirajı olan bir dizi yıllık rapor hazırlamaya başladı. ve “ortak bir okul eğitiminin hem bireye hem de devlete pratik yararlarının en uygunları olmasa da, en âlâ açıklamaları arasında” olarak kabul edildi. Fizikî cezanın kullanılmamasını savunmasıylaokul disiplininde, kimi Boston öğretmenleriyle görüşlerinin benimsenmesiyle sonuçlanan bir tartışmaya karıştı.
1838’de The Common School Journal’ı kurdu ve editörlüğünü yaptı . Bu mecmuada Mann, devlet okulunu ve meselelerini gaye aldı. Altı ana prensibi şunlardı:
- halk artık bilgisiz kalmamalı;
- bu türlü bir eğitimin ilgili bir halk tarafından ödenmesi, denetlenmesi ve sürdürülmesi;
- bu eğitimin en güzel halde farklı geçmişlerden gelen çocukları kucaklayan okullarda verileceğini;
- bu eğitimin mezhep dışı olması gerektiğini ;
- bu eğitimin özgür bir toplumun unsurları kullanılarak öğretilmesi gerektiğini; ve
- eğitimin yeterli yetişmiş, profesyonel öğretmenler tarafından verilmesi gerektiğini.
Konseyin himayesinde, lakin masrafları kendisine ilişkin olmak üzere, 1843’te, bilhassa Prusya’daki okulları ziyaret etmek için Avrupa’ya gitti ve dönüşünden sonra yayınlanan yedinci yıllık raporu, seyahatinin sonuçlarını somutlaştırdı. Bu raporun birçok baskısı, sırf Massachusetts’te değil, başka eyaletlerde, kimi durumlarda özel şahıslar ve başkalarında yasama organları tarafından basılmıştır; İngiltere’de birkaç baskı yapıldı.
Mann, tüm sınıflardan tüm çocukları bir ortaya getirerek ortak bir öğrenme tecrübesine sahip olabileceklerini umuyordu. Bu birebir vakitte daha az şanslı olanın toplumsal ölçekte ilerlemesine müsaade verecek ve eğitim “erkeklerin şartlarını eşitleyecektir”. Ayrıyeten, erken personel hareketi tarafından toplumsal ilerlemeye giden bir yol ve ortak okullara sahip olma gayesi olarak görülüyordu. Mann ayrıyeten okul sahibi olmanın konutta uygun disipline sahip olmayan öğrencilere yardımcı olacağını da öne sürdü. Bir kişinin karakterini oluşturmak, okumak, yazmak ve aritmetik kadar değerliydi. Otoriteye itaat, iştirakte çabukluk ve zilin çalmasına nazaran vakti düzenleme üzere kıymetlerin aşılanması, öğrencilerin gelecekteki istihdama hazırlanmalarına yardımcı oldu.
Mann, ahlaki eğitimi öğretmenlere ve bürokratlara bırakmak istemeyen ebeveynlerin bir ölçü direnişiyle karşılaştı. Olağan okullar çoğunlukla bayanları eğiterek onlara öğretmen olarak yeni meslek fırsatları verdi.Mann, bayanların annelik durumlarına bakılmaksızın öğretmenlik için daha uygun olduğuna inanıyordu ve pozisyonunu mesleğin feminizasyonu için zorlamak için kullandı.
Mann’ın çalışmasının pratik sonucu, Massachusetts’in ortak okul sisteminde kullanılan yaklaşımda bir ihtilaldi ve bu da öteki eyaletlerin istikametini etkiledi. Mann, çalışmalarını yürütürken, yenilikçi pedagojik fikirlerini şiddetle onaylamayan kimi Boston okul müdürlerininve okullardan tüm mezhepsel eğitimin dışlanmasına karşı çıkan çeşitli dini mezheplerin sert muhalefetiyle karşılaştı .
ANTİK ROMA OKULU
Öğrencileri merkezi bir yerde öğrenme kavramı, klasik antik çağda bile var olmuştur. Eski Hindistan, eski Roma, Eski Çin ve Antik Yunanistan’dan beri resmi okulların varlığı vardı. O vakitler öğrenci bir öğrenme alanında toplanırdı ve o vakitler bu öğrenme alanları akademisyenler olarak biliniyordu. MS 425 yılında, ilköğretim sistemi Bizans İmparatorluğu tarafından kurulmuştu. Bu okullar bugünün okullarından çok farklıydı. Bu okullar öncelikle askeri işçi içindi. Bu derslerde Yunan filozofları, askeri işçisi çeşitli mevzularla kabul ettiler ve ayrıyeten matematik, lisan, tarih ve hatta ideoloji üzere hususlarda bilgi paylaştılar. Ve bu Bizans eğitim sistemi, MS 1453’te imparatorluğun çöküşüne kadar devam etti.
OKUL NEDEN KIYMETLİDİR?
Okullar, dünyanın her yerinde bir bireyin büyümesinin ve genel gelişiminin değerli bir kesimi olmuştur. Dünyanın kentsel bölgelerinde yaşayan çabucak hemen herkes okul prosedürlerine maruz kalmıştır. Çocukluklarının birçoklarını okul ortamında geçirmişlerdir. Ne kadar inançlı olsa da, okullar bir kişi olarak büyümenize yardımcı olmak ve sizi hayatınızda kâfi bilgi ve hünerlerle desteklemek için oradadır. Yalnızca akademisyenlere değil, birebir vakitte çeşitli toplumsal durumlara da çok fazla maruz kaldığınız hayatınızın çok değerli bir kesimidir.
Bu durumlar, toplumsal, duygusal, bilişsel gelişimsel kilometre taşlarınıza ulaşmamıza yardımcı olmak için uyarıcı vazifesi görür. Bunlar genel refahımız için değerlidir.
Bugün, ister kentsel ister kırsal alanda olsun, her çocuğun okula gitmesini mümkün kılmak için gece gündüz çalışan çeşitli kuruluşlar vardır.
