Geçtiğimiz yıl Dünya Kupası finaline damgasını vuran Fransa, dönemde da elinden geleni yapmaya devam ediyor. Dünya Kupası’nda Fransa’ya karşı Arjantin’de oynayan ve şampiyonluğa ismini altın harflerle yazdıran ünlü futbolcu Lionel Messi, şimdilerde Paris Saint-Germain grubunda forma giyiyor. Geçtiğimiz gün Lens ile oynadıkları maç sonrası yaptıkları ise herkesi şaşkına çevirdi. Gelin ayrıntılara birlikte bakalım…
Tüm dünyanın en sevdiği futbolculardan bir tanesi Lionel Messi bildiğiniz üzere. Büyük-küçük futbolsever herkesin lisanından düşmüyor.
35 yaşındaki futbolcu şimdilerde Paris Saint-Germain’de forma giyiyor.
Genelde sempatik hareketleriyle dikkat çeken ünlü forvet, geçtiğimiz gün PSG-Lens maçı sonrası yaptığı hareketle herkesin dikkatini çekti.
Fransa Ligue 1’in 31. haftasında, PSG’nin en yakın takipçisi Lens. İki grubun karşı karşıya gelmesi ise ligi takip edenleri son derece heyecanlandırdı elbette.
Geçtiğimiz gün oynanan maçta ligi adeta avucunun içine alan önder Paris Saint-Germain, rakibi Lens’i 3-1 mağlup etti.
PSG’nin gollari 31. dakikada Mbappe, 37. dakikada Vitinha ve 40. dakikada Messi tarafından atıldı.
Bu ortada Lens, 19. dakikada kırmızı kart gören Abdul Samed sonrası 10 kişi gayret etmek zorunda kaldı. Lens’in skora geçen golünü ise 60. dakikada penaltıda Frankowski attı.
Paris Saint-Germain geçen sezonki üzere şampiyonluğu elden bırakmak istemediğini çok net gösterirken, puanını 72’ye çıkardı.
Bununla birlikte Lens ile olan puan farkı 9’a yükseldi.
Galip oldukları maçtan sonra Lionel Messi’nin taraftarı selamlamaya gitmeyen tek isim olması dikkatleri çekti.
Son periyotta Messi’nin PSG’den ayrılacağı ve transfer olacağı ile ilgili savlar dolaşmaya devam ediyor. Arjantinli forvet ise bu hususta daha net bir kararı olmadığını lisana getirirken “Her şey olması gerektiği üzere olacak” demişti.
Sezon sonu kontratı sona erecek Messi’nin Fransız grup PSG’de kalmasının düşük bir ihtimal olduğu söyleniyor. Babası Jorge Messi’nin kimi transfer görüşmeleri yapmaya başladığı sav edilirken, Messi bu mevzuda şöyle diyor: ‘Geleceğin bana ne getireceğini bilmiyorum. Bunun hakkında hayal kurmayı ve düşünmeyi sevsem de ne olacağını sahiden bilmiyorum. Her şey olması gerektiği üzere olacak. Yani İlah nasıl isterse o denli olacak.’