Son periyotta elektrik faturalarında artış tüketiciler için önemli bir sorun haline geldi. Yükselen faturalar da tartışma konusu oldu. Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder) İdare Konseyi Lideri Kıvanç Zaimler, kesimdeki son gelişmeleri değerlendirdiği toplantıda elektrik faturalarına ait de açıklama yaptı. Fiyatların mutlaka dağıtım şirketleri tarafından belirlenmediğini belirten Zaimler, “Dağıtım ve tedarik ile misyonlu şirketler fiyat belirleyemezler, fiyat değişikliği talebinde bulunamazlar, teklif edemezler hatta rastgele bir bedeli keyfi formda tüketiciye yansıtamazlar” diye konuştu.
ARTIŞIN NEDENLERİ
Zaimler, faturalardaki artışın nedenlerini şöyle açıkladı: “Temmuzda gelen yüzde 15’lik artırım, yaz devrindeki tüketimdeki artış ve son olarak kimi devirlerde faturaların okunma mühletinin 30 günü aşması. Bu üç ekten bir ortaya geldiğinde bir çarpan tesiri oluşturuyor. Benim de 180-190 lira gelen aylık faturam 400 lirayı buldu. Lakin son ayda günlük tüketimimin tepe yaptığını gördüm. Tüketici de bunu sorgulamakta haklı. Ancak dağıtım şirketlerinin bu artışta bir hissesi yok. Temel etken güç üretim maliyetlerindeki, hatta doğal gaz üretim fiyatlarındaki artış.”
DOĞAL GAZ TESİRİ
“Bu yıl kuraklık nedeniyle elektrik üretiminde doğal gaz santrallarının hissesi önemli derecede arttı” diyen Zaimler, “Talebin arttığı ve birebir vakitte yenilenebilir kaynaklardan güç üretiminin iklimsel nedenlerle azaldığı periyotlarda, doğal gaz ile elektrik üretimi artar. Milletlerarası piyasalarda ticareti dolar bazında yapılan doğal gazın da maliyeti arttığında, bu artışlar güç bedellerine ve münasebetiyle faturalara yansıyor. Bugün bunu yaşıyoruz” tabirlerini kullandı.
“TARİHİ BİR YATIRIM ATAĞI BAŞLATTIK”
FİYAT ARTIŞINA KARŞI İZLENMESİ GEREKEN STRATEJİLER
Güç fiyatlarındaki artışa karşı izlenmesi gereken temel stratejileri Kıvanç Zaimler, söyle sıraladı:
- Yerli ve yenilenebilir güç kaynaklarının elektrik üretimindeki hissesini arttırmalıyız.
- Gücün üretiminden iletimine, dağıtımından tüketimine kadar her alanda güç verimliliğini öncelik haline getirmeliyiz.
- Uzun müddetli sübvansiyonlardan kaçınmalıyız; çünkü sübvansiyonlar eninde sonunda gecikmeli de olsa tüm vatandaşlara yansıyacaktır.
- Rekabet ortamında güç maliyetleri düşecek ve tüketici yararı oluşacaktır.
- Bütün bunları hayata geçirmek için de ehil insan kaynağımızı ve teknolojiyi en faal halde kullanmalıyız. Etrafımıza de itina göstermeliyiz.
