Milliyet’ten Çiğdem Yılmaz’ın haberine göre: Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde yaşayan Melek İpek (31) geçen ocak ayında kendisine çıplak halde kelepçeli işkence yapan servis şoförü eşi Ramazan İpek’i (36) tüfekle vurmuş ve tutuklanmıştı. Hazırlanan iddianamede, tutuklanan Melek İpek’in, “haksız tahrik” indirimi uygulanarak, 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti. İpek ise verdiği ifadesinde, 12 yıllık evliliği süresince şiddet gördüğünü, eşinin 8 ve 6 yaşlarındaki kızlarını öldürmekle tehdit etmesi nedeniyle şikayetçi olamadığını söylemişti. Önceki gün görülen duruşmada da mahkeme heyeti, Melek İpek hakkında, “haksız tahrik altında eşe karşı kasten öldürme” suçundan kamu davası açılmış ise de olay öncesi ve sırasında hayatına, vücut bütünlüğüne ve cinsel özgürlüğüne karşı saldırı nedeniyle savunma zorunluluğu içerisinde hareket eden sanığın, maruz görülecek heyecan, korku ve telaştan ötürü eylemi gerçekleştirdiğine hükmetti. Bu gerekçeyle sanık hakkında “ceza verilmesine yer olmadığına” karar veren mahkeme heyeti, İpek’i tahliye etti. Genç kadın, “Çok özledim” dediği çocuklarına 108 gün sonra kavuştu. Tahliye sonrası İpek ile konuşmak istedik ancak avukatı Ahmet Onaran davanın henüz devam ettiğini ve konuşmasının uygun olmayacağını ifade etti. Kararın ardından Milliyet’e konuşan İpek’in avukatı Onaran şunları söyledi:
‘Çocuklarıyla uyudu’
“Müvekkilim olayın yaşanmasını hiç ama hiç istememiştir. Hala olayın üzüntüsünü yaşamaktadır. Melek her defasında pişman olduğunu, karşı tarafa başsağlığı dilediğini ve acılarını paylaştığını dile getirdi. Bugün de aynı şeyleri paylaşıyor. Melek şu an yanımda, yaşadığı pişmanlığı dile getiriyor ve ‘İyi de kötü de olsa çocuklarımın bir babası vardı’ diyor. Ama gelinen noktada şunu da söyleyebiliriz, Melek’in de bir babası vardı ve o baba bugün kızına, Melek de iki evladına kavuştu. Melek’in en büyük arzusu da zaten çocuklarına kavuşmaktı. Gecenin ilerleyen saatlerinde kadar çocuklarıyla vakit geçirdi ve gece çocuklarına sarılıp uyudu. En büyük mutluluğu da buydu. Aylar sonra çocukları ve ailesiyle birlikte.”
“Melek’in tahliye olması bizim beklediğimiz bir şeydi ancak beklediğimizden önce gerçekleşti. Bu yüzden mahkeme heyetine ve başkanına teşekkür ederiz. Ancak zafer kazanmış edasında değiliz. Bu davanın kazananı ya da kaybedeni yok. Müvekkilimin çocuklarının yaşadığı acıyı ve müvekkilim yaşadığı onlarca acı ve eziyeti telafi edecek bir durum yok. Baştan beri söylediğimiz gibi bugün de aynı şeyi söylüyoruz, keşke olmasaydı. Verilen tahliye kararı haklı bir karar. Bundan sonra temyiz süreci var. Karşı taraf temyiz sürecine giderse, biz de cevaplarımızı yazıp bu iş kesinleşinceye kadar elimizden geldiğince Melek’in yanında olacağız. Gelecek süreçte Melek’in yanında olacağız, onlarca kişi Melek’le çalışmak istiyor, toplum olarak sahiplenildi. Türkiye’nin ve dünyanın birçok yerinde Melek’e destek olmak isteyenler var.”