ABD’de 3 Kasım’da yapılacak seçimlerde 435 sandalyeli Temsilciler Meclisinin tamamı ile 100 sandalyeli Senatodaki 35 sandalye değişecek.
ABD’de 3 Kasım’da yapılacak seçimlerde, ülkenin yeni başkanının kim olacağı sorusu öne çıkarken, aynı zamanda Temsilciler Meclisinin tamamının ve 100 sandalyeli Senatodaki 35 sandalyenin değişeceği Kongre seçimleri de önemli yer tutuyor.
Amerikan halkı, 3 Kasım’da hem ülkeyi 4 yıl yönetecek yeni başkan için Cumhuriyetçi Donald Trump ile Demokrat Joe Biden arasında bir seçim yapacak hem de ABD Kongresinin iki kanadı Temsilciler Meclisi ve Senatoda görev yapacak isimleri belirleyecek.
Kongre seçimleri, özellikle Trump ile Biden arasında ciddi kutuplaşma yaşayan Amerikan kamuoyu nezdinde başkanlık seçimleri kadar yankı uyandırmasa da ABD siyasetinde oldukça büyük bir öneme sahip.
Zira Kongrenin hangi kanadının hangi parti tarafından kontrol edildiği, ABD başkanının çalışma alanını da önemli ölçüde belirliyor.
435 sandalyeli Temsilciler Meclisi üyeleri 2 yıllığına göreve gelirken, 100 sandalyeli Senato üyeleri ise 6 yıllığına seçiliyor.
Temsilciler Meclisinde hangi eyaletin ne kadar temsilcisi olacağı, eyaletlerdeki seçim bölgelerinin nüfus yoğunluğuna göre belirlenirken; Senatoda her eyaletin 2 senatörü bulunuyor.
Mevcut sistemde, “bölünmüş Kongre” ile yönetilen ABD’de, 435 sandalyeli Temsilciler Meclisinde, 2018’deki ara seçimlerde Demokratlar çoğunluğu yakalamıştı.
Mecliste 232 Demokrat, 197 Cumhuriyetçi ve 1 Liberteryan vekil bulunurken, 5 koltuk ise çeşitli nedenlerle boş durumda.
Federal göreve gelecek kişilerin nihai onayını veren 100 sandalyeli Senatoda ise şu anda çoğunluk Cumhuriyetçilerde. Senatoda Cumhuriyetçilerin 53 koltuğu, Demokratların 45 koltuğu, Demokratlarla hareket eden bağımsızların da 2 koltuğu bulunuyor.
Senatonun Cumhuriyetçilerin elinde bulunması, görevindeki 4 yılı boyunca Trump’a birçok adayının onaylanması sürecinde kolaylık sağlarken, geçen şubatta Trump’ı, hakkındaki azil soruşturmasından aklayan da yine Senato oldu.
ABD’nin önemli siyasi analiz sitelerinden Real Clear Politics’te (RCP) yer alan son anketlere göre, Demokratların Temsilciler Meclisinde çoğunluğu kazanmasına kesin gözüyle bakılırken, Senatoda ise iki parti arasında kıyasıya bir yarış öne çıkıyor.
Temsilciler Meclisinde Demokratların şu anda 214 sandalyeyi ellerinde tutacakları, Cumhuriyetçilerin kazanması beklenen sandalye sayısının ise 182 civarında olduğu görülüyor.
Geriye kalan 39 sandalye içinse her iki parti arasındaki rekabetin halen sürdüğü ifade ediliyor.
Kararsızların son günlerdeki tercihleri, bu sandalyelerin akıbetini büyük oranda belirleyecek.
Öte yandan seçimlerde 12 Demokrat senatör ve 23 Cumhuriyetçi senatörün koltuğu için de seçmenler oy kullanacak.
RCP’teki anketlerin ortalamasına göre, Demokratların Senatoda en az 45 koltuğu, Cumhuriyetçilerin ise 46 koltuğu kazanmalarına kesin gözüyle bakılıyor.
Başa baş yarışın sürdüğü 9 koltuğun kaderi ise Senatoda çoğunluğun kimin elinde olacağını belirleyecek. Söz konusu 7 koltuk için Arizona, Georgia, Iowa, Maine, Michigan, Minnesota, Montana, Güney Carolina ve Kuzey Carolina eyaletlerinde iki partinin senatör adayları arasında başa baş giden bir yarış göze çarpıyor.
Senato yarışında kıyasıya mücadele eden önemli isimlerden birisi de Türkiye ile ilişkilerde de gündeme gelen Güney Carolina Senatörü Cumhuriyetçi Lindsey Graham. 2002’den bu yana senatörlük görevini üstlenen Graham, Demokrat rakibi Jaime Harrison ile eşit bir yarış götürüyor.
Rutgers Üniversitesi Amerikan Kadın ve Siyaset Merkezinin yaptığı bir araştırma, ülkede bugüne kadar rekor sayıda kadının Temsilciler Meclisi üyeliği için yarıştığını ortaya koydu.
Merkezin araştırmasına göre, 204’ü Demokrat, 94’ü ise Cumhuriyetçi olmak üzere 298 kadın, bu yılki seçimlerde Temsilciler Meclisi üyesi olmak için yarışıyor.
2018’deki ara seçimleri kazanarak, Temsilciler Meclisinin ilk Müslüman kadın vekilleri olan Ilhan Omar ve Rashida Tlaib yeniden adaylığını açıklarken, New Jersey’in Amerikan Kongresi için ilk Müslüman kadın adayı da 27 yaşındaki Amani Al Khatathbeh oldu.
Amerikan toplumunun Trump ile Biden arasında ciddi şekilde bölündüğü bir dönemde yapılacak Kongre seçimlerinden çıkacak sonuç, Oval Ofis’te kimin oturacağına da bağlı olarak, ülkenin gidişatını önemli ölçüde belirleyecek.
3 Kasım’daki seçimlerden bugünkü gibi bir tablonun çıkması durumunda, mevcut siyasi atmosferin ve gerginliğin 4 yıl daha devam etmesi bekleniyor.
Trump’ın seçimleri kazanması ancak Demokratların hem Temsilciler Meclisi hem de Senatoda çoğunluğu sağlamaları halinde Trump’ın kalan 4 yılının oldukça zor geçeceği açık bir durum.
Diğer yandan Biden’ın Beyaz Saray’ı kazanması ancak Cumhuriyetçilerin Senatodaki çoğunluklarını korumaları halinde de Demokratların iyice güçlendiği ancak Senato özelinde büyük siyasi kavgaların yaşanacağı yorumları yapılıyor.
Hem Biden’ın başkanlık seçimlerini kazandığı hem de Demokratların Kongrenin iki kanadında da çoğunluğu sağladıkları bir senaryoda ise Trump dönemine ait tüm izlerin silinebileceği, yepyeni bir dönemin başlayacağı analizleri öne çıkıyor. Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Haberin Tamamı İçin: