Yeni Akit muharriri Abdurrahman Dilipak, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıl dönümü deneniyle kaleme aldığı bugünkü yazısında “Osmanlıyı o felakete sürükleyen İttihat Terakki’nin askeri kanadı yurt dışına gidince, siyasi kanadı 2. Meclis’te bugünkü laik Cumhuriyet’e yol verdi. Meğer 1. Meclis ‘dindar’ bir meclisti. 2. Meclis’te kindar bir küme acımasızdı” diye yazdı.
Birinci cumhuriyet tecrübesinin bu topraklarda 31 Ağustos 1913 ilan edilen “Batı Trakya Türk Cumhuriyeti” ile yaşandığını ve ömrünün 3 ay olduğunu yazan Dilipak, “Balkan Savaşları sonrasında Batı Trakya’da Türkler ve Pomaklar başta olmak üzere çoğunluğu Müslüman ahali tarafından kurulan devletin mücahitlerden, şehitlerden ve ulusal kurtuluş savaşından kelam eden bir de İstiklal Marşı vardı. “Kuvâ-yi Milliye” tabiri birinci sefer “Batı Trakya mücadelesi”nde kullanılır. Hükümet, Enver Paşa’nın buyruğu ile Teşkilât-ı Mahsusa tarafından bölgenin Bulgarların eline geçmesini önlemek hedefiyle kuruldu. Bu hükümet 25 Ekim 1913’de lağv edildi” dedi.
Osmanlı topraklarında kurulan 2’nci Anadolu’da ise birinci kurulan Cumhuriyetin “Kars İslam Cumhuriyeti” olduğunu yazan Dilipak, 19 Nisan 1919’da İngilizler tarafından işgal edildiğini 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edildiğini tabir etti.
Yeni Cumhuriyette ümmet anlayışının terk edildiğini ulus kimliği ile tekrar inşa edildiğini ve laiklik prensibi kabul ettiğini belirten Dilipak, “Yani İslamlaşmak, Türkleşme, Muasırlaşmak / Batılılaşma halinde tanımlanan “Tarzı siyaset”den İslamlaşma reddedilerek, Batılılaşma ve nev-i şahsına münhasır bir Türkleşme öne geçirildi” diye yazdı.
Cumhuriyetin birinci yıllarından bilgiler aktaran Dilipak, yazısına şöyle devam etti:
“Lale periyodu, Tanzimat derken, 1. Meşrutiyet, 2. Meşrutiyet, İmparatorluğun dağılması ile Osmanlıyı o felakete sürükleyen İttihat Terakki’nin askeri kanadı yurt dışına gidince, siyasi kanadı 2. Mecliste bugünkü Laik Cumhuriyete yol verdi. Meğer 1. Meclis ‘dindar’ bir meclisti. 2. Mecliste kindar bir küme acımasızdı. İnşallah bir gün, tarihle övünmeyi-dövünmeyi bir kenara bırakır, gerçeklerin peşine düşeriz. Gerçek herkes için en uygun olandır.
Yazının tamamını okumak için